Anadolu kadim bir mekteptir.
Binlerce yıllık birikimiyle, varlığıyla anlam bulmuş medeniyet geçişleri ile…
Umuduyla, hasretiyle, sevgisi ile…
Acıya ekmek doğrayan günleri, mutluluğa aşkı katık yapan demleri ile…
Âdemoğlu’nun doğduğu devirlerden el almış bu topraklar, hakikat denizinden. Âdem’in (as) izini de taşır bağrında, insanlığa rahmet kutlu peygamberin (sav) selamını da saklar İslambol diyarında…
Büyük yıkımlardan sonra, görkemli inşalar; şuurlu dirilişlerden sonra ansız çöküşler görmüş bu sahne…
Şimdi yepyeni sürgünlere gebe insanlık bahçesinin bu nadide seyir terasından taptaze umut serpmek üzere olduğumuz günümüzde,
Nemrut’un ateşini söndürme gayretindeki karınca misali çalışan, şuurlu ve erdemli bir grubun güzel bir projesinden bahsetmek istiyorum bu yazımda.
Çağın yıkıcılığına karşı bilgelik zırhına bürünmeye çalışan bu güzel insanları anlatmak bizi aşsa da varlıklarını duyurmak onur vericidir.
Tıpkı rahmetli Mehmet Akif İnan’ın dediği gibi:
“Soyundum çileye dönmemesine
Bilendim ışıktan gözyaşlariyle
Acılar umudu buldurur bize
Bir zırha büründüm bu çağa karşı”
“Anadolu Mektebi Yazar Okumaları Projesi” geleceğimiz adına küçük ama etkili bir adım. Kemiyete değil, keyfiyete değer veren bir girişim.
Projede gönüllü olarak görev alan değerli bir dostumdan (Atilla Yaramış /Anadolu Mektebi Konya Sorumlusu) aldığım bilgilere göre:
Ülkemizin 20 şehrinde devam eden Anadolu Mektebi Yazar Okumaları Projesi, ilk defa Eski Tarım ve Köy işleri Bakanı Prof. Dr. Sami Güçlü tarafından 2012 yılında Sakarya’da başlatılan bir okuma grubu çalışması, mütevazı bir başlangıç…
Çalışma zamanla yaygınlaşmış ve bugün için 500 öğrencinin dâhil olduğu bir grup haline gelmiş.
Ekim ayında Milli Eğitim Bakanlığı ile imzalanan bir protokol çerçevesinde 10 pilot ile resmi yazı ile bakanlık tarafından çalışma bildirilmiş ve yeni öğrencilerin bu işe dâhil edilmesi amaçlanmış.
Üniversite ve lise öğrencilerine hitap eden çalışma, gençliğimizin milli ve manevi değerlerimizi hakkıyla tanımaları ve yaşamalarını hedefleniyor.
Bu kapsamda bu topraklar ve İslam coğrafyası için önemli birer değer olan Mehmet Akif Ersoy, Necip Fazıl Kısakürek, Sezai Karakoç, Tarık Buğra, Mustafa Kutlu, Cemil Meriç gibi isimler okunmuş ve okunmaya devam ediyor.
Mesela;
2016 yılı, Mehmet Akif okumalarına ayrılmış.
Peki, nasıl işliyor bu sistem?
Şöyle: Akif’in 3 eseri ve onun hakkında yazılmış 30 eser, toplam 33 kitaplık bir liste oluşturulmuş.
Bu 33 kitaptan 15 tanesini okuyanlara belirli bir konu seçmesi istenmiş ve bir konuşma metni hazırlaması sağlanmış.
Faaliyet dönemleri belirlenmiş ve bu dönemlerde okuma grupları kendi şehirlerinde, (okullarda ve kültür merkezlerinde) paneller düzenlemişler.
Mesela Anadolu Mektebi Konya Okuma Grubu mensupları kendi şehrinde 14 panel icra etmiş.
Bunun dışında Türkiye buluşmaları yapılmış ve 20 şehirden gelen öğrenciler buluştukları şehirlerde paneller icra etmişler.
2016 içerisinde; mart ayında Aksaray ilinde, mayıs ayında Kastamonu’da, ekim ayından da Burdur ve Isparta’da programlar yapılmış. (25-28 Ekim Burdur-Isparta programlarında, üniversiteler ve MEB okullarında toplam 32 panel icra edilmiş.)
Programlara devlet erkânının katılması ayrıca önemli ve sevindirici. (Bakanlar, valiler, milletvekilleri…)
Anadolu Mektebi Projesini Mili Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Kültür Bakanlığı direk destekliyorlar.
Ayrıca, kendi şehirlerinde belediyeler ve üniversiteler de destek oluyorlar.
Türkiye Buluşmalarındaki panellerin metinleri kitaplaşmaktadır. Böylece öğrenciler, kitap okumayı, metin yazmayı ve topluluk karşısında sunum yapmayı tecrübe ediyorlar.
Televizyon kanallarına da konuk olup çalışmalarını anlatıyorlar
Kısacası;
Güzel insanlar, samimi gayretlerle çok ama çok önemli işlere imza atıyorlar. Bu coğrafyada belki de tarihin seyrine yeniden yön verecek kişiler yetiştiriyorlar.
Bir güzel insan Mehmet Akif İnan’ın yukarıdaki şiirinin kalanı ile bitirelim:
“Edep senin sabır benim derimdir
Askerler üretir sessiz ve derin
Bayrağa dönüşen alnımdır şimdi
Ellerim ağların mahşer makası
Türkümüz dünyayı kardeş bilendir
Gökleri insanın ortak tarlası”
Selam olsun çağa anlam katanlara…
