Bilindiği üzere geçen hafta kamuoyunun ve eğitimcilerimizin gündemine Samsun 19 Mayıs Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü kadrosuna 2014-2016 yılları arasında yapılan usulsüz atama iddiaları girmişti.

Konu bizler içinde çok ilginçti, nitekim idare hukukumuz ve yürürlükteki mevzuatımız açısından bir kadroda iki müdür bulunması mümkün değilken nasıl olurdu da böyle bir şey yapılabilirdi?

Bu yazımızda böyle bir durumun hukuksal olarak mümkün olup olmayacağını soru cevap şeklinde inceleyeceğiz.

Konuyu ele almadan doğruluğunu araştırmak için iddia sahipleriyle görüştüğümüzde olayın doğruluğunu beyan ettiklerini gördük. Anılan iddia kısaca şuydu: Samsun 19 Mayıs Halk Eğitim Merkezi Müdürü olan Hasan Yiğit 2014 yılının Eylül ayında müdür değerlendirmelerinde haksız ve hukuksuz bir şekilde 75 puanın altında bırakılarak görevden alınmış, yerine ise Fikret Bostan isimli bir öğretmen müdür olarak atanmıştır. Görevden alınan Hasan Yiğit, açtığı davayı kazanıp görevine geri döndüğünde Fikret Bostan’a birkaç günlük izin aldırılmıştır. Fakat mahkeme kararıyla göreve başlayan Hasan Yiğit bir gün sonra yeniden görevden alınmış ve izinde olan Fikret Bostan izinden dönerek görevine kaldığı yerden devam etmiştir. Kısaca bir kadroda iki müdür bulundurulmuştur. 

1) Bir kadroda iki personel bulunabilir mi?

Böyle bir durum hukuksal olarak söz konusu bile değildir. Kişi atandığı göreve başlarken vali ya da vali adına imzalanan kararnameyle görevine başlar aynı şekilde diğer personelde yine kararname ile eski görevine döner. Yeni atanan personel görevine kararnameyle başladığı an diğerinin görevi hukuken bitmiştir. Özellikle mahkeme kararına binaen göreve iade edilen bir kişinin atanmasında daha hassas ve dikkatli davranılmalıdır. Bu somut olayda, Hasan Yiğit Samsun İl Milli Eğitim Müdürlüğü 19 Mayıs İlçesi Halk Eğitim Merkezi Müdürü olarak görevine kararnameyle başladığı an (ister bir gün, isterse 5 dakika olsun) Fikret Bostan’ın müdürlüğü düşmüş olmaktadır.

 

2) Görevine resmi olarak başlayan personel bir gün sonra görevden alınırsa izne ayrılan kişi tekrar aynı göreve başlayabilir mi?

            Hayır, böyle bir durumda söz konusu değildir. İzne ayrılan kişi zaten artık müdür olmadığı için tekrar gelip görevine devam edemez. İlgili kadro boş olarak kalır. Boş olan o kadroya da günün mevzuat düzenlemesine uygun bir şekilde adaylar başvuruda bulunur; sınavla, mülakatla vb. şekilde boş olan kadroya atanılabilir.

 

3) Somut örnek olayda hukuksal olarak yapılması gereken neydi?

Bu sorunun cevabını yine somut örnek üzerinden verelim: Olması gereken; her ikisinin de kararnamesinin düzenlenmesi, Hasan Yiğit mahkeme kararıyla görevine başlarken diğer kişinin de kararnamesiyle görevden ayrılmasıdır. Bunun başka yolu bulunmamaktadır. Ama görünen o ki burada hukuk diliyle bir desise devreye girmiştir. Desise ile elde edilenler hak değildir, haksızlıktır ve HUKUKEN YOK HÜKMÜNDEDİR. Ayrıca kararnameyle kişinin o kadroda bulunması hukuken kurucu unsurdur ve kurucu unsuru eksik olan tüm işlemler hukuken yok hükmünde/mutlak butlandır.

 

4) Bu tür bir olayın sonuçları nelerdir?

Böyle bir durumda her şeyden önce ilgili idare (Samsun Valiliği, Samsun İl Milli Eğitim Müdürlüğü) bu iddiaları araştırmalı, soruşturma sonucunda iddialar sübuta ererse hukuksuz olarak görevde bulunanları görevden almalıdır. Ayrıca, kamu zararı oluştuğundan bu zararın tazmini de gerekir. Hukuken müdürlük hakkını elde etmeyen kişi fazladan aldığı ek ders ücretlerini varsa diğer ödemelerini faiziyle birlikte devlete iade etmelidir. Bu hesap yapılırken de örneğin A okulunda öğretmen olan kişi haftada 15 saat ücret alırken bu tür bir olayla hukuksuz bir şekilde müdür kadrosunu işgal ettiyse bu 15 saatini alırken diğer ücretleri geri ödeyecektir. Somut olayımızda 30 saat ücret alan kişi (30-15=15 saat fazlalık) haftalık fazladan aldığı 15 saatlik ek ders ücretini faiziyle geri ödemek zorundadır.

 

5) Hukuken olmayan müdürlük kadrosuyla müdürlük için tekrar başvurulabilir mi?

Bu kişinin müdürlüğü hukuken yok hükmünde olduğu için bu günlerde başlayan yönetici görevlendirme başvurularına müdür sıfatıyla başvurması da mümkün değildir. Çünkü bu kişi hukuken müdür değildir. Hasan Yiğit, mahkeme kararıyla göreve başladığı an bu kişinin müdürlüğü bitmiştir. Müdür kadrosunu hukuksuz şekilde işgal eden kişi Milli Eğitim Bakanlığınca düzenlenen/düzenlenecek olan yazılı yönetici sınavlarına katılarak başarılı olması halinde ancak yönetici olarak atanma talebinde bulunabilir. Eğer şuanda Ek-1 üzerinden yapılan değerlendirme ile yapılacak görevlendirmeler için başvurularda, idare bu kişiyi müdür olarak görevlendirirse puan olarak bu kişinin arkasında kalan ve bu kurumu tercih etmiş olan bir eğitimcimizin mahkemeye başvurmasıyla bu kişinin görevlendirmesi İPTAL edilebilecektir. Çünkü mahkemelerimiz hiçbir zaman hukuksuzluğu korumamıştır ve bu somut olay da hukuksuz olduğu için korumayacaktır.

 

Bu yazımızda kamuoyunun gündemine düşen ve iddia sahipleri tarafından bizden değerlendirme yapmamız istenen çarpıcı iddialar paralelinde tarafımıza sorulan sorulara hukuksal olarak cevap vermeye çalıştık. Dileriz ki bu tür yanlışlar bir daha yaşanmaz. Saygılarımızla…

 Cafer GÜZEL
            Eğitimci Yazar
Kamuajans