11.3.2017 tarihli ve 30004 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan değişiklik yönetmeliğiyle Yükseköğrenim Üst Kuruluşları ile Yükseköğretim Kurumları Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinde bazı değişiklikler gerçekleştirilmiştir.

En esaslı değişiklik görevde yükselme sınavına göre atama kapsamındaki tüm kadrolara atanma için yazılı sınavın yanında sözlü sınavın getirilmiş olmasıdır. Yazılı ve sözlü sınav sonuçlarının aritmetik ortalamasına göre atamaya esas başarı puanı belirlenecektir.

Adayların başvuru şartlarını taşıdığı farklı unvanlı kadrolardan sadece biri için başvuruda bulunabileceği hükmü yersiz ve gereksiz bir düzenlemedir. Adaylar, başvuru şartlarını taşıdıkları tüm kadrolar için başvuruda bulunabilmeli, sınav sonuçları sonucunda kendilerine tercih hakkı sunulmalıdır.

2 ve 3. Dönem Toplu Sözleşme metinlerinde itfaiyeci kadrosunun hizmet sınıfının Genel İdare Hizmetleri sınıfı olarak değerlendirileceği hüküm altına alınmasına ve bu hüküm yerleşmiş olmasına rağmen yönetmelik değişikliğiyle bunun görevde yükselme esasları çerçevesinde değerlendirilmeyerek bu kadronun hâlâ yardımcı hizmetler sınıfında yer alması yerinde değildir.

Yine unvan değişikliğine tabi kadrolar arasında teknik öğretmen kadro unvanına yer verilmemiştir. Oysa 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Teknik Hizmetler Sınıfı” başlıklı 36-II. maddesi, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 3. maddesinin birinci fıkrasının (s) bendi, 3795 sayılı Bazı Lise, Okul ve Fakülte Mezunlarına Unvan Verilmesi Hakkında Kanun’un 1. maddesi, Enerji Kaynaklarının ve Enerjinin Kullanımında Verimliliğinin Artırılmasına Dair Yönetmeliğin 11. maddesi, Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği’nin 3. maddesinin birinci fıkrasının (ş) bendi gibi pek çok hukuki düzenlemede de görüleceği üzere, “Teknik Öğretmenlerin” öncelikle uygulama ağırlıklı teknik eleman olduğuna dair herhangi bir tereddüde yer olmayıp kanun koyucunun ve idarenin bakışı bu yöndedir. Buna rağmen teknik öğretmen kadro unvanına, unvan değişikliğine tabi kadrolar arasında yer verilmemesi hukuka aykırıdır.

Görevde yükselmeye tabi kadrolara atanacaklarda aranacak genel şartlar kapsamında, ilan tarihi itibarıyla ilgilinin başvuruda bulunduğu kadroya ilişkin 7. maddede belirtilen alt görevlerde toplam en az üç yıl hizmeti bulunmak şartının getirilmiş olması, söz konusu kadrolara atanmak üzere başvuruda bulunabilecek personel sayısını kısıtlayacak olup liyakat ve kariyer ilkesiyle de çelişmektedir. Öte yandan bu düzenleme hakkında Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 2014/1158 YD İtiraz No’lu dosyasında verilen yürütmenin durdurulması kararının gerekçesinin gözetilmediği görünmektedir.

Şoför kadrolarına atabilmek için yönetmelikte sayılan yardımcı hizmetler sınıfı kadrolarında çalışıyor olmak şartının getirilmiş olması, tüm yardımcı hizmetler kadrolarının yönetmelikte sayılmaması karşısında eşitlik ilkesine aykırılık teşkil ettiği gibi, yardımcı hizmetler sınıfı çalışanlarının yükselmelerinin önünde engel teşkil etmektedir.

Yine görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarının her bir yükseköğretim kurumu tarafından veya yükseköğretim kurumlarının biri tarafından ya da YÖK Başkanlığı tarafından gerçekleştirileceği hüküm altına alınmıştır. Ancak objektif ve güvenirliği sağlayacak önemli bir unsur olan merkezi yazılı sınavın esas ve asıl tutulması; bunun her yıl yapılamaması halinde seçenek olarak her bir yükseköğretim kurumu tarafından yapılabileceğinin düzenlenmesi yerinde olacaktı.

Gerek sendikamızın talebi gerekse kamuoyunun beklentisi, yazılı sınavın kurumların takdirine bırakılmaksızın merkezi olarak gerçekleştirilmesi yönündeydi. Oysa görevde yükselme suretiyle atanacaklara uygulanacak yazılı sınavın merkezi bir sınav olması ve yükseköğretim kurumlarının bu sınav sonuçlarını esas almaları yönünde bir düzenleme yapılması hususunda yaygın ve haklı bir beklenti mevcuttur.

Sözlü sınava alınacak personel yönünden yazılı sınavda en az 60 puan almak şeklinde bir düzenleme, gerek suistimallerin önlenmesi gerekse liyakate ve başarıya göre seçim yapılması noktasında yerinde ve doğru bir adımdır.

Yükseköğrenim Üst Kuruluşları ile Yükseköğretim Kurumları Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğine yönelik eksik ve yanlış bulduğumuz hususları, yönetmelik yürürlüğe girer girmez YÖK Başkanlığı’na ileterek davaya sebebiyet verilmeksizin bir an önce giderilmesini talep etmiştik. Ancak talebimizin karşılık bulmaması üzerine söz konusu yönetmeliği yargıya taşımıştık. YÖK Başkanlığı ile görüşerek yönetmelik değişikliği kapsamında eksik ve yanlış gördüğümüz konuların, görevde yükselme sınavlarını (ve sınav sonucuna göre atamaları) engelleyecek bir duruma neden olmadan, davaya gerek kalmaksızın düzeltilmesi noktasında girişimlerimiz sürecektir.