Yapılan ve yapılması tasarlanan faaliyetlerin değerlendirildiği toplantılarda konuşan Habibe Öçal, toplumsal kamplaşmayı artıran söylemlerin ötesinde, insan hakları merkezli, yaşanabilir bir dünya için kadının toplum içindeki konumunu güçlendirecek bir anlayışı geliştirmek zorunda olduklarını belirterek, “Dinamik, büyüyen, kendini yenileyen, eğitim programlarıyla tazelenen bir sivil toplum kuruluşuyuz. İnsanı merkeze alan, kimden gelirse gelsin, haksızlıkların karşısında olan, özgürlük için emek harcayan, mazlum ve mağdurların yanında yer alan bir teşkilatız. Geleceğe güvenli adımlarla yürüyor, kazanımlarımıza yenilerini eklemenin mücadelesini veriyoruz” dedi.

Birlik olup mücadele etmezsek kimse bize hakkımızı vermez

Örgütlenmenin, dayanışmanın, yan yana durmanın önemine dikkat çeken Öçal, “Sorunlarımızı çözmenin, engelleri aşmanın, güçlü ve sözü dinlenilir olmanın yolu, bir araya gelmekten, omuz omuza yürümekten, güçleri birleştirmekten geçmektedir. Durup dururken kimse bize hakkımızı vermez. Talep etmeseydik, el ele verip mücadele etmeseydik, basın açıklamalarıyla, eylemlerle, imza kampanyalarıyla kararlı duruşumuzu sürdürmeseydik, milyonlarca genç kız eğitim hakkından yoksun, on binlerce kadın çalışma hayatının dışına itilmiş olacaktı. Israr ettik, sesimizi yükselttik, hakkımızdan vazgeçmeyeceğimizi haykırdık ve birçok yasağın kaldırılmasını sağladık” şeklinde konuştu.

Sorunlarla baş etmenin yolu çözümün parçası olmaktan geçmektedir

Sorunlarla baş etmenin yolunun çözümün parçası olmaktan geçtiğini kaydeden Öçal, “Sendika olarak, sadece sorunları dile getirmekle kalmıyor, sorunlu alanlarla ilgili çalışmalar yapıyor, raporlar hazırlıyor, öneriler sunuyor ve çözümün takipçisi oluyoruz” ifadelerini kullandı.

Kadın çalışanların birçok sorunu bulunduğunu ifade eden Öçal, şunları söyledi: “Çalışma hayatında önümüze çıkan bariyerleri yıkmak, gelir dağılımındaki adaletsizlikle mücadele etmek, ayrımcılığa son vermek, şiddet illetinden kurtulmak, daha adil, özgür bir dünya kurmak için bir araya gelmeli, örgütlü gücümüze güç katarak, birlik ve beraberliğimizi pekiştirerek, güvenli yarınlara giden yolu açmalıyız. Bunu, ancak birlik olursak, dayanışmamızı artırırsak başarabiliriz.”