Her Devrin Adamları

Siyaseti de bürokrasiyi de  her devrin adamlarından kurtarmak gerekiyor. Bir yerde şahıslar değişiyor düzen değişmiyorsa orada bir sorun var demektir. Devletin makamında nokta kadar menfaat için virgül gibi eğilenlerin insafına terk edemeyiz. Her sistemde düzene uyanlar ve düzeni kendine uyduranlar olabilir. Baş değişince iş değişmiyorsa o başta orada nesne olmuştur. Öyle bir düzen ki sormayın “Gözler üzerimizde, akbabalar  tepemizde”

El etek öpmede usta, her devrin  adamları. Makama, şöhrete, paraya pula hasta ,her devrin adamları. Gelen ağam, giden paşam. Ayçiçeği gibi güneş nerden doğarsa oraya bakar her devrin adamları. Yöneticisinin arzusuna uyar onu da kendine uydurur her devrin adamları. Yalakalıkta sınır tanımaz, çıkarında anasını, babasını tanımaz her devrin adamları.

Riya, iki yüzlülük, yüzüne başka, ardına başka davranışları onları ele verir. Sözlerini tutmazlar, sıvı maddeler gibi içinde bulundukları kabın (düzenin) şeklini alırlar. Bukalemun gibi renkten renge girerler, maskeleri vardır , o kadar çok takarlar ki gerçek yüzlerini bulabilene aşk olsun. Bazen kişi kendini kaybeder, onu kimse bulamaz. Bir makama  birini getirecekse gelecek kişi işin ehli olmaz, değirmenine su taşıyan olması yeterlidir. Önemli olan kurduğu düzenin dişlileri düzenli çalışsın ve kendine yontmaya devam etsin.

Kentin tapusu sanki onların üzerinedir. Orada olup bitenleri yorumlarken kendine göre fayda zarar çerçevesinden bakarlar. Kamu onlar için bir denizdir. Denizin suyu ne kadar aşırılırsa o kadar devletçi, çıkarlarına hizmet edenler ne kadar görevlerini iyi yaparsa o kadar milletçi olurlar. Sevgileri ve merhametleri çıkarları kadardır. Saygı isterler herkesten  ama kendinden küçüklere hamal gözü ile bakarlar. Büyüklerin hatası hikmetlidir. Küçüklerin hatası affedilmez.

Gözleri çıkarlarının çizdiği çizgilerin dışını asla görmez. Zulmü kendilerine dokunana kadar herkes iyidir. Dokununca var güçleriyle savaşırlar. Yanlış yapana dünyayı dar ederler ki bir daha asla celallenmesin. Yıkılışları ibretlik olur. Mapus onlara ar gelir, birazda zor gelir. “Bize nasıl dokunulur, biz şöyle güçlüyüz, böyle güçlüyüz” derler. Battıkları için batırmaktan, yıkıldıkları için yıkmaktan geri durmazlar. Çamura yatarken, herkesi çamura çekmek isterler.

Ortaklığın en kötüsü suç ortaklığıdır. Fakat bu ortaklıkta ortağın satılması zor gibi gelebilir. Aslında yanlış yapanlar büyük bir korku içerisinde deşifre olma kaygısı yaşayarak enselerinde  adaletin kılıcını hep hissederler. O anın gelmemesi için yeni yanlışlar yapmaya devam ederler. Halbuki bir ,iki, üç, beş yanlış bir doğru etmez ve hatta tüm doğruları sıfırlar.

Gün gelir, sistem kendi ürettiği putlarından temizlenme ihtiyacı hisseder ve putlarını tek tek yemeye başlar. Orada bir restorasyon söz konusudur. Ayıklamalar yapılır. Sistem yeniden kurgulanır. Makyaj yapılmıştır. Eski piyasaya yeni diye sunulmuştur. Bir çoğumuz göremeyiz içindeki değişmeyenleri. Nesiller uyutulur, avutulur. Değişen sadece zamandır, çevredir.

Onları başka yerlerde aramayın. Onlar çevremizde  bizimle ve her yerdeler. Her devrin adamı olmakta kolay olmasa gerek. Elbette vardır bir bedeli. Pabucu pahalı olanların, zirveyi seçenlerin, yükseklerde yer tutanların  adrenalini de yüksektir. Hızlı yaşamak ve genç ölmekte biraz bunları anlatır.

En büyük yanlışları kendilerini dev aynasında zannedip, başkasına küçük mercekle bakmalarıdır. Yukarıdakilerin yalakası, aşağıdakilerin belasıdırlar. Efendilerinin fantezilerini hizmetçilerinde uygularlar. Günü kurtarmaktan kendileri akıllarına gelmez. Aşağılanmayı içlerine sindirirken, aşağılamayı çok iyi oynarlar. Usta sinema ve tiyatrocuların bile becermekte zorlandıkları rollerde pek bir beceriklidirler.

Bu kadar tariften sonra her devrin adamlarını tanıyamadıysanız, sözüm yok artık. Ya sizde onlardansınız ya da onlarla organik bir bağınız var. Alındıysanız lütfen üzülün. Er ya da geç zaten üzüleceksiniz. Her devrin adamlarının sayısı da  etkisi de çok olabilir. Bu çok önemli değil, nice az ama kaliteli, çok ama kalitesize galip gelmiştir. Safımızı yeniden gözden geçirelim. Yolumuzu doğru  seçelim. Her devrin adamlarından olmayalım([email protected])