Askerlik görevi, işçinin çalışma hayatını zorunlu olarak kesintiye uğratan yasal yükümlülüklerden biridir.

İşçinin yasal yükümlülüğü olan askerlik görevini yerine getirebilmek için çalıştığı işe ara vermesinin ardından yeniden işine dönebilmesi, Kanun güvencesi altına alınmıştır.

İş Kanunları, işçi ve işveren arasındaki iş ilişkisine müda­hale ederek işçilerin hak ve menfaatlerini işverenlere karşı korumak için asgari düzenlemeler içermektedir.

Bu kapsamda askere giden işçinin yeniden eski işine dönebilmesi, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 31. maddesiyle düzenlenmiştir.

İş Kanununun 31. Maddesindeki hüküm şu şekildedir:

“Herhangi bir askeri ve kanuni ödev dolayısıyla işinden ayrılan işçiler bu ödevin sona ermesinden başlayarak iki ay içinde işe girmek istedikleri takdir­de işveren bunları eski işleri veya benzeri işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başka isteklilere tercih ederek, o andaki şartlarla işe almak zorundadır. Aranan şartlar bulunduğu halde işveren iş sözleşmesi yapma yü­kümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma isteğinde bulunan eski işçiye üç aylık ücret tutarında tazminat öder."

Bu kanun maddesi; askerlik görevi sona eren işçi­lerin 2 ay içinde eski işlerinde veya benzeri işlerde, boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başlatılmasını düzenlemiştir.

Düzenleme, askerden dönen işçiye eski işine girme imkanı getirmiştir. Dolayısıyla işverenler, askerlik görevini tamamlayan işçiyi 2 ay içinde işe işe almak zorundadır. İşverenin bu yükümlülüğe uymaması halinde, askerden dönen işçiye 3 aylık maaş tutarında tazmi­nat ödemek zorunda kalacaktır.

Konu Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun da önüne gelmiştir. Hukuk Genel Kurulu, 2015/1608 Esas, 2018/448 sayılı Kararında şu şekilde hüküm kurmuştur:

“İşçinin, Kanunun 31/son maddesinde düzenlenen olanaktan yararlanabilmesi için sözü edilen askeri veya kanuni ödevin sona ermesinden itibaren iki ay içinde işverene başvurması şarttır. İşveren ödevi sona eren işçiyi benzer işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe o andaki şartlarla almak zorundadır.”

Hukuk Genel Kurulu, işverenin işçiyi işe başlatmayıp 3 maaş tazminat ödemesi halinde işçinin işe iade davası açarak eski işine dönüp dönemeyeceğini de değerlendirmiştir.

Bu konudaki kararı ise şu şekildedir:

“Askerlik dönüşü işe alınmayan işçi İş Kanununun 18 vd. hükümlerine dayanarak işe iade davası açamaz. İş güvencesinden yararlanamaz. Çünkü, iş akdi askerlik nedeniyle sona erdirilmiştir, muvazzaf askerlik döneminde iş akdi askıda değildir ve bu durumda askerlik dönüşü mevcut olmayan iş akdinin işveren tarafından feshinden söz edilemez. Askeri veya kanuni bir ödevi biten eski işçilerle iş sözleşmesi yapma yükümlülüğünü yerine getirmeyen, şartları bulunduğu hâlde onları işe almayan işveren hakkında idari para cezası değil, tazminat yaptırımı öngörülmüştür. Gerçekten de Kanunun 31'inci maddesinin dördüncü fıkrasına göre aranan şartlar bulunduğu hâlde işveren iş sözleşmesi yapma yükümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma isteğinde bulunan eski işçiye üç aylık ücret tutarında tazminat öder.”

Sonuç olarak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu; işverenin, askerliğini tamamlayan işçiyi işine başlatmak zorunda olduğuna karar vermiştir.

Bu yükümlülüğünü yerine getirmeyen işverenin işçiye 3 maaş tazminat ödemek zorunda olacağına hükmetmiştir.

Ancak askerlik dönüşü işe başlatılmayan işçinin 3 maaşın dışında iş güvencesi kapsamında olmadığını, dolayısıyla işe iade davası açarak işine geri dönemeyeceğini karara bağlamıştır.