Toplanan grup adına açıklamada bulunan Türk Eğitim-Sen Tekirdağ Şube Başkanı Muzaffer Doğan, 'Bugün burada Çerkezköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Erdoğan'ın yıllardır yürüttüğü sendikal ayrımcılığı protesto için toplanmış bulunuyoruz. 15 Temmuz' da yaşadığımız darbe girişimi sonucu yöneticilerimizin de bu ibret verici olaydan ders çıkarabileceğini ummuştuk. Fakat maalesef olmadı. 15 Temmuz'da alçak bir darbe girişimi yaşandı, Gazi Meclis ilk defa bombalandı, 242 vatandaşımız askerimiz, polisimiz alçakça şehit edildi. Yaşanan bu olayın vehameti sebebiyledir ki; Sayın Cumhurbaşkanımız; '15 Temmuz öncesi gibi davranamayız. Hiçbirimiz davranamayız. En başta Cumhurbaşkanı olarak ben davranamam.
 
Aynı şekilde, Türkiye'nin son 14 yılının sorumluğunu üstlenmiş iktidar partisi olarak, AK Parti böyle davranamaz. Muhalefet partilerinin de aynı anlayışta olduğuna bu süreçte şahit oldum. Sivil toplum kuruluşlarının, medyanın, meslek örgütlerinin, farklı meşreplerin, ekollerin temsilcisi tüm grupların da aynı anlayışta olduğunu ümit ediyorum' demişti' dedi. Açıklamasına devam eden Şube Başkanı Doğan, 'Bu önemli bir mesajdır, söylenmek istenileni şu şekilde açmak istiyorum,
 
'Cumhurbaşkanımız; 15 Temmuz'dan önce farklı davrandık ancak bu alçak darbe girişimi göstermiştir ki, aynı gemideyiz ve bu alçaklar hiç kimseyi ayırmadan hedefe koymuş, her siyasi görüşten insanımızı kurşunlamış, bombalamış, kimseyi ayırt etmemiştir. Bütün insanlarımız elbirliği ile bu alçaklara da dur demiştir. O halde, artık 15 Temmuz öncesinden daha farklı olmalı ve her insanı kucaklamalıyız.' demektedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu talimatı maalesef Çerkezköy'e ulaşmamıştır.
 
Çerkezköy ilçe milli eğitim müdürü Hüseyin Erdoğan yıllardır yaptığı gibi kendinden olmayanlara adeta kan kusturmaktadır.
 
Vekaleten yürüttüğü ilçe milli eğitim müdürlüğünde kalıcı olabilme adına mualif gördüklerini yerlerinden etmek için elinden geleni yapmaktadır. Geçen sene; Türk Tekstil Vakfında başarılı bir biçimde çalışmalarını sürdüren başta okul müdürü, yardımcıları ve öğretmenleri çeşitli şekillerde saf dışı edilerek, adeta okul felç edilmiştir. Kendisine yaptığımız sözlü ve yazılı uyarılara rağmen yanlışlarından bir türlü vazgeçmeyerek her gün günahlarına günah katmaktadır.
 
15 Temmuz'da yaşanan darbe girişimi sonucunda Sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanın yaptığı kucaklayıcı açıklamalar dahi Hüseyin Erdoğan zulmünü hafifletmeye yetmemiştir' şeklinde konuştu. 'Hüseyin Erdoğan, 2016-2017 öğretim İfeJ yılı başında yapılan görevlendirmelerde de aynı tavrını sürdürmüştür.
 
7 okul müdür vekili görevlendirmesinin tamamını Eğitim BirSen'lilerden atayarak sendikal ayrımcılığına devam etmiştir' diyen Doğan, basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi: 'Son yapılan müdür yardımcılığı görevlendirmesinde 30 görevden 24'üne Eğitim Bir-Sen'lileri atamıştır. Bu ayrımcılıklarda hiç kimseyi dinlememektedir. Onun gözünde ne okul müdürlerinin nede okul öğretmenlerinin tercihinin bir anlamı vardır.
 
Son yapılan müdür yardımcılığı görevlendirmelerinde Halit Narin Endüstri Meslek Lisesi müdür yardımcısı olarak Türk EğitimSen okul temsilcisi Mehmet Kolkıran'ın okul müdürlüğünce talep edilmesine ve öğretmen arkadaşlarının ısrarlı isteklerine rağmen görevlendirilmesi yapılmamıştır. Onun yerine yine Eğitim Bir-Sen okul temsilcisi müdür yardımcısı olarak görevlendirilmiştir.
 
Görüldüğü gibi Hüseyin Erdoğan'ın zulmü devam etmektedir. Tüm öğretmenler üzerinde süren sendikal, ayrımcılık baskı ve zulüm Çerkezköy eğitimini adeta dumura uğratmıştır. Konu birçok defa Sayın Kaymakamımıza iletilmesine rağmen, Hüseyin Erdoğan durdurulamamıştır. Yukarıda görüldüğü gibi Hüseyin Erdoğan Yenikapı ruhundan habersiz yanlışlarına devam etmektedir.
 
Sayın Hüseyin Erdoğan siz hala makamları benim adamım anlayışı ile dağıtırsanız, Yenikapı ruhunu yaşatamayız. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu birlik ve beraberlik ortamını sağlayamayız. 15 Temmuz öncesi yaşananlar aynen devam ettirilirse bizim buna sessiz kalmamız da mümkün değildir.
 
Ülkenin artık huzur bulması gerektiğine, bugün daha çok inanıyoruz. Sürekli gerginlik, sürekli mutsuzluk Çerkezköy eğitimcilerinin hak ettiği bir hayat tarzı değildir. İnsanımız Cumhurbaşkanının da belirttiği gibi liyakat, sadakat ve adalet istemektedir. Hangi makam ve mevkide olursa olsun, herkes bu anlayışa karınca kararınca hizmet etmelidir.
 
Bu sadece sözle değil, tavır ve davranışlarla gösterilmesi gereken bir mecburiyettir. Bu ülkenin vatandaşı olarak dışlanacak, ötekileştirilecek tek bir insan dahi yoktur. Bütün gayretimiz adalet, hukuk ve insanı korumak adınadır. Emin olun, bir tek masum insanın, bu süreçte yaşadığı ızdırabın, yürek yangınının hesabını hiç kimse veremeyecektir.
 
Unutulmamalıdır ki suç ve günah asla gizli kalmaz. Büyük bir bedelin sonucunda oluşan, bu birlikteliğe herkes katkı vermek zorundadır. Bu konuda ki en büyük sorumluluk ise, şüphesiz eğitim yöneticilerine aittir. Sonuç olarak yaptığı ayrımcılıklarla Çerkezköy eğitimini adeta felç eden, Hüseyin Erdoğan'ın meşru bir yönetim çizgisine çekilmesi yada ıslah olmayacaksa görevden alınması için başta Sayın Kaymakamımızı, İl Milli Eğitim Müdürümüzü ve Sayın Valimizi göreve davet ediyoruz.'
 
Kaynak:Merve Küçük/Tekirdağ Şafak Gazetesi
 
 
 
Ajanskamu/www.ajanskamu.net