MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINDA OKUL/KURUM YÖNETİCİLİĞİ “SOS” VERİYOR!

Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumlarına Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği 22 Nisan 2017 tarihli 30046 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Fiili uygulama için ise 9-15 Mayıs 2017 tarihleri itibarıyla yöneticiliğe başvurular alındı. Yönetmelik gereği Müdür Başyardımcılığı/ Müdür yardımcılığı için; “Madde 7 c) Adaylık dâhil en az dört yıl öğretmen olarak görev yapmış olmak” gerekir bulunmaktadır.

Ancak başvurular sonrası 15/05 2017 tarih 719-E.6970717 sayı numaralı yazısında “Müdür başyardımcılığı veya müdür yardımcılığı görevleri boş bulunan eğitim kurumlarına müdür başyardımcısı veya müdür yardımcısı olarak görevlendirilmek için üç katı kadar adayın değerlendirme başvurusunda bulunmaması hâlinde, bu maddenin birinci fıkrasının (c) bendindeki süre iki yıla düşürülür.” Hükmünden dolayı münhal edilen kadrolarda üç katı kadar adayın tüm illerde ulaşılamadığından, dört yıllık süre iki yıla düşürülerek başvuru ekranı 16/05/2017 tarihine kadar uzatılmıştır.

Burada ne var ki dediğinizi duyabiliyorum; yönetmeliğe bazı illerde ihtiyaç olunur diye konulan bir madde “TÜM TÜRKİYE” de işe yarayacak hale geldi. Bir milyonluk eğitim camiasının 700 bininin üzerindekinin başvuru şartlarını taşımasına rağmen Türkiye’nin tüm illerinde başvuru yapmamasının sebepleri iyi araştırılmalı, yöneticilik sorunu ve yöneticilerin sorunları bir önce çözüme kavuşturulmalıdır.

Çözüm yoluna doğru:

1.Yöneticilikte yeni sisteme mutlaka geçilmelidir. Dün akşam müşahede ettik ki bu yönetici atama yöntemi tüm Türkiye’de bitmiştir.

2.Yönetici yetiştiren kurumlarımız oluşturulmalıdır. Yöneticilik eğitim sistemini entegre ederek tecrübe ile eğitimi birleştirmeliyiz.

3.Yöneticilerin “özlük hakkı” bir an önce düzeltilmelidir. Yöneticilik görevi maddi olarak ta cazip hale getirilmelidir. ( Kendinden, ailesinden, maddiyattan fedakârlık göstererek bu zamana kadar yöneticilik yapan tüm eğitimcilerin hakları verilmelidir.)

4.4 yıl sonra ne olacak (kendi kurumunda bile öğretmen olarak kalamayan) diye düşünmemelidir. ( Görevini yapmayan için sistem zaten çalışmaktadır/ çalıştırılmalıdır.)

5.Öğretmen her yerde öğretmendir. Özel kurumlarda geçen süre tam sayılmalıdır. Yöneticilik başvurularında ise bu geçen süreler ve yöneticilikleri kabul edilmelidir.

6.Yöneticilerin 7/24 çalışmasına düzen getirmeliyiz. Özellikle büyük şehirlerde mesai sıkıntısı devam etmektedir. ( Okul sabah 07.00 dan akşam 20.00 a kadar devam etmektedir.)

Bu maddeleri ardı adına çoğaltabiliriz. Sadece yapmamız gereken alana inmek, ve işin içinde fedakarca çalışan binlerce yönetici ile çay içmektir.


Ferhat ÖZTÜRK Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 Nolu
Şube Başkanı