Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, Türkiye'nin üzerine Türkiye'yi Anadolu'ya iten, sıkıştıran bir 'Sevr haritasıyla' gelindiğini belirterek, "Bu harita, Ege'yi tamamen Yunan denizi kabullenmesiyle Doğu Akdeniz'de bizi İskenderun Körfezi ve Antalya Körfezi'ne, batıda karasularımıza hapsediyor. Bu haritaya Türkiye 2000'li yılların başından beri karşı çıkıyor, meydan okuyor. Bu bir kanser ve bu kanserin şu an hemen hemen en ciddi safhasına geldik. Değişmesi gereken tabii ki Yunanistan'ın tutumu, Türkiye'nin tutumu değil. Çünkü Türkiye, hakkı olan yani bir nevi Misak-ı Milli sınırımız diyeceğimiz denizdeki vatanımızı savunuyor. Türkiye'nin karaya sıkıştırılması, itilmesi söz konusu olamaz" dedi. Gürdeniz, Doğu Akdeniz'deki gelişmeleri şöyle yorumladı:

DİRENİŞ KIRILIRSA...

"ABD, bu bölgede kendi politikalarını uygulatabilmek için Türkiye'nin hizaya sokulmasını istiyor. Çünkü Türkiye, soğuk savaş sonrası kendi politikalarına yöneldi ve bu politikalarından vazgeçmiyor. Bunun başında da tabii ki Doğu Akdeniz'deki, Kıbrıs'taki, Ege'deki çıkarları geliyor. Küresel devler Türkiye'nin hem deniz gücü olmasını istemezler hem de enerjide söz sahibi bir dev olmasını istemezler. Türkiye'nin aleyhinde çıkan kanun tasarıları, kınamalar, ambargo tehditleri, silah yaptırımları gibi her şeye bu çerçeveden baktığımızda Türkiye'yi hegemonyanın istediği çizgiye zorlamak... Türkiye buna direniyor, buna direnmek zorunda çünkü burada direnişi kırılırsa biz ikinci Sevr ile karşı karşıya kalırız."

ORTADA NATO KALMAZ

"Eğer ABD, Fransa gibi NATO ülkeleri Yunanistan'ın Türkiye'ye karşı ateş kullanmasına yardım ederse, o zaman NATO kendini sorgular, çökme aşamasına gelir ve hiçbir ülke NATO'da kalmaz. NATO'nun sonunun gelmesi demek, kenar kuşağın güney kanadının çökmesi demektir. Bu da ABD'nin jeopolitik teorileri açısından kabusla eşdeğerdir. Türkiye savunma sanayisiyle Doğu Akdeniz'de de güçlenmiştir. Türkiye'nin denizde bu kadar güçlü olacağını ve savunma sanayiinde karşı çıkacak güce erişebileceğini beklemiyorlardı. Bu nedenle şimdi Batı'nın da kafası karışık. Libya'da, Gazi Magosa'da Türkiye üs kuruyor. Bunlar, Batı'nın Türkiye dizaynının çok dışında şeyler. Bunlara alışmaları da tabii vakit alacak. Masaya oturduğunda tabii ki her ülke güçlü oturmak ister. Türkiye de ona çalışıyor."

Yeni Şafak