İYİ Parti, kapısına “Bizans” yazan bir tabela asarak seçim propagandalarını neredeyse askıya aldı. Ortada vaat falan kalmadı artık. Türkiye’nin dışarıdaki etkin diplomatik kurumlarından biri olan TİKA’yı kapatarak FETÖ’ye alan açmaya çalışan birileri var karşımızda!

Muharrem İnce, FETÖ’cülerin yönettiği Ahval’a verdiği bir röportajda “KHK ile ihraç edilenlerin görevlerine iade edileceğini” söylüyor. Karamollaoğlu’nun ise son günlerdeki en büyük dileği Demirtaş’ın tahliye edilmesi ve ona geçmiş olsun dileklerinde bulunacak olması.

Kısacası, muhalefetin belli başlı yıkım projeleri arasında; Külliye’nin yıkılması, nükleer santralin ve Kanal İstanbul’un durdurulması, yerli otomobil projesinin iptal edilmesi, uçakların satılması, yerli savunma sanayinin durdurulması ve ülke güvenliği için yapılan füze anlaşmalarının iptali var.

Anlayacağınız 16 yıldır mücadele ederek, dişimizle, tırnağımızla, terimizle elde ettiğimiz tüm kazanımlarımızı bir günde heba edeceklerini söylüyorlar. Evet, bunu açıkça ifade ediyorlar. Ve yüzleri dahi kızarmıyor!

Dünya servetinin yarısının Yahudi bir aileye ait olduğunu ve bu ailenin de İsrail’in en büyük destekçisi olduğunu söyleyen bir tetikçi de aba altında bize sopa gösteriyor. Sanki bilmiyoruz! Kaldı ki bizler tam da bu düzeni ortadan kaldırmak için mücadele ediyoruz.

Gittikçe bölgesel bir güç haline gelen ve kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan bu ülkenin düşmanı çok. Muhalefeti bir gün dinleseniz ülkemizi ne hale getireceklerini anlarsınız. Fırsatını bulsalar bugün PKK ile masaya oturacaklar. Ortamını bulsalar FETÖ ile bugün el sıkışacaklar. Ellerinden gelse ülkenin servetini yukarıdaki şu Yahudi aileye peşkeş çekecekler.


Sadece yedi ayda 657, iki yılda da tam 2000’den fazla terör eylemi gerçekleştirmiş, Yasin Börü’yü vahşice katletmiş, yüzlerce masum insanın kanını akıtmış eli kanlı terör örgütü mensuplarına özgürlük talep eden bu yavşakların niyeti ülke yönetmek değil ülkeyi küresel çeteye teslim etmek!

Erdoğan liderliğindeki AK Parti’nin cumhuriyet tarihin en büyük tehditlerini, operasyonlarını cesurca göğüsleyerek ve bu uğurda her türlü riski alarak, başından beri atılması gereken tüm adımları atmaya başladığı bir zamanda ülkeyi kan gölüne çevirmek isteyen içerideki hainlerin emelini biliyoruz.

Geçenlerde de ifade etmiştim. Bugün Erdoğan’ın en büyük icraatı nedir diye sorsalar; “ülkede ne kadar şerefsiz, vatan haini varsa hepsinin maskesini düşürmek ve millete ciddi bir özgüven aşılamak olmuştur” derim.

Yazının Devamı İçin TIKLAYIN