Okullar ne zaman açılacak? sorusu milyonlarca öğrenci, öğretmen ve velinin gündeminde. Koronavirüs tedbirleri nedeniyle Mart ayı itibariyle okullarda uzaktan eğitime geçildi. MEB yeni öğretim yılında önce 31 Ağustos'ta TRT EBA TV ile uzaktan eğitime başladı. 21 Eylül'de 1. sınıf öğrencileri haftada 2 gün olacak şekilde açıldı. Diğer sınıflarda okuyan öğrenci ve veliler okulların ne zaman açılacağını merak ediyor. Ancak henüz diğer sınıflar için bir açıklama yapılmadı...

OKULLAR NE ZAMAN AÇILACAK? MEB 2020

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un detaylarını açıkladığı okulların açılış tarihi, ilk olarak okul öncesi ve 1. sınıflar için geçerli olacak. İlerleyen dönemlerde, 8, 9 ve 12. sınıflar gibi diğer sınıflar için de değerlendirme gerçekleştirecek olan Milli Eğitim Bakanlığı, okulların açılış tarihi konusuna netlik kazandıracak. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk konuşmalarını şöyle devam etti.

O yaşlar çok kritik yaşlar. Alıcı dediğimiz yaşlar. 1 sene bekleyebilir ama buna rağmen göndermesini tavsiye ederim. Çünkü çocuklarımız okul ortamında temel kavramlarını almadığında ilkokul 1. sınıfta zorluk çekiyor. O yüzden tavsiye ederim.

Bizim vazifemiz bu 2 günün dışındaki günlerde yapacağımız çalışmalarda bu çocuklarımıza velilerimize destek olmak. İlk defa bu anlamda bir öğretmen olacak. İlk defa resmi anlamda okul ortamında olacak. Bu çocuklarımız eğer öğretmeni görmezse tanışmassa, duygusal bağlantı kurmazsa hiç okula gitmediğinde duygusal bağ oluşmuyor. Aslında hedefimiz daha çok okul ortamına alışması, öğretmeniyle tanışması. İlk kez gördüğü birine bağ kurmak çok zor.

Müfredatı biz tam olarak çocuklarımızla paylaşacağız. EBA TV de paylaşırız, internette paylaşırız, yüz yüze paylaşırız. Eskiden çok imkan yoktu şimdi bu imkanlarımız çok daha fazla var.

(Biz okulları açmakta erken mi davranıyoruz yoksa geç mi kaldık?) Bütün ülkeler bunu açıyor da siz niye 1. sınıftan başladınız diye bir eleştiri bekledim. Elbette haklılık payı olabilir, elbette saygı duyuyoruz. Bizim görevimiz herkesi dinlemek. Ama burada karar verirken makul olan şu: Bir kararı bilimsel tabloya bakarak ortaya koyarsınız. Bunların hepsini okurken bunlar sonucunda bir görüş oluşturursunuz. Bizim nasıl bir vebal altında olduğumuzu kimse bilemez. Bu karar altında ne kadar ezildiğimizi bilmeleri lazım. Bu karar eğitimsel kararın çok ötesinde. Bu kararı verirken bilimsel verilerimiz var. Biz de diyoruz ki biraz geç kalalım, sağlık çok önemli. Risk varsa biz yokuz diyoruz. O yüzden de tam hizasında bırakıyoruz. Diğer sınıflarla ilgili de birkaç hafta sonra değerlendirme yapacağız. Takvim olamaz, ben vaka sayısının seyrini bilemiyorum. Bilim Kurulu'nun 1 ay sonrası için ne diyeceğini bilemiyorum. Bunu bilemezken şöyle olacak demek olmaz. Dikkatli konuşmalıyız, dikkatli karar vermeliyiz. Bizim amacımız ne? Temelli hepsini açmak.

3 ay önce bir şey söyledim ben. Dedim ki "Bizim senaryolarımız var. Onlardan birini uygulayacağız." Bugün o süreç gerçek oldu. 2+5 uygulamasını devreye soktuk. Eğer Bakan Koca, "Şu ille ilgili tavsiyemiz var" derse onla ilgili düşünceleri dikkate almalıyız. Biz duruma bakarak esnek bir karar almak zorundayız. Biz Sağlık Bakanlığı'yla her gün görüşüyoruz. Sürekli irtibat halindeyiz. HES ile ilgili yapılan uygulama için 2.5 aydır çalışıyoruz ve bugün tamamlandı.

Bilim Kurulu toplantısı sonrası Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, okulların gelecek hafta açılacağının hatırlatılması ve bununla ilgili yeni tedbirlerin alınıp alınmadığının sorulması üzerine, hazırlık ve 1'inci sınıflarla ilgili okulların ayın 21'inde açılması şeklinde bir karar alındığını hatırlattı.

Milli Eğitim Bakanlığı ile Bilim Kurulunun ilgili komisyonunun okulların nasıl açılması gerektiğiyle ilgili bir çalışma yaptığını aktaran Koca, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu dönemde 2+5 gün şeklinde, yani ortalama 5.6 günde kendisini gösterdiği için belirti verebilir düşüncesiyle hazırlık ve 1'inci sınıflarla ilgili 2+5 gün şeklinde bir uygulamaya geçilecek. Salgının çok yoğun olduğu illerde ise gerektiğinde İl Hıfzıssıhha Kurulları biliyorsunuz başlatmama noktasında karar alabilir. Şu an öyle bir durum yok. Bütün Türkiye'de hazırlık ve 1'inci sınıflar. 3 hafta sonrası için de salgının seyri, bölgesel durumu tekrar değerlendirilip ona göre kademeli geçiş olup olmayacağı veya nasıl olacağı tekrar değerlendirilmiş olacak."

Çocuğu okul öncesi veya ilkokul 1. sınıfa giden bir veli olsa çocuğunu okula gönderip göndermeyeceği sorulan Selçuk, bunun bir aile konusu olmasının yanında toplumsal ve küresel bir konu olduğuna işaret ederek, bu tür bir kararı veriye dayalı olarak vermeyi her zaman tercih edeceğini söyledi.

Velilerin bu konuda kaygı duymasının çok doğal olduğunu dile getiren Selçuk, gerekli koşulların sağlanabilmesi, riskin en aza indirilmesi ve kontrollü seviyede tutulabilmesi açısından okullarda yüz yüze eğitim kararının okul öncesi ve ilkokul 1. sınıflarla, sadece iki günle sınırlı olacak şekilde alındığına dikkati çekti.

Selçuk, Bilim Kurulu Toplantısı'nın ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın okullarda eğitimi "2 artı 5 gün" olarak formülize ettiğinin anımsatılması üzerine, Bilim Kurulu'nun tavsiyelerini çok önemsediklerini ve kararları da istişare ederek aldıklarını söyledi.

Bu kararın gerekçelerine değinen Selçuk, "2 gün okula gidip de 5 gün okula gidilmediğinde o 5 gün ailede, çevrede, servis şöföründe, öğretmende belirtilerin ortaya çıkıp çıkmamasıyla ilgili bir boyuta da sahip. O nedenle şimdilik 2 artı 5 gün ama koşullar değişirse elbette günler de sayılar da değişir." ifadelerini kullandı.