Ancak bu çalışmaların Cumhurbaşkanlığı tarafından uygun görülmediği ve eleştirilerini Bakanlığa bir raporla sunduğu ortaya çıktı. MEB şimdi beşinci bir model üzerinde çalışmaya başladı.

ilyonlarca öğrencinin merakla beklediği kaldırılan TEOG sınavının yerine getirilecek sistemle ilgili çalışmalar devam ediyor. Daha önce 4 model üstünde çalıştığını açıklayan Milli Eğitim Bakanlığının bu sistemlerle ilgili ayrıntıları Cumhurbaşkanlığına sunduğu ve Cumhurbaşkanlığının bir raporla 4 modeli de uygun görmediğini bildirdiği öğrenildi. Yeni Şafak bakanlığın hazırladığı dört modele ve Cumhurbaşkanlığının yazdığı raporla ilgili ayrıntılara ulaştı.

KARMAŞAYA SEBEP OLUR

Milli Eğitim Bakanlığı ilk olarak “Her Lisenin Kendi Sınavını Yaparak Öğrenci Alması” modelini geliştirdi. Bu sistemde ortaöğretim kurumlarında rağbet gören Fen Liseleri, Sosyal Bilimler Liseleri ve Proje Okullarının sınav yaparak öğrenci alması öngörülmüştü. Bu sistemin olumsuz tarafları Cumhurbaşkanlığının hazırladığı raporda şöyle yer aldı: “Okulların kendi sınavlarını yapması, sınav tarihleri çakışacağından mümkün görünmemekte olup, sınav güvenliği ve geçerliliği ile ilgili de ciddi şaibeleri beraberinde getirecektir. Bu okullara sınava girecek öğrencilerin de nasıl belirleneceği ciddi bir muammadır. Herkes başvuru yapıp sınava girebilecekse, sınavlarda ciddi bir yığılma ve karmaşaya sahne olacaktır.”

NOTLAR ŞİŞİRİLEBİLİR

Bakanlığın hazırladığı ikinci model ise “Ortaokul Diploma Notuna Göre Yerleştirme Sistemi”ydi. Buradaki modeli üç ayak üzerine kurgulayan Bakanlık, özellikle sınav notu ile diploma notu üzerinden yerleştirme yapmayı planlıyordu. Bu sistem Cumhurbaşkanlığı’nın raporda şöyle eleştirildi: “Bu durum özel okulların not artırmasını olanak sağlayacaktır. Böyle bir sistemde, sınava girenlerin veya özellikli okullara yerleşenlerin çoğunluğu özel okuldan olmasına, özel okullara olan rağbetin artmasına ve buna bağlı olarak fiyatlarının fahiş rakamlara ulaşmasına neden olacaktır. Ayrıca özel kurs, özel ders alma gibi okul dışı kurumlara eğilim, talep artacaktır.”

TEOG’U ARATMAZ

Milli Eğitim Bakanlığı üçüncü yerleştirme modelinde TEOG sistemine benzerlik gösteren bir çalışma yapmış. “Her İlde ve Türkiye Genelinde Okul Kategorilerine Göre Yerleştirme Sistemi” olarak nitelendirdiği modelde Türkiye genelinde belli okullara merkezi sınavla, diğer okullara ise adrese dayalı olarak yerleştirme yapmayı planlıyordu. Cumhurbaşkanlığı bu model hakkında ise şu eleştirileri sundu: “Merkezden tüm öğrencilerin gireceği ve yarışacağı bir sınav modeli belirlenmiştir. Aslında buradaki TEOG sisteminden ayrılan tek fark yerleştirme sistemindeki değişiklik. Öngörülen sistemde merkezi sınav algısı devam edeceğinden özel kurs, özel okul ve yerleştirme sorunları devam edecektir.'

ÖZEL KURS VE OKULLARA RAĞBET ARTAR

Bakanlık dördüncü modelde ise “Sınırlandırılmış Merkezi Sınava Göre Yerleştirme Sistemi” üzerinde durdu. Bu sistemde seçilen bazı okulların sınavla öğrenci alması ve isteyen tüm öğrencilerin bu sınava girebilmesi öngörülüyordu. Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanan raporda Merkezi Sınav sistemini eleştirilerek, sınav kaygısını devam ettireceği, özel ders, özel kurs ve özel okula rağbet arttıracağı için uygun görülmediği belirtildi. Bakanlık şimdi beşinci model için çalışmalara başladı. 

Sözleşmeli öğretmenlere eş durumundan tayin hakkı


Milli Eğitim Bakanlığı, görev yaptıkları ilde 31 Ekim tarihi itibarıyla 1 yıllık çalışma süresini dolduran sözleşmeli öğretmenlerin, istemeleri halinde sözleşmeli öğretmen olan eşlerinin görev yaptığı ile atanmalarına ilişkin 25 Ekim’e kadar dilekçe verebileceklerini duyurdu.


KADRO DURUMUNA BAKILACAK


Bu kapsamda, illerin alanları itibarıyla öğretmen ihtiyacı ve norm kadro durumunu da dikkate alınarak, başvuruda bulunacak sözleşmeli öğretmen çiftlerin aile birliği mazeretine bağlı olarak birleştirilmeleri sağlanacak.


Üstün zekalı çocuklar için 10 laboratuvar

İstanbul’daki üstün zekalı çocuklar için Sarıyer, Kağıthane, Sultangazi, Esenler ve Bahçelievler’deki 10 okulda STEM (fen, teknoloji, mühendislik, matematik) laboratuvarları kuruldu. Çocukların girişimcilik becerilerinin gelişimine katkı sağlamaya yönelik kurulan atölyelerde eğitimler başlamadan önce, çocuklara, Avrupa’nın en güncel ölçeklerinden olan EPOC Testi ile sıradışı düşünme-girişimcilik becerilerini ölçen ön testler uygulandı.

İLERLEMEYE BAKILACAK

Atölye çalışmalarının ilerleyen aşamalarında uygulanacak son testlerle bu becerilerin ne kadar arttığı, atölyelerin, çocukların bu becerilerine ne kadar katkı sağladığı ortaya konulacak.

VII. Türkoloji Kongresi başladı
Ahmet Yesevi Üniversitesi tarafından ilki 2002 yılında düzenlenen ve iki yılda bir yapılması kararlaştırılan Türkoloji Kongresinin yedincisinin açılış töreni gerçekleştirildi. Bu yıl 2017 Türkistan Türk Dünyası Kültür Başkenti etkinlikleri ile birleşmesiyle daha anlamlı hale gelen kongre, Ahmet Yesevi Üniversitesi ile Türk Dil Kurumu (TDK) işbirliğinde düzenleniyor.


20 EKİM'DE BİTECEK


Kongrenin bu yılki ana teması “Tehlikedeki Türk Dilleri” olarak belirlendi. 6 oturumda gerçekleşecek olan “Tehlikedeki Türk Dilleri - VII. Türkoloji Kongresi” 20 Ekim tarihine kadar 60’a yakın bilim adamının katılımıyla tamamlanacak.