Erkin yazısında, “NEVÜ'de öğretim görevlisiyken yönetim tarafından görevden el çektirilen Doç. Dr. H.K., 8 aydır bir soruşturma içinde olduğunu ve adına açılan dava ve karalama kampanyalarına psikolojik olarak daha fazla dayanamadığını, bir daha böyle bir durumun içine düşerse canına kıyacağını belirterek yaşadığı her şeyi anlattığı bir intihar mektubu yayımladı. H.K. aynı zamanda süreç içerisinde sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacağını da söyleyerek mektubunun sonunda TCK. Madde 84/ Kişiyi İntihara Yönlendirme Suçu'nun maddelerinden de bahsetti.” İfadesin kullandı.

Mektuptan bazı bölümleri yazısında paylaşan Erkin şunları kaydetti:

“20 küsur yıl tek bir soruşturma geçirmemiş, uluslararası yayınları olan saygın bir öğretim üyesini sahte evraklarla işinden etmek ve arkasından çok sayıda usulsüz soruşturma açarak mobbinge tabi tutmak artık dayanılmaz bir noktaya gelmiştir. Mahkemede kaybedeceğini anlayan M.H.Ç. bu kez de zamanaşımına uğramış olan bir soruşturma açtırmış ve beni yine hukuksuz biçimde işimden etmeye çalışma girişimi başlatmıştır. 2 yıllık zamanaşımına uğrayan, 2018'deki bir konuyu yine hukuksuzca soruşturma konusu yapmış ve bunun için yine soruşturmacıları ve yönetim kurullarını kullanmaya girişmiştir. Bu konuda kendisi hakkında savcılığa, evrakta sahteciliğe ek olarak yeni bir suç duyurusunda bulunuyorum.

8 aydır bütün psikolojim, maddi düzenim, sosyal hayatım, aile ilişkilerim, çocuğumla olan babalık ilişkim alt üst olmuş durumdadır.

Bu saatten sonra mahkeme kararı ile tescillenen haklılığımın yeni bir hukuksuzlukla karşı karşıya kaldığını öğrendim. Bir insanın haksız olarak ve keyfi biçimde işinden edilmesi, kolay kaldırılabilecek bir psikolojik süreç değildir. Yeni bir hukuksuz süreci kaldıracak psikolojim kalmamış ve gücüm tükenmiş, ruh halim ağır biçimde kötüleşmiştir.

Bu yeni hukuksuz sürecin işletilmesi durumunda intihar etmek benim için kaçınılmazdır çünkü aynı şeyleri yeniden yaşayıp, mahkemelerde haklılığımı kanıtlayacak gücüm kalmamıştır. Aldığım psikiyatrik ilaçlar ve psikolojik tedavi de artık bir işe yaramıyor. Bir insanın ekmeğiyle ve hayatıyla oynamak bu kadar hukuksuz ve kolay olmamalı.

Adaletsizlik ve hukuksuzluklara daha fazla dayanacak gücüm kalmadı. Bu hukuksuz işleme onay veren, işlem tesis eden, beni intihara sürükleyen herkes hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacağım ve sorumlu tutulmalarını isteyeceğim. Benim hayatım kararırken, buna yol açanların elini kolunu sallayarak dolaşmasını kabul edemiyorum.”

Evet mektup özetle böyle!

Şimdi YÖK'e çağrıda bulunuyorum: Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi'nde yaşananlara el atın! Öğretim üyeleri çaresiz!