Prof. Dr Suat CEBECİ yazdığı yazıyla Cemaat denilen Yapının kirli yüzünü ortaya koydu. İşte O yazı

 

Sayın Suat Yıldırım (FETÖ'cu)
Mektubunuzu dikkatle okudum. İfade ettiğiniz gibi sizden de, yakinen tanıdığım cemaatte aktif görev yapmış olan ilahiyat hocalarından da, yazılı veya şifahi olarak dalalete sevk eden bir şey duymadım.

Ancak bu durum, cemaatte her şeyin doğru gittiğini göstermiyor.
Yazdıklarınızla beni hayal kırıklığın uğrattığınız. Size saygım vardı. Nasıl bu kadar basiretsiz, bu kadar ferasetsiz olabiliyor, insanları aptal yerine koyup kandırmaya çalışıyorsunuz !!?

Alışık olduğunuz kandırma ve aldatma tavrı ile cümle aleme rezil olmuş cemaati aklamaya çalışacağınıza, sizden beklenen “nerede hata ettik de bu durum başımıza geldi” diyerek muhasebe yapmanızdır.

Allah Aşkına Hoca Efendi dediğiniz o nasipsizin;
“Cebrail gelse parti kurdum dese ona bile uymayacağını söylemesini,

“Peygamber bana bu işi bırak dese diyeceğim ki kusura bakma seni dinlemeyeceğim” demesini,

Papanın misyonuna hizmet etmeye amade olduğunu bildirmesini,

Peygamberle konuştuğunu, Hz. Peygamberin şarkı-türkü festivaline katıldığını iddia etmesini,

Hıristiyan dostlarının hatırı için Kelimei Tevhidden 'Muhammedun resulullah' ı çıkarmasını,

Tesettürün furuattan olduğunu ifade ederek bunun terk edilebileceğini ima etmesini,

Devletteki mensuplarının kendilerini gizlemeleri için içki içmelerine, zina etmelerine, namazı terk etmelerine, her türlü günaha cevaz vermesini,

28 Şubat darbecilerinin zulümlerini meşrulaştırmak için hata etseler bile sevap kazanacaklarını söylemesini,

Müslümanların umudu haline gelmiş olan mümin bir lideri linç etmeye çalışmasını,

Müslüman kanı döken katil yahüdi hükümetini otorite kabul edip ona itaat edilmesi gerektiğini söylemesini

Haçlıları övmesini,

Kendisini Cenabı Allah'a ait sıfatlarla anarak, Hz. Peygamberden daha üstte göstermesini

NASIL İÇİNİZE SİNDİRİYORSUNUZ?

Allah ve Resulullah’ın rızasını kazanmak için çalışan bir Cemaatin
Banka adını kullanarak bir faiz kurumu kurup işletmesi,

Her alanda ticarete ve ticari entrikalara, ihale yolsuzluklarına girişmesi,

Devlet sınavlarında soru hırsızlığı yapıp hile ile insanların haklarını çalması,

Devlet yönetimine nüfuz etmek için olmadık hile ve desiselere başvurması,

Şantaj kasetleri, ses kayıtları, montaj tapelerle siyasi mücadeleye girişmesi,

Bütün siyasi mücadelesini dindar bir partiye yöneltmesi,
İslam karşıtı oluşumlara en küçük bir itirazda bulunmak bir yana onlarla işbirliği yapması,

Türkçe olimpiyatları adı altında kızlı erkekli sazlı, sözlü, danslı maskaralıklar düzenlemesi,

Diyalog adına içkili sofrada Kur’an okutması

BÜTÜN BUNLAR “ALLAH VE RESULÜNÜN RIZASI İÇİN ÇALIŞAN” BİR CEMAATİN İŞİ MİDİR?

Zalim yöneticilere biat etmediklerini bildirip örnekler verdiğiniz Said b. Müseyyeb gibi zevat bu rezaletlerin hangisini yaptı?

O zevat, İslam düşmanları ile işbirliği yapıp Müslüman yönetime darbe girişiminde bulunarak yüzlerce insanın ölümüne, binlercesinin yaralanmasına sebep oldular mı?

Yapılan bunca rezillikleri kapatıp, olup biteni yönetime biat etmemekten ibaret göstermek dürüst bir davranış değildir. Bu sizin ne şanınıza ne de yaşınıza yakışır.

HALA AYNI ALIŞKANLIKLA KANDIRMA VE ALDATMAYA DEVAM EDİYORSUNUZ.

“Bu yapı ilahi rızaya muvafık olmasaydı çürüyebilirdi, itibarını kaybederdi, bölünebilirdi, bunlar olmadı.” diyorsunuz

Hakikaten bunlar olmadı mı?

Cemaatin itibarı beş paralık olmadı mı,

İslam düşmanları ile ittifaklar kurup Müslümanlara tuzak hazırlayan ihanet çetesi olarak damgalanmadı mı?

Hala hoca efendi diyebildiğiniz o nasipsizin iğrenç bedduaları kendisine dönmedi mi?

Cemaatin bütün şirketleri, basın yayın kuruluşları, okulları, dershaneleri tarumar olmadı mı?

Cemaat mensupları, hilekarlıkla, sahtekarlıkla, hırsızlıkla, fuhuşla, şantajla anılır olmadı mı?

Binlerce cemaat mensubu katil, terörist, hırsız sahtekar damgaları ile hapse tıkılmadı mı?

Onbinlerce insan işinden aşından olup perişan hale düşmedi mi?

Cemaat mensupları artık insan yüzüne çıkamaz hale gelmedi mi?

Cemaat liderine saygı duyan milyonlarca insan onu lanetler hale gelmedi mi?

Daha ne olacaktı?
Allah rızası için çalışan cemaati zalim iktidarın birden terörist ilan ettiğini söylüyorsun.

O zalim dediğiniz iktidar, on yıl boyunca her istediğinizi yerine getirdi.Soru çaldığınız, iftira ettiğiniz, hak yediğiniz günaha belendiğinize ait belirtiler ortaya çıktığında,
dershanelerle ilgili düzenleme yapmak isteyince düşman ilan ettiğiniz iktidar. Onlar bu halde bile, size “ne istediniz de vermedik” diye sitem etmekle yetindi.

Ama öylesine nefret yüklüydünüz ki bütün teenni çağrılarına kulak tıkayıp hükümeti linç etmeye çalıştınız.

Bunun için kirli ittifaklar kurdunuz. Tehditlerle, şantajlarla, hile ve desiselerle insanları mağdur ettiniz.

Son olarak da darbe girişiminde bulundunuz, kan döktünüz.

Sanki bütün bunlar hiç yaşanmadı, o nasipsizin ve ihanet halkasının bu işlerde hiçbir dahli olmadı öyle mi?
.
O nursuz adam ve cemaatin ileri gelenleri olarak sizler, hakikaten Allah rızası için fedakarca çalışan on binlerce insanın suçlu durumuna düşmelerine, zarar görmelerine ve perişan olmalarına sebep oldunuz.

İŞTE BEN DE BUNA ŞAHİTLİK EDİYORUM.

Adları duyulmamış kim oldukları bilinmeyen birtakım yabancı kişileri şahitler gösteriyorsunuz.

Ben size cemaatin tepe noktasında aktif görev yapmış, rezillikler ortalığa saçılınca da geri çekilmiş gerçek şahitler göstereyim:

Prof. Dr. Hayrettin Karaman
Prof. Dr. Ahmet Keleş,
Prof. Dr Latif Erdoğan
Prof. Dr Kemalettin Özdemir
Hüseyin Gülerce
Ahmet Taşgetiren
Nurettin Veren

Bunlar Türkiye’de tanınan saygın ilim ve fikir adamlarıdır. Cemaatin içinde bulunmuş, ihaneti görmüş, kendilerini geri çekmiş kişiler olarak şahitlikte bulunuyorlar ve ümmeti uyarıyorlar.

SİZCE HANGİ ŞAHİTLER DAHA İNANDIRICI?

Susun artık susun susun, tövbe istiğfarda bulunun..