2 Nisan 2018 itibariyle kamuda çalışan yaklaşık 700 bin taşeron işçi KHK ile kadroya alınmıştı. Mevcut haklarıyla kadroya geçen taşeron işçiler, açtıkları kamu davalarından feragat ettirilmiş, kadroya geçme şartı olarak bu alacaklarından vazgeçirilmişlerdi. ÜStüne üstelik açtıkları davaların tüm avukatlık masraflarını da ceplerinden ödeyerek henüz kadroya girmeden büyük bir külfetin altına girmişlerdi.

Alacaklarından vazgeçirilen ve avukatlık ücretlerini ceplerinden ödeyen taşeron işçilerin kadrolu olması çok bir şey değiştirmedi. Asgari ücretin üstüne %4+%4 zamma mahkum edilen çalışanlar, YHK kararlarıyla 2020 yılının sonuna kadar mevcut asgari ücrete artı olarak %4 zamma mahkum edildiler.

Çalışanların bu duruma tepkisi gecikmedi

Sosyal medya üzerinden birleşen çalışanlar, 2019 yılında yapaılacak olan toplu sözleşmeye dahil olmak ve diğer kadrolu işçilerin yararlandığı tüm haklardan yararlanmak istiyor. Çalışma barışını ve iş huzurunu bozan bu kadro biçimi çalışanlar arasında henüz ilk aylardan ayrımcılığa neden olmaya başladı. ÇAlışanlar 2019'da yapılacak olan kamu toplu iş sözleşmesine dahil edilerek diğer kadrolu işçiler gibi tüm sosyal, sendikal ve ekonomik haklardan faydalanmak istiyorlar. 

Yetkililere seslerini duyurmaya çalışan işçiler, Çalışma Bakanı Zehra Zümrüt'ten açıklama bekliyor. Ayrıca enflasyon farkı altında ezildiklerini ve bu farkın kendilerine yansıtılmadığını ifade eden işçiler, enflasyon farkının da verilmesini ve adaletin tesis edilmesini bekliyorlar.