“SÖZCÜ GAZETESİ’Nİ EMEĞE, ÇALIŞANA, İŞE-İŞÇİYE SAYGI DUYMAYA DAVET EDİYORUZ”

İşçileri “vasıfsız” olarak nitelendiren haberde yer alan ifadeler  ile  çalışanların maaşları üzerinden ayrıştırılmasının emekçinin tümüne saygısızlık olduğunu belirten  Öz Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Devlet Sert, “Pandemide tüm sağlık çalışanları canlarını dişine takarak görev yaptı. Üstelik, memur sağlık çalışanlarına verilen ek ödeme işçi sağlık çalışanlarının hiçbirine ödenmedi. Ama bugün vasıfsız denilerek sözüm ona aşağılanmak istenen sağlık işçileri bir dakika dahi ek ödemeyi sorun yapıp görevini ihmal etmedi” dedi.

Sert,  konuya ilişkin olarak yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“ Sözcü Gazetesi’nin pandemi ortamında sağlık çalışanlarını karşı karşıya getirme amacına matuf bu haberini şiddetle reddediyoruz.

Özellikle taşeron zulmünden kurtularak kadroya geçirilen işçileri “vasıfsız” olarak nitelendirip, insanca yaşama hakkını çok gören bir anlayışla yapılan haberin dili, hemşiresinden işçisine, doktorundan temizlikçisine, güvenliğinden aşçısına kadar bir bütün halinde sağlık hizmeti veren çalışanlar arasında da büyük bir üzüntü ile karşılanmıştır.

Kamu Çerçeve  Protokolü’nde yetkili sendika olarak verdiğimiz mücadele sonrasında  elde edilen mali haklarla biraz olsun rahatlayan sağlık işçisinin Sendikamızca  imzalanan Sağlık Bakanlığı Toplu  Sözleşmesi ile üzerine almış olduğu yeni mali ve sosyal haklardan rahatsızlık duymak, emekten, emekçinin kazanımından rahatsızlık duymakla eş değerdir.

Üstelik maaşlar üzerinden işçi memur ayrımı yapılırken, hemşire ve doktorlar için emeklerinin hakkını almalarını savunmak yerine,  işçiyi “vasıfsız” diye aşağılamak da  ayrı bir  garabettir.

Taşerondan kadroya geçirilen işçilerin pek çoğunun lise, ön lisans-lisans mezunu olduğunu bilmemek, yüksek lisans yapanları görmemek, hatta aralarında doktora öğrencisi ve mezunlarının varlığından habersizmiş gibi davranmak, objektif habercilik iddialarına da yakışmamıştır. Üstelik “ilkokul mezunu” denilerek kişiyi, yaptığı işi, eğitimini küçümsemek de, en hafif tabirle maksadı aşan bir tavır olarak özür gerektirmektedir.

Haberde de yer aldığı gibi üyemiz olan bu işçiler yetkili sendika olan ÖZ SAĞLIK-İŞ’in, masada üyeleri adına kazandığı mali haklar yüzünden “sendikal kazanımları nedeniyle” denilerek eleştirilmektedir.

Sözcü  Gazetesi işçiye mi, onların kazanımlarına mı, yoksa sendikacılığa mı karşıdır, açıkçası  anlayamadık.

Ama işçi için kullanılan “vasıfsız” kelimesini hariç tutarak yine de  kendilerine teşekkür ederiz. 

Çünkü sendikal kazanımlarla üyesinin hak ve menfaatlerini koruyan, kazanılmış haklarından taviz vermeyen ve yeni kazanımlarla sendikal haklarını genişleten Sendikamızın, sağlık işçileri ve  üyelerine vermiş olduğu değer, bir kez de  Sözcü Gazetesi  eliyle tescillenmiş oldu.

Cumhuriyet tarihinin en büyük emek hareketi olarak tarihe geçen  ve  1 milyon çalışanın taşeron zulmünden kurtarılarak kadroya geçirildiği taşeron gerçeğini, hemşire ve doktor maaşları üzerinden lekelemek istemek doğru bir tavır değildir.  Aslolan, o işçilerle beraber canları pahasına emek veren, mücadele eden doktor-hemşire ve diğer sağlık personelinin haklarının verilmesi için birlikte mücadele etmektir”.