Bekir Pakdemirli, Hayriye Mahallesi yakınlarında dün başlayan ve halen soğutma çalışmaları süren orman yangınını havadan inceledi.

Basın mensuplarına yangın müdahale araçlarının bulunduğu bölgede açıklama yapan Pakdemirli, yangına 55 arazöz, 16 su tankı, 7 dozer, 4 greyder, 4 ilk müdahale aracı, 250 yangın işçisi ve 7 helikopterle müdahale ettiklerini belirtti.

Havadan yaptıkları ölçümde yangın çevresinin yaklaşık 7 kilometre olduğunu belirten Pakdemirli, şöyle konuştu:

"Denizli'nin Çardak ilçesindeki yangın tamamen kontrol altına alındı. Yaklaşık 200 hektar civarında bir alan kabaca etkilenmiş gözüküyor. Tabii ki bunlar resmi rakamlar değil. Arkadaşlarımız sonradan bu çalışmaları yapıp kamuoyuyla paylaşırlar ama her yangında etkilenen alan konusu çok merak edildiği için kaba bir hesap yaparak durumu bildirmek istedik. Şu an itibariyle buradaki yangınla alakalı da söyleyebileceğimiz tamamen kontrol altında olduğu. Ekiplerin soğutma faliyetlerine devam edeceği konusunu söyleyelim. Gün boyu buradan ayrılmayacaklar."

Denizli'deki yangının çıkış sebebiyle iligili çok yönlü bir soruşturmanın devam ettiğini ifade eden Pakdemirli, herhangi bir bilgi olduğunda bunun kamuoyuyla paylaşılacağını dile getirdi.

DİĞER YANGINLAR

Ülkede hala devam eden yangınların olduğunu hatırlatan Pakdemirli, şunları kaydetti:

"Taşköprü, aşağı yukarı kontrol altında diyelim. Çorum Kargı yangınımızla mücadele devam ediyor ve bu yangının da sınırında olan Boyabat ilçesinde bir miktar sıçrama var. Aslında tek yangın diyebileceğimiz iki ayrı noktada yangın devam ediyor. Çorum ve Sinop Boyabat'ta devam ediyor. Meteorolojik şartlar ortada. Hava maalesef o kadar sıcak ve kuru ki tüm ormanlarımız barut gibi. O yüzden özellikle bu yangın çıkan alanların soğutma faaliyetleri yapıldıktan sonrada çok sıkı takip edilmeleri gerekiyor. Orman teşkilatına başarılı çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum."

"TEHLİKE ATLATTIK DİYEMEM AMA ALEVLERİN İÇERİSİNE GİRDİK"

"Dün akşam yangın bölgesinde arazi aracıyla ve yaya olarak incelemelerde bulundunuz. Alevlere yakındınız. Tehlike atlattınız mı?" şeklindeki soru üzerine ise Pakdemirli, "Tehlike atlattık diyemem ancak bir virajın olduğu noktada alevlerin içerisine girdik. Kenarından bakarken, yangın çok hızlı ilerledi. Koşarak orada ayrılmak zorunda kaldık. Yani 2-3 dakika geç kalsaydık bir sıkıntıya düşebilirdik ama bu konuda yeterince tecrübemiz oldu. Tecrübeli arkadaşlar da yanımızdaydı. Özellikle zaman zaman yangının içerisinde de bu tarz teknik incelemeler yapmamız gerekiyor. Bundan da kaçınmadık." değerlendirmesinde bulundu.

Pakdemirli, kontrol altına alma çalışmalarında "karşı ateş" uygulamasını kullandıklarını da ifade etti.

"15 GÜN DAHA DİKKAT EDELİM"

Geceyi yangın bölgesinde geçirdiğini ifade eden Pakdemirli, şöyle devam etti:

"Arkadaşlarımız sabaha kadar uyumadılar. Biz de yangın bölgesinde geceyi geçirdik. Alo 177 her zaman söylüyoruz. Buraya mutlaka ihbarlarımızı bildirelim. Çünkü 1 dakika önce bildirilen ihbarlarla bir ağacımız daha az yanma imkanı doğacak. Bir de vatandaşlarımızdan özellikle şu son 15 gün daha tek bir ricam var, mümkünse ormanlara girmesinler. Hiçbir şekilde ateş yakmasınlar. Ormanları kullanırken ve yoldan geçerken asla bir sigara atmasınlar. Yani istatiksel olarak yangınların yüzde 90'ı insan hatasından dolayı çıkıyor. Bu sebeple son 15 gün daha dikkat edelim. Ondan sonra yangınla ilgili risklerimiz oldukça nemden dolayı azalıyor olacak."

Pakdemirli anız yangınlarına ilişkin, "Tarlaları temizlik maksatıyla bu işi yapıyorlar. Tabii ki birçok yerde zirai alanlar orman alanlarına komşu olduğu için ciddi bir şekilde orman alanlarına da sıçrama oluyor. Başta zaten anızla tarlanın temizlenmesinin doğru olmadığına inanıyoruz. Bununla beraber gerekli tedbirler alınmadığı için maalesef büyük yangınlara sebebiyet verebiliyor. Bu büyük yangınlarda tabiki yangına kasıtlı çıkaran için demiyorum, ama kusurlu dahi olsanız büyük yargılanmalara ve aileye kalacak büyük maliyetlere sebebiyet veriyor." dedi.