Bu açıklama yapılmadan önce bakanlığı hedef alan, gerçek alan değişikliği isteyen öğretmenlerin tepkileri durumun ciddiyetini gözler önüne seriyordu. Niçin bu kadar yüksek sesle bakanlığa  seslendi  bu öğretmenler ? Çünkü bir önceki yıl bakanlık alan değişikliği yapacağını belirtmiş,  kılavuz yayımlandığında aslında yapacağının,  alan değişikliği değil başka bir şey olduğu ortaya çıkmıştı.  Bakanlık sağ gösterip sol vurdu. Bu süreçte bir çok öğretmen dönemin ortasında ruhsal bunalımlar yaşadı. Çünkü sadece özel eğitim sertifikası olan öğretmenler başvurabildi ve asıl taliplerin hayalleri yıkılmış oldu. Bakanlığa karşı oluşan bu güven zedelenmesi gerçek alan değişikliği bekleyen öğretmenleri bu yıl yüksek gayret ve mücadele ile harekete geçirdi. Gerçek alan değişikliği isteyen öğretmenler yalnız değildi. Hem Eğitim Birsen Genel Başkanı Ali Yalçın , hem Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip Geylan hem de Anadolu Eğitim Sendikası  Genel Başkanı Mehmet Alper Öğretici alan değişikliğinin yönetmeliğe göre yapılması gerektiğini, ' dostlar alışverişte görsün' ve 'sorun savmak ' şeklinde olmaması gerektiğini her fırsatta dile getirerek öğretmenlerine sahip çıktı. Sendikaların açıklamaları yıllardır uygulanagelen hatalardan kaynaklı yanlış algıların da önüne geçmiş oldu. 


Gerçek alan değişikliği isteyen öğretmenler yönetmelikte yer alan ' kendi alanı dışında atanmış'  ,  ' ikinci üniversite bitirmiş ' ve ' birden fazla alana kaynaklık eden ' alan sahibi öğretmenler olarak karşımıza çıkıyor. Şimdi tam da burada geçen yıl yaşanan hayal kırıklığının tekrar edilmesi ihtimali, kendi çabasıyla haber almaya çalışan öğretmenlerce öğreniliyor. Bakanlığın alan değişikliğini ' mış gibi ' yapabileceği , sınırlı kontenjan göstereceği ve hatta belki de en önemlisi : ikinci üniversite mezunu öğretmenleri kapsamayacağı , duyumları yeni güvensizliklere , ruhsal bunalımlara sebep oluyor.  Kılavuzun yayımlanmasına günler kalmışken ortada dolaşan bu sözlerin gerçek olmaması ümidini taşıyan öğretmenler yeni bir haksızlığa uğramak istemiyor.  Öğretmen emekçidir, çalışır,  okutur,  eğitir, öğretir. Bütün bunlar öğretmenlik mesleğini saygın kılar. Hem çalışıp , hem okutup, hem ev bark geçindirip hem de tekrar okumak , okul bitirmek emektir hayata karşı mücadeledir. Ve emekler saygıyı hakeder.