MEB Öğretmenlerin il içi tayinleri içi başvuru takvimini açıklamış ve başvurular başlamış olmasına malesef münhal kadrolara ilişkin gerekli açıklamayı çoğu yerde hala yapmış değil. Öğrertmenlerin bir kaç yıllık yaşam planlamasını doğrudan etkileyen bir uygulamanın bu denli savruk ve keyfekeder yürütülüyor olması ibretliktir. 22 Mayıs itibariyle başlayan 2018 yılı il içi isteğe bağlı yer değişikliği başvurularını öğretmenlerin bu şartlar altında nasıl yapması bekleniyor? İllerinde münhal bulunan kadrolarla ilgili çaalışmayı öğretmenlerin kendilerinin yapması şeklinde MEB’in yeni bir uygulaması mıdır bu?

MEB bünyesinde pek çok öğretmenin yer değişikliği talebinde bulunacağı aşikar. Geçmiş yıllardaki verilere üstünkörü bakıldığında vaziyetin böyle olacağı rahatlıkla görülecektir. Dolayısıyla bu yönde öğretmenlerin talebinin olacağı biliniyor iken ve MEB’in rutin yer değişikliği talebi önceden biliniyorken eğitim sisteminin ve MEB’in ana omurgasını oluşturan öğretmenlere yönelik bu vurdumduymazlık izah edilebilir mi? Sorumlulukları her gün yüz kez hatırlatılan, olur olmaz her iş için hesap sorulan öğretmen karşısında cevval olan MEB, kendi çalışanının en temel hakkını kullanması için rehavette level atlaması nasıl izah edilecek? Birileri için yer tahsisi mi yapılmaktadır? Münhal kadroları açıklamamak dedikodulara, şayialara, istismarlara kapı aralamak değil midir?

Her gün öğretmenlik mesleğinin kutsallığından, öğretmenin nasıl hakkı ödenmez bir fedakar olduğunu dillendirenler sanırım öğretmen denince meselenin kuru bir retorik olduğunu düşünüyorlar. Öğretmenleri hangi içi boş laflarla taltif ettiğiniz değil, çalışma hayatlarında ne tür muameleye tabi tuttuğunuzdur önemli olan.

Malesef öğretmenlerin omuzlarındaki en büyük kambur yine kendi bakanlığı. Kendi kurumundan kendisine hayır yok. Öğretmenin kendi kurumunda itibarı yok. Basit bir bürokratik işlem olan münhal kadro meselesi de bu hali ile MEB’in kendi öğretmenine verdiği önem ve değerin ıspatı hükmündedir.

Özgür Eğitim-Sen olarak MEB’in zaten sıkıntılı olan kurumsal imajını iyice baltalayan ve çok daha önemlisi oek çok öğretmenin mağduriyetine yol açacak bu sorumsuzluğun bir an önce bir an önce düzeltilmesi için tüm yetkilileri göreve çağırıyoruz.

 

Abdulbaki DEĞER

Özgür Eğitim-Sen Genel Başkanı