İstanbul Emniyet Müdürü Çalışkan, FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin, 'Köprü için çok net söylüyorum. Mahkeme kararına saygımız ayrı bir şey ama benim şahit olduğum, gözlerimle gördüğüm, oradaki (köprüdeki) hiçbir asker masum değil' dedi.

İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz gecesi yaşananlara ilişkin “Köprü (15 Temmuz Şehitler Köprüsü) için çok net söylüyorum. Bunu da birtakım mahkemelerin verdiği karara rağmen söylüyorum. Oradan, olaydan, köprüden beraat eden insanlar var. Mahkeme kararına saygımız ayrı bir şey ama benim şahit olduğum, gözlerimle gördüğüm, bu memleket ve vatan sevgisinden dolayı söylemem gereken bir şey var; oradaki hiçbir asker masum değil” dedi.

alışkan, 15 Temmuz Derneği ve Marmara Üniversitesi iş birliğinde Hafıza 15 Temmuz’da gerçekleştirilen “Hafızanda ne var? – Harbi Konuşmalar” konulu etkinlikte, 15 Temmuz hain darbe girişimini konu alan sunum eşliğinde o gün yaşadıklarını anlattı.

Moderatörlüğünü Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Köse’nin yaptığı etkinlikte konuşan Çalışkan, FETÖ’nün bilinen birçok terör örgütünden daha aktif olduğunu söyledi.

Mustafa Çalışkan, FETÖ’nün zihinlere format atma konusunda IŞİD, PKK ve DHKP-C’den daha etkin olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:


“Şimdi bir örgüt düşünün ki 14 yaşında bunları alıyor; ben sadece askerden-polisten örnek vereceğim. 14 yaşından 44 yaşına kadar 30 sene her hafta format atıyorlar. Her hafta siz o ‘abiniz’ ile görüşüyorsunuz. Sizin her şeyinizi takip ediyor, saçınız, kravatınız, tatile gidişiniz, dersiniz… Aklınıza gelebilecek her şey, ilerleyen zamanda evliliğiniz, araba almanız, çocuğunuza isim koymanız, tayin yeriniz, yurt dışına gidişiniz, her şeyiniz… Biri diğerine veriyor, 3 sene ‘abilik’ yapıyor, sonra diğerine gönderiyor. 30 sene bu şekilde format atıyorlar. Aynı formatı atıyorlar. DEAŞ’ın 2 yılda yaptığı işi 30 yılda yapan disiplinli bir örgüt var. Bunlarla mücadele etmek o yüzden çok zor. Diğeriyle mücadele ediyorsunuz, 3-5 yıllık bir eğitimi, bilgi birikimi veya destek var. Ama bunlar 30 yıl, 25 yıl, 20 yıl ve sizi de bırakmazlar. Gün gün, saat saat sizi takip ediyorlar.”

FETÖ’nün İslam’ı referans almadığını vurgulayan Çalışkan, “Allah’ın farzlarını tersine çevirdiler. Allah’ın yasağını kaldırır duruma düştüler ve bunu da kabul ettirdiler” diye konuştu.

Örgütün İslam dinine göre haram ve farzı kendilerine göre yorumladığını anlatan Çalışkan, “İyi incelendiğinde görülecek ki bunların (FETÖ) din ile de çok doğrudan bir alakası yok. Bu bir örgüt, ‘Amaç için her şey mübah.’ diyen bir örgüt ve bu örgüt referansını kesinlikle ve kesinlikle bana göre İslam’dan almıyor. Görünüşte İslam’dan alıyor gibi gözüküyor, o maske… O kıyafet İslam gibi gözüküyor ama kesinlikle ve kesinlikle o referansları başka yerlerden alıyorlar” ifadelerini kullandı.

Çalışkan, Türkiye’nin terörle mücadelesine değinerek, “Bugün yedi düvelle savaşıyoruz biz, şakası yok” dedi.

Doğruları söylediği ve ayağa kalktığı için Türkiye’nin etrafının çevrildiğini aktaran Çalışkan, yakın bilinen bazı ülkelerin Türkiye’ye sırt döndüğünü anlattı.


FETÖ tehlikesinin varlığını sürdürdüğüne dikkati çeken Çalışkan, “Hala da bu sıkıntı devam ediyor. Ben bu sıkıntının tamamen ortadan kalktığını, ‘Rahatız artık bunların gücü yok.’ denilebilecek durumda olunduğunu hiç düşünmüyorum. Öyle bir kök salmışlar ki budayın budadığınız kadar altta bir kök var. Mücadele aynı şekilde devam edecek ve bu mücadeleden Allah’ın izniyle bu devlet, bu millet zaferle çıkacak. Ama çok emek istiyor” diye konuştu.

İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, moderatör Prof. Dr. Ali Köse’nin, 15 Temmuz gecesi adı darbe girişiminin ardından 15 Temmuz Şehitler Köprüsü olarak değiştirilen Boğaziçi Köprüsü’nde yaşananlara dair, “O anda sizin psikolojik okumanız neydi? Bunlar seçilerek getirilen mi yoksa ne olduğunu bilmeden getirilen askerler miydi?” sorusuna, şu yanıtı verdi:

İstanbul Emniyeti, minik kahramanların hayalini gerçekleştirdi“Yarım saat bir saatten bahsetmiyoruz. Akşam 22.00’den sabah 06.00-07.00’ye kadar bir süreden bahsediyoruz. Şimdi kimi zorla bir yere getirirseniz getirin yarım saat tutabilirsiniz, bir saat tutabilirsiniz, 3 saat tutabilirsiniz ama 8-10 saat o kurşunların arasında tutamazsınız. Köprü için çok net söylüyorum. Bunu da birtakım mahkemelerin verdiği karara rağmen söylüyorum. Oradan, olaydan, köprüden beraat eden insanlar var. Mahkeme kararına saygımız ayrı bir şey ama benim şahit olduğum, gözlerimle gördüğüm, bu memleket ve vatan sevgisinden dolayı söylemem gereken bir şey var; oradaki hiçbir asker masum değil. Neden masum değil? Oradaki hiçbir askeri tanımam, kimin çocuğudur, kimin yakınıdır, dünya görüşü nedir ben bilmem. Ben gördüklerimi söylüyorum.”

Çalışkan, köprüde saatlerce, “Bu emri verenler hesap verecek. Bunların kurtuluşu yok ama siz fakir fukaranın çocuğusunuz, lütfen teslim olun. Bakın bunun sonu yok, bundan zarar göreceksiniz.” şeklinde anonslar yaptıklarını hatırlattı.

Türk askerinin darbe girişimini öğrendiği anda öldürüleceğini bilse bile “Ben masum insana ateş etmem. Ben dünya ve ahireti olan bir insanım. Ben Allah’tan korkarım. Ben anneme, babama, kardeşime ateş etmem.” diyerek silahını teslim etmesi gerektiğini kaydeden Çalışkan, anonslara rağmen kendilerine ateş açıldığını anlattı.

FETÖ’nün ülkeye verdiği zararların etkisinin gelecek yıllara da yansıyacağını aktaran Çalışkan, şunları kaydetti:

“Bizim ordumuza verdiği zarar inanılmaz ama ordu bizim ordumuz, asker bizim askerimiz. Bugün de yarın da her gün bize lazım olan bir kurum. Bu kurum o mikroplardan arınacak. Büyük oranda arındı, arınacak. Türk Silahla Kuvvetleri hak ettiği şekilde Türkiye’de de dünya da saygı görmeye devam edecek.”