Bugün Türkiye, acı içinde öğrenmiştir ki 16 Haziran sabahı, memleketine giderken Tunceli’de yolu kesilerek PKK’lı teröristlerce kaçırılan 23 yaşındaki öğretmen Necmettin Yılmaz’ın cansız bedeni bulunmuştur.

Henüz sokak ortasında PKK’nın hain kurşunlarına hedef olarak can veren Aybüke öğretmenin acısının sıcağı dururken, gelen bu kara haber, yürekleri dağlamıştır.

Devlet tarafından gönderildiği en ücra vatan toprağını bile görev alanı sayarak bir an bile tereddüt etmeyen öğretmenlerimizin korunamıyor olması, en hafif tabirle acizliktir.

 

BİR TEK BAKAN KONUŞMADI!

Bu elim olaydaki bir başka skandal ise Necmettin Yılmaz için, siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri, bağımsız yurttaşlar çırpınır ve açıklamalar yaparken; Milli Eğitim Bakanı’ndan tam 1 ay boyunca tek bir beyanat gelmemesidir. AKP’yi güzellemek için G-20 Zirvesi’ne dair bile açıklama yapan Bakan, kendi bakanlığına bağlı gencecik bir öğretmenin güpe gündüz teröristlerce kaçırılmasına ilişkin sessiz kalmayı tercih etmiştir. Şimdi ise olacaklar bellidir. Necmettin Öğretmen için çıtını çıkarmayanlar, klasik ‘kınama’ söylemine girecektir. Ama hayır! Asıl biz kınıyoruz!

-          Bu ülkede teröristlerin hâlâ yol kesebilecek cüreti bulmasını ve buna engel olmayanları,

-          Öğretmenlerimizin katledilişinin münferit olmadığını, PKK terör örgütünün gencecik fidanları aydınlatmak için yollara koyulan öğretmenlerimizi bilerek hedef aldığını görmeyenleri,

-          Ülke kamuoyuna bir açıklama borçlu oldukları halde, oturdukları koltuğun hakkını vermeyen ve kamuoyunu terör örgütlerinin internet sitelerinden bilgi edinmek zorunda bırakanları,

-          Terörü bitirmek yerine, her acı kaybımızın ardından ‘kınamak’ ile yetinenleri,

KINIYORUZ!

 

BAŞÖĞRETMEN'İN NEFERLERİ SAHİPSİZ DEĞİLDİR!

Daha önce de belirttiğimiz gibi: terörle mücadele konusunda her türlü imkanı elinde bulunduran bir hükümetin görevi, kınamak değildir. AKP hükümeti, kınamayı biz demokratik kitle örgütlerine bırakmalı ve terörle mücadele konusunda kalıcı yöntemlere dört elle sarılmalıdır.

Altını çiziyoruz: Aydınlık bir Türkiye’yi kuracak çocuklarımız/gençlerimiz, bu ülkenin geleceğiyse, bu geleceğin mimarları da öğretmenlerimizdir. Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün eğitim neferleri, sahipsiz değildir!

Başta eğitim şehidimiz Necmettin Yılmaz’ın ailesi ve yakınları olmak üzere, tüm Türkiye’ye baş sağlığı diliyor, bu acı kaybın son olmasını diliyoruz.

 

Merkez Yönetim Kurulu