Son zamanlarda Kamu kurumlarında Personellere karşı anti demokratik bir şekilde baskı yapıldığı yönünde ciddi duyumlar almaktayız. bunun en barizi Eskişehirde  Büyük şehir Belediyesinde özellikle Yerel hak Sen üyelerine karşı yapıldığı Sendikamızca üzüntüyle karşılanmıştır Demokrat ve emekten yana olan bir bir Belediyede  mobinğ yapılmasını anlamakta güçlük çekmekteyiz
 
“Ülkemizde Genel ve yerel  İktidarlar değiştikçe karşı siyasi fikirden yada Sendikadan  olan Kamu çalışanlarına dolaylı yada direkt olarak
Yıldırma politikası yapılmaktadır. Bu tavır hem ülkemiz için olumsuz bir davranış hem de toplum barışını derinden
zedeleyen bir eylemdir.
Mobing Anayasal bir suçtur
Ülkemizin birçok yerinde Kamu Kurumlarında görev yapan kamu görevlilerine karşı sistematik Mobbing yapıldığı duyumunu almaktayız.
Peki Mobing nedir?


Mobing yapan kurum amiri suç işlemektedir
Kamu çalışanları bir taraftan haksız ve hukuk dışı uygulamalara maruz kalırken diğer yandan insanlık onurunu zedeleyen davranış ve söylemlere de muhatap olmaktadır. Çalışanları fiziksel ve duygusal açıdan yıpratan mobbingin önlenmesi ve çalışanların mobbing zorbalarına karşı korunması için mutlak suretle yasal mevzuata ihtiyaç bulunmaktadır.

 


Mobing’e karşı derhal yasal bir mevzuat yapılmalıdır
, Zira Devletimiz bu anlamsız ve saçma eylemden dolayı iş kaybına uğramaktadır
Farklı siyasi görüşten ya da Yandaş Sendikadan değilseniz her an baskı ve yıldırma eylemi ile karşı karşıya kalacaktır diye düşünüyoruz. Anayasa nezdinde her vatandaş eşittir yazısı buradan Kamu Kurum yöneticilerine hatırlatma gereği duyuyoruz. Makamda bulunduğunuz yerler Sizin özel mülkünüz yada özel iş yeriniz değildir, yasal olmayan hiç bir eylem içerisine giremezsiniz
Anayasamızda her vatandaş ve her memur Devlete karşı eşittir ilkesi zedeleniyor düşüncesindeyiz. bu tarz hareketler Demokrasiyi zedeler düşüncesindeyiz.
Mobing uygulama neticesinde tek tip Sendikacılık  yaratılmaktadır. diye düşünüyoruz bu uygulama neticesinde gelecekte bu işin Rövanşa dönüşmesi kesinlikle olacaktır diye düşünüyoruz. Baskı neticesinde Yandaş Sendikaya üye olmaları noktasında üzüntülerini dile getiren Memur arkadaşların sayısı git gide artmaktadır.


Kamu  Kurumları  Yöneticilerin  çiftliği olamaz
Devlet bir bütündür ve yasalara göre hareket eder. Hiç bir Kamu Kurumu Yöneticilerin keyfi Uygulamalarda bulunacağı merci olmamalı ve olamazda.
Devlette devamlılık ilkesine inanan biri olarak, Yöneticilerimizi uyarıyorum Kişiler geçici Ama Devlet her zaman olacaktır. Devletin kurumları nasıl yöneteceği Kanunlarda belirtilmiştir, Her yönetici bu kanunlara uymak zorundadır.
MOBBİNG'E EN ÇOK MARUZ KALANLAR 4/BLİ . Taşeron VE SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZDIR
Kamuda 4/B gibi statüde çalışanlar çok çeşitli problemlerle karşılaşılmaktadır. Çalışanlara Türkiye’deki işsizlik oranı yüksek rakamlarda olduğunu ve bu işsizliği tehdit olarak gösteren “İşine gelmeyen çıksın!!” gibi tabirler kullanarak ölümü gösterip sıtmaya razı etmektedirler. Bankacılık sektöründe “Sendikacılık!!” yaptığını zanneden bir takım sendikaların çalışanların değil, patronların sendikası olduğunu müşahede etmiş bulunmaktayız. Geriye baktığımızda sendikaların yaptığı çalışmaların bu düşüncemizi desteklediğini düşünüyoruz. Buradan Çalışma Bakanımıza çağrıda bulunuyoruz. Lütfen özel bankalardaki ücret politikası ve uzun saatler süren mesai sorununun üzerine gidin!! Türkiye Cumhuriyeti kapitalist bir sistem değil, Hukuk Sistemidir. Türkiye Büyük Millet Meclisimizin bu konuyla ilgili gerekli yasal düzenlemeleri acilen yapması gerektiği düşünüyoruz
Devletimizin tutan eli yürüyen ayağı gören gözü olan Memurlarımızın çalışma performansını bozacak her türlü Mobbing eyleminin karşısında olacağımızı ve yasalar çerçevesinde Bu uygulamayı yapan Yöneticilere karşı Çalışanların hakkını koruyacağımızı buradan Tüm Türkiye ye deklare ediyoruz.
Abdullah PEKER
Ulaştırma Ve Demir yolu Çalışanları Hak Sendikası
Genel başkanı