Sağlık Bakanlığı bünyesinde cefakarca çalışan özellikle de pandemi sürecinde en ön safta mücadele eden sağlık işçilerinin derdi, sorunu bitmek bilmiyor.
Kamuda 696 Sayılı KHK ile adeta üvey evlat muamelesine tabi tutularak kadroya alınan 4 D'li işçiler, kadro sürecinde asıl işçi mi, yardımcı işçi olacak derken, yetmezmiş gibi kadroya geçtikleri halde 2 yıl boyunca sendikasız ve asgari ücretle ikinci sınıf muamele gördüler. Yıllarca asgari ücretle çalışan, çoğunluğu ek iş yapmak zorunda kalan işçilerin yetmezmiş gibi yaşadıkları bu mağduriyete yenileri de eklendi. Tayin ve becayiş hakkı ellerinden alınan işçilere bir de zorunlu emeklilik dayatması yapıldı.
Tayin ve becayiş konusunda Öz Sağlık-İş sendikası kısmen bir adım atmış olsa da kalıcı bir çözüm henüz bulunamadı. Peki zorunlu emeklilik konusunda yetkili sendika etkili olabilecek mi? Varlık gösterebilecek mi? Türkiye'nin üye sayısı olarak en büyük 3. sendikası olma özelliğini elinde bulunduran Öz Sağlık-İş sendikası, elindeki bu gücü iyi kullanabilecek mi? Mağduriyet üstüne mağduriyet yaşayan 696 KHK'lı işçiler diğer 4 D'li işçiler gibi aynı haklara kavuşabilecek mi? Çalışanların yaşadığı bu ikinci sınıf muamele sona erecek mi?
Kamu Çerçeve Protokolü ve Toplu Sözleşme sürecinde zorunlu emeklilik konusunda hayli umutlanan fakat gerek çerçeve ve TİS sonrası hayal kırıklığına uğrayan işçilerin şimdi gözü kulağı 17 No'lu iş kolunda yetkili Hak-İş Konfederasyonu'na bağlı Öz Sağlık-İş sendikasında.
Arkasına yaklaşık 300 bin kişilik bir gücü olan Öz Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Devlet Sert ve ekibinin zorunlu emeklilik konusunda neler yapabileceğini hep beraber gözlemleyeceğiz.
Bu süreçte Ajans Kamu olarak bizler de 696 KHK'lı işçilerin sesi soluğu olmaya, sorunlarının çözümü noktasında elimizden gelen desteği ve katkıyı sunmaya devam edeceğiz.
Bizi takipte kalın..
AJANS KAMU - ÖZEL HABER
