Aile Sağlık-İş sendikası Genel Başkanı Bülent Gökmen'in açıklaması şu şekilde;

696 KHK ile kadroya geçen taşeron işçileri bazı sendikaların kendi çıkar ve menfaatleri uğruna işçiyi yok saymasından rahatsız olmuş ve yetkili olan sendikalara üye olmayarak 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun: “Toplu iş sözleşmesinden yararlanma başlığı altında MADDE 39’un 4. Bendine istinaden dayanışma dilekçesi vererek Toplu İş Sözleşmelerinden faydalanmak istediği herkesçe bilinmektedir. Bunun yanı sıra yetki alan sendikalar, sanki ömür boyu yetkili kalacaklarmış gibi devletin imkanlarını ve kullanılmaya müsait olan bazı memurlar aracılığı ile işçilerin dayanışma dilekçelerini reddederek almadıkları tarafımıza bilgi olarak gelmektedir.

Oysa bu kanunun 39.Maddesinde açıkça ifade edildiği üzere; Toplu iş sözleşmesinin imzası sırasında taraf işçi sendikasına üye olmayanlar,
sonradan işyerine girip de üye olmayanlar veya imza tarihinde taraf işçi sendikasına üyeolup da ayrılanlar veya çıkarılanların toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmeleri, toplu iş sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasına dayanışma aidatı ödemelerine bağlıdır. Bunun için işçi sendikasının onayı aranmaz. Dayanışma aidatı ödemek suretiyle toplu iş
sözleşmesinden yararlanma, talep tarihinden geçerlidir. İmza tarihinden önceki talepler imza tarihi itibarıyla hüküm doğurur.” denilmektedir.

Dilekçe alınmaması hususunda ise

Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçu TCK
m.121’de; “Kişinin belli bir hakkı kullanmak için yetkili kamu makamlarına verdiği dilekçenin hukuki bir neden olmaksızın kabul edilmemesi halinde, fail hakkında altı aya kadar hapis cezasına hükmolunur” biçiminde düzenlenmiştir.

Bu nedenle dilekçe almayan kurum ya da memurlar hakkında Sendikamız üyeleri sendikamıza, üye olmayanlar ise CİMER’e müracaat edebilirler.

Alie Sağlık-İş Sendikası 

Genel Başkanı Bülent Gökmen