FİLİSTİN ANKARA BÜYÜKELÇİSİ FAED MUSTAFA'YA  DESTEK ZİYARETİ  

 

              Siyonist  İsrail'in Mescidi Aksa' da Cuma namazının kılınmasını ve 3 gün süre ile ibadet edilmesini yasaklaması Mescidi Aksa'nın içinde  ve çevresinde bildik terörist faaliyetleri hortlatması üzerine  Memur-Sen Ankara İl ve Ankara Sivil Toplum Platformu (astp) Başkanı Mustafa Kır başkanlığında bir heyet Filistin Ankara Büyük Elçisi Dr.Faad Mustafa'ya destek  ziyareti etti.

 

            Ziyaret öncesi basına bir açıklama yapan.Kır:           Bilindiği üzere 14 Temmuz  2017 Cuma günü Mescidi Aksa'nın avlusunda silahlı saldırıda bulunma iddiasıyla  3 Filistinli gencin şehit edilmesini müteakip, Siyonist İsrail  tarafından Mescidi Aksa' da Cuma namazının kılınması ve ibadet yapılması 3 gün süre ile  yasaklanmış, bununla beraber illegal göz altılar başlatılmıştır. Şimdi ise Mescidi Aksa'nın  kısmen ibadete açıldığı ancak girişlerde elektronik metal arama detektörler kullanılarak bir insanlık hakkı olan ibadet hakkının engellenmeye çalışıldığı, ayrıca  Siyonist İsrail’in Mescidi Aksa' da estirdiği terörün artarak devam  ettiği yönünde bilgiler alınmaktadır. Hatta Filistin’in kanaat önderlerinden Kudüs eski Müftüsü ve Kudüs Yüksek İslami Heyet Başkanı Şeyh İkrime Sabri'nin yatsı namazı esnasında Mescid-i Aksa'nın giriş kapısında cemaate saldıran Siyonist askerlerince plastik mermi ile vurularak yaralandığı ve Filistinli Müslümanların işgal güçlerine direnişinin devam ettiği yönünde bilgi akışı devam etmektedir.

 

             Mescidi Aksa çevresinde  oynanan kirli oyunlara karşı insanlığın ve Dünya Müslümanlarının dikkatini çekmek,İsrail'in baskı,zulüm ve işkencelerinin nasıl önleneceği konusunda   görüşlerimizi ve önerilerimizi iletmek, görüş ve önerilerini almak amacıyla Ankara Sivil Toplum Platformuna dahil Bir Grup STK   temsilcisi ile birlikte Filistin Ankara Büyükelçisi Ekselans Dr. Faed Mustafa'yı ziyarete geldik.

 

            Kudüs bir çok Peygambere  memleket olmuş ya da hayatının bir bölümünü orada geçirmiş peygamberlerin ve   semavi dinlerin ortak coğrafyasıdır. Mescidi Aksa ise İsra ve Miracın ilk durağı, Müslümanların ilk kıblesi,ortak mabedi ve tüm insanlığın ortak mirasıdır. ilk insan ve ilk Peygamber Adem As'dan son Peygamber Hz. Muhammed'e kadar   asırlarca Yahudilik Hıristiyanlık ve Müslümanlık gibi tevhit dinlerine  merkezlik yapmış mukaddes toprakların kalbidir. Bu gün  bu  kutsal torakların kalbi Allah'ın gazabına İnsanlığın lanetine uğramış Siyonist İsrail'in elinde  İslam coğrafyasını kana bulayan, Müslümanları birbirine düşüren, fitnenin merkezi olarak işlev görmektedir.    

 

            Siyonist Yahudilerin  ta geçmişten günümüze uyguladığı  işgalci politikalar, Filistinlileri kendi öz yurtlarından kovarak Kudüs'ü Yahudileştirme çabaları, Yahudi eserlerini ortaya çıkarmak amacıyla  arkeolojik kazı  yapma uğraşları, ulaşımı kolaylaştırmak maksadıyla  tünel kazma  girişimleri  bu işlemleri yaparken Mescidi Aksa’nın oturduğu kayaları kimyasal maddelerle parçalamak suretiyle temellerini  zayıflatarak  kendiliğinden yıkılmasının zeminini hazırlama  çabaları; Mescidi Aksa’yı yıkarak, yerine dünya Siyonistlerini ortak bir ideal etrafında toparlayacak ‘Siyon Mabedini’ inşa etme arzusundan kaynaklanmaktadır.Kudüs'ün  ve Mescidi Aksa'nın tarihi ve manevi statüsünü değiştirmeye yönelik bu davranışın kabul edilmesi mümkün değildir.

 

         Siyonist İsrail'in BM'ler nezdinde ABD ve emperyalist güçler tarafından koruma altına alınması. Diğer taraftan 'Siyonistlerin İslam ülkeleri üzerindeki menfur emelleri bilindiği halde, Müslümanların birleriyle çarpışarak,  güçlerini zaafa uğratmaları  İsrail'in gücüne güç katmakta  ve ekmeğine yağ sürmektedir.

            İsrail İslam dünyasının ve uluslararası toplumun sessiz bakışları arasında , küresel güçlerin ABD,AB ülkelerinin desteği ve BM'in koruması altında Filistin halkını yok etme, Kudüs'ü de  Başkent yapma Siyon mabedini inşa etme yolunda adım adım ilerlemektedir.

 

             Zaman zamanda Mescidi Aksa'ya girişleri zorlaştırarak, illegal tutuklamalar yaparak Filistinli gençlere işkence uygulayarak ,zindanlara atarak ve son olarak ta 14 Temmuz 2017 günü olduğu gibi   Cuma namazının kılınmasını ve ibadetin yapılmasını engelleyerek, Müslümanların kudüs ve Mescidi Aksa konusundaki  tepkilerini ve reflekslerini  ölçmeye çalışmaktadır.          

 

            Irak'ın işgalinden, Libya'nın yıkılmasına,Mısır'ın seçilmiş Cumhur Başkanı Muhammed Mursi'nin devrilmesinden, Suriye iç savaşına, Doğu Türkistan'ın, Filistin'in, Gazze'nin kana bulanmasından 15 Temmuz FETÖ Darbe kalkışmasına, hatta ülkemizde iç ve dış mihraklarca sürekli tetiklenen terör olaylarına kadar hepsi İsrail'in güvenliği için oynanan menfur oyunların bir parçasıdır.        Müslümanların dağınıklığı ve sessizliği birbirleri ile savaşmaları, çatışmaları Siyonist Yahudilere ve İslam düşmanlarına cesaret verdiği gibi öenfur amaca ulaşmak için işlerini de  kolaylaştırmaktadır.

             

            Her ne olursa olsun  Mescid-i Aksa; Müslümanlarca  Kurtarılmayı ve kucaklanmayı beklemektedir. Ancak İslam coğrafyasında birbirleri  ile savaşmaktan bitap düşen Müslümanların  Mescidi Aksaya kucaklarını açacak dermanları kalmamıştır. Başkalarına yardım etme sorumluluğu bulunanların kendilerini korumaktan aciz olmaları ne hazin bir durumdur.

 

             Oysaki Kudüs ve Mescidi Aksa, Hz. Davud'un,  Hz. Süleyman’ın Hz. Ömer’in, Selahattin'i Eyyubi'nin Yavuzun, Abdülhamit Hanın ‘Kudüs ve Mescidi Aksanın tevhit dinine uygun kimliğinin korunmasını Müslümanlardan isteyen  Hz. Muhammed’in de kutsal bir emanetidir.

 

            Kudüs ve Mescidi Aksa  bütün Müslümanların ortak davası, ortak sorunu,ortak onurudur.Bu onuru koruma görevi sadece Filistinli Müslümanların omuzlarına yüklenemeyecek kadar ağırdır. Çünkü bu sorun sadece Filistinlileri ilgilendiren bölgesel bir sorun olmadığı gibi sadece Arapları ilgilendiren bir  mesele de değildir. Onu sahipsiz bırakmak Siyonistlerin, eli kanlı katillerin insafına terk etmek kelimenin tam anlamıyla onursuzluktur.  

 

          Şunu iyi bilelim ki  Asrı saadette Mekke'nin fethi peygamber ve Ashabı için ne kadar önemli idiyse; bu gün de Kudüsü ve Mescid-i Aksa'yı esaretten kurtarmakta  Müslümanlar  için  o kadar önemlidir. Çünkü  Bu görevin ifası Müslümanların tek ümmet olduğunun ispatı ve işareti olacaktır. Siyonistlerin ve emperyalist güçlerin  oyununu bozmanın tek yolu  Müslümanların birliğinden ve İslam Kardeşliğinden geçmektedir.  Bunun için de Müslümanların  kavgadan kardeşliğe, savaştan barışa, tefrikadan vahdete,itişmeden kucaklaşmaya dönmeleri; Ayette 'Müminler ancak kardeştir' buyrulduğu gibi kardeş olmaları, kendi aralarında zuhur eden sorunları çözmek için ıslah edici rol üstlenmeleri, ifsat edici ve fitneye vesile olan davranışlardan kaçınmaları şarttır.  

             Şimdi tüm dünya Müslümanlarını gaflet uykusundan uyanmaya,önce kendilerine sonra da  Mescidi Aksaya sahip çıkmaya, Mescidi Aksanın ağlayan gözyaşlarını silmeye çağırıyoruz. Müslüman ülkelerin hükümetlerini, başta Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti olmak üzere Sadece Ortadoğu’nun değil,  işlediği hukuk dışı politikalarla tüm dünya barışını ve güvenliğini tehdit eden varlığını şiddet ve teröre borçlu olan, vampir gibi kanla beslenen Siyonist İsrail’in anlayacağı bir lisanla uyarılmasını,bu zulüm ve işkenceden, insanlık dışı davranışlardan  vazgeçirilmesini önemle  istiyoruz ve bekliyoruz. Filistin Büyük Elsi ile konuyu müzakere edeceğiz. Ankara Sivil Toplum Kuruluşları olarak  İsrail aleyhine eylemler zinciri başlatacağız. dedi.Daha sonra ziyaret  için Filistin Büyük elçiliğine eçildi.

                                                                      Mustafa KIR

                                  Memur-Sen Ankara İl ve Ankara Sivil Toplum Platformu Başkanı

 

KATILIMCI SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI

           

1-MEMUR-SEN

2-İHH ANKARA

3-AKV-ARAŞTIRMA KÜLTÜR VAKFI

4-MAZLUM-DER

5-ÖZGÜR-DER

6-MEKDAV

7-ESDER

8-ŞEHİR MEDENİYETİ

9- ÖĞ-DER

10-TÜRKİYE KAD-BİR

11- İLK-DER

12-YARDIM ELİ VE KARDELEN

13-FATİH SERENLİ İNSANİ GELİŞME DERNEĞİ

 14-İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ