Toplu Sözleşmede Cumhurbaşkanı Başbakan İnsiyatif Almalı

Toplu sözleşme sürecine memurların kilitlendiği bir dönem yaşıyoruz. 

Yetkili Konfederasyon Memur-Sen ,onbir sendikası ile masada memurların haklarını savunuyor. 

 


Fakat anlaşılır görünmeyen bazı hususlar gözümüze çarpıyor. 

 


Memurun haklarını talep eden Memur-Sen ısrar ederken, devlet kanadı ısrarda direniyor. 

 


Sanki memur için istenilenler fazlalıkmış gibi. 

Sanki bu devlet, ekonomik darboğazdaymış gibi, 

Sanki  kapıda bir devalüasyon varmış gibi. 

Sanki 2019 da bir seçim olmayacak, seçimde sadece memurun oyları geçersiz sayılacakmış gibi...

 


İki konfederasyon; Kamu-Sen ile Memur-Sen aynı tepkiyi aynı şiddetle verirken,her iki konfederasyon için ortak paydanın memurların çıkarı olduğu da göz ardı edilmedi. 

 


Şu durumda devlet kademelerinin, maliyenin ısrarla memuru sevindirmek istememesi karşısında sanki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2019 stratejisinde, memursuz bir ilerleme beklediğini düşündürtme gayreti var. 

 


Eğer ki hükümet haklı okuduğunu düşünüyorsa, yıldan yıla ilerlediğini, geliştiğini büyüdüğünü dile getiriyorsa; 2013 de verilen teklifin altında bir teklifle gelmesi, gelişimin değil, geriye gidişin mesajı olarak okunmalı.Ki sokağın dili dahi böyle bir kanıda birleşiyor.

 

 

 

Kar edildiği dile getirilen bir ülkede,kardan payını almaya çalışan memurun talebi neye rağmen red  ediliyor anlamak gerekiyor. 

 


Memura verilecek olan zam büyümeyi darboğaza sokacaksa, memura verilenlerle devlet durduğu yerden bir adım ileriye gidemeyecekse bu fikrin tezat kısmı işçilere verilmiş olan haklar ve zamlarla geçerliliğini yitiriyor. 

 


Devlet memura kısarken işçi için musluğu açıyorsa Türkiye'nin gelir ve gider tablosunu sadece işçiler üzerine endekslediği düşünülür. 

 


Fakat evine ekmek götürmeye çalışan memurun en az bir işçi kadar bu ülkenin büyümesinde pay sahibi olduğu bir gerçektir. 

 


Emek verirken devletin yanında olan memurun paydan nasiplenme talebine; bize işçi yeter algısı garipsenecek bir tutum. 

 


Cumhurbaşkanının, Başbakanın olaya müdahale ederek kamu görevlilerinin taleplerini karşılamaları sağlanmalı, çalışma barışı bozulmamalı, masadan kamu görevlilerini mağdur edecek bir sonuç çıkmamalıdır.