657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun 36. maddesi bu kanuna tabi memurların sınıflandırmasını düzenlemiştir. 36. maddeye göre, “Bu Kanunun kapsamına dâhil kurumlarda yönetim, icra, büro ve benzeri hizmetleri gören ve bu Kanunla tespit edilen diğer sınıflara girmeyen memurlar Genel İdare Hizmetleri sınıfını teşkil eder.”

Şefler hangi memur grubunda yer alır?

Şefler, genel idare hizmetleri içinde yer alan memur gruplarından birisidir ve ‘Yönetim’ hizmetlerini yerine getirirler.

Bu durum birçok kamu kurumunun görevde yükselme yönetmeliklerinde yer alır. Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği Ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğinin 5. Maddesinin 1/a fıkrası, yönetim hizmetleri grubunu;

1) Şube müdürü,

2) Şef, olarak düzenlemiş ve şeflerin, yönetim hizmetleri gören bir memur grubu olduğunu hüküm altına almıştır.

Bu hükmün dışında, kamu kurumlarındaki işleyişi bilenler, şeflerin görevinin ne kadar önemli olduğunu bilir. Çünkü kamu kurumlarında aşağıdan yukarıya ve yukarıdan aşağıya yapılan bütün yazışmalarda şeflerin parafı, sık sık değişen üst yönetim kademeleri nedeniyle işlerin düzenli yürütülmesi, mevzuat gereği olan ya da olmayan bütün komisyonların daimi üyesi, alt kurumlardan sorulan görüş yazılarının dahi cevaplayanı kamu kurumlarının emektarları şeflerdir.

Ek gösterge düzenlemesinde kimler mağdur edilmiştir?

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 7 Haziran 2022 tarihinde, kamuoyunda uzun süredir beklenen 3600 Ek Gösterge düzenlemesinin detaylarını açıkladığında sevinen birçok memur grubu olduğu gibi, düzenlemeden beklentileri karşılanmayan bazı memur grupları da oldu. Bu grupların başında yönetim hizmetleri grubunda yer alan il müdür yardımcıları, ilçe müdürleri, ilçe şube müdürleri ve şefler yer aldı. Özellikle şeflerin 2200 olan ek göstergelerinin, 3600 değil de 2800’e yükseltilerek, genel idare hizmetleri sınıfında yer alan diğer memurlarla aynı artışın yapılması, yönetim hizmetlerini gören bu grubu mağdur etti, yaraladı, üzdü. Yine şeflerle aynı ek göstergeye sahip din görevlilerinin ek göstergelerinin 2200’den, 3600’e yükseltilmesi olumlu olmuş fakat aynı artışın şeflere yapılmaması adaletsizlik yaratmış,  istenildiğinde din görevlilerine yapılan benzer artışın, şeflere de yapılabileceği görülmüştür.

Düzenleme aşağıdadır:

Tabi ki, kamu kurumlarının yönetim hizmetlerini gören il müdür yardımcıları, ilçe müdürleri ve ilçe şube müdürleri de bu düzenlemeyle mağdur edilmiştir ancak bu gruptaki görevlilerin mağduriyetinin şefler kadar olmadığını ifade etmek isterim; şöyleki;

657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun idari görevlere atanma başlıklı 69.maddesinde yer alan düzenlemeye göre; “Kurumlar, Eğitim ve Öğretim, Sağlık ve Yardımcı Sağlık ve Teknik Hizmetler Sınıflarına dâhil memurlardan, kariyerlerinden yararlanmak istediklerini 2 - 4 üncü dereceler arasındaki idari görevlere ait olup  kazanılmış hak derecelerinin iki altındaki derecelerden tespit ve ihdas edilmiş kadrolara atayabilirler. Bu suretle atanan memurların aylıkları kazanılmış hak dereceleri üzerinden  ödenir. Ancak kazanılmış aylık dereceleri ve kariyer hizmet sınıfları için tespit edilen ek gösterge, zam ve tazminatlar ile atandıkları görevlerin ek gösterge, zam ve tazminatlarının farklı olması halinde fazla olanı ödenir.”  Bu hükme göre eğitim ve öğretim, sağlık ve yardımcı sağlık ve teknik hizmetler sınıflarına dâhil memurlardan, yönetim  görevlerine atananlar, ek gösterge düzenlemesinde kendilerine yapılan 800 puanlık artıştan değil (2200’den, 3000’e), eğitim-öğretim hizmetleri açısından 3600, teknik hizmetler sınıfı açısından 4200, sağlık hizmetleri sınıfı açısından da görevine göre 3600 ve 4200 ek gösterge rakamlarından yararlanacaklardır.

Şeflerin ek göstergesi 3600’e yükseltilmelidir!

Ek gösterge düzenlemesi henüz yasalaşmamış, haksızlığa uğrayan, mağdur edilen şefler için zaman geçmemiştir. Düzenleme meclise geldiğinde yapılan bu haksızlık düzeltilmeli, kamu kurumlarında görev yapan dört yıllık lisans eğitimi almış şeflerin ek göstergesi 3600’e yükseltilmelidir.