Çağrım başlıkta da ifade ettiğim gibi Sayın Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a.
Eğitim döneminin başlamasına neredeyse 10 gün kaldı ve kayıtlar çoktan başladı.
Mevzuat gereği her devlet okulunun bir hizmet mıntıkası var ve okul kayıtları Adrese Dayalı Nüfus Sistemi (ADNKS/Mernis) üzerinden, yerleşim yeri esasına göre otomatikman yapılmakta.
Ancak bir takım veliler ve okul yöneticileri, el birliğiyle organize bir sahtekârlığa imza atmakta, diğer velilerin ise elinden hiçbir şey gelmemekte, seslerini duyuramamakta.
Bu veliler, çocuklarının adrese dayalı kayıt sistemine göre 4 dakikada gideceği bir okul varken, civar mahalle ya da ilçelerdeki, kendilerinden çok uzaktaki okullara kaydettirmek üzere yasa dışı adres değişiklikleri yapmakta. Bunun sebebi ise söz konusu okulların veliler arasında “Pilot okul”, “Nezih semt okulu” gibi mantık ve hukuk dışı sıfatlarla tanımlanması. Adrese dayalı kayıt engelini aşmak için de hedef seçtikleri okulun bulunduğu mahallelerdeki esnaf, apartman görevlisi, tanıdık ve akrabalara gönüllü olarak ya da para ödeyerek Nüfus Müdürlüğünde müştereken sahte adres beyanında bulunmaya zorlanmakta.
Bu sahtekârlığı daha önceden de yazdım. Bulunduğumuz sitede, kızımın devam ettiği devlet okulu da aynı tuhaf nitelemelerle civar semt ve köylerdeki ailelerin akınına uğradı ve 20-25 öğrencinin öğrenim gördüğü sınıflar 40-45 öğrenciye çıktı. Sınıflar metrobüs gibi tıklım tıkış olunca eğitim standardı mevcuttan da aşağı, tepetaklak indi. Sonuçta öğretmenin de bir canı var ve yetebileceği öğrenci sayısı belli. Bu durumdan sadece Adrese Dayalı Kayıt yaptırılan öğrenciler değil, aynı zamanda “İyi bir eğitim” alacağı sanılan ve sahte adres değişikliğiyle o okula kaydı yaptırılan diğer öğrenciler de zarar gördü, görmeye devam ediyor. İşin komik yanı, sahtecilik yapan velilerin ikamet ettikleri semtlerdeki okullar, 15-20 öğrencilik sınıflarla gayet nezih bir eğitim standardına ulaşmakta.
Sayın Bakan Ziya Selçuk’un da çok iyi bildiği üzere bu rezalete ne yazık ki okul idarecileri de ortak oluyor ve sahte adresle çocuğunu okula kaydettirmek isteyen velileri soyup soğana çeviriyor. Onlar da el mecbur paraları bastırıyorlar ve bu soygunu “Özel okula gönderseydim beş katını ödeyecektim” diye rasyonalize ediyorlar.
Bu arada belirtelim, sahte adres bildirmenin cezası 4 yıla kadar hapis ve 1.000 lira da idari para cezası var. İsteyen TCK, CMK, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu ve ilgili mevzuata bakabilir.
Bu konuyu ikinci kez ele almamın sebebi ise aynı nedenle önceki gün, Vatandaş A.A’nın İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına bir dilekçeyle başvurarak bu sahteciliği yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunması. Kendi çocuğunun devam ettiği okulda da aynı durumun yaşandığını anlatan A.A, bu sahteciliği yapanların okula kayıt yaptırmaya geldiğinde servis hizmeti alabilmek için mecburen gerçek adreslerini verdiklerini belirterek “Hepsinin adresi okul idarelerinde mahfuzdur ve şüpheli vakıalar ve şahıslar kolayca evrak üzerinden tespit edilecektir. Bunun için kimsenin kapısına da kolluk göndermeye gerek yok” diyor.
Seçimlerdeki adrese dayalı sistemle ilgili tartışmaları hatırladığımızda balığın nereden koktuğunu anlıyoruz.


 Yazının Devamı İçin TIKLAYINIZ