SGK Manisa İl Müdürü Yavuz Kurt, sosyal güvenlik hakkının işverenin yok sayarak tasarruf edebileceği, işçinin ise vazgeçebileceği bir hak olmadığını, sosyal güvenlik sistemlerinin toplumda yoksulluğu ve gelir dağılımındaki eşitsizlikleri önlemede, huzuru, sosyal barışı ve adaleti sağlamada çok önemli bir rol oynadığını belirterek, sistemin toplumsal dayanışmayı güçlendirici, sağladığı haklar bakımından da adil ve sürdürülebilir olması gerektiğine vurgu yaptı.

SGK Manisa İl Müdürü Yavuz Kurt, İhlas Haber Ajansı (İHA) Manisa İl Temsilciliğini ziyaret ederek gündemde olan ’Yapılandırma Kanunu’, ’Yabancı işçilerin çalışma izinleri’ ve ’Kayıt dışı istihdam’ sosyal güvenlik hakkı konusunda değerlendirmelerde bulundu. İHA Manisa Muhabirleri Sadık Cangel ve Aykut Yeniçağ tarafından ağırlanan Kurt, 30 Eylül tarihinde sona erecek olan yapılandırma olanaklarının çok cazip indirimler getirdiğini belirterek bu fırsatın iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Yapılandırmada son gün 30 Eylül

Yapılandırma Kanununun sağladığı olanaklardan yararlanabilmek için son başvuru tarihinin 30 Eylül olduğunu hatırlatan Kurt, işverenlerin 2021 Nisan ayı ve önceki aylara ilişkin sigorta primi, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi, damga vergisi borçları, 30 Nisan 2021 ve önceki tarihlerde yapılan tespitlere ilişkin idari para cezaları, 30 Nisan 2021 (bu tarih dâhil) tarihinden önce bitirilmiş olan ihale ve inşaat işyerlerine ait eksik işçilikten kaynaklı sigorta prim borçları, esnafların, avukatların, mimar, mühendis, doktor ve şirket sahiplerinin 4/1-b (Bağ-Kur) sigortalılık statülerinden kaynaklanan sigorta prim borçları, isteğe bağlı, Ek-5 (Tarım), Ek-6 (Taksi ve dolmuş şoförleri), sigortalılık statülerinden kaynaklanan prim borçlarının yapılandırma kapsamına alındığını belirtti.

"Elektronik ortamda başvuru yapılabilir"

Kurt, "İşverenlerimiz ve sigortalılarımız son başvuru tarihi olan 30 Eylül 2021 tarihine kadar il ve ilçe merkez müdürlüklerimize başvuruda bulunabilecekleri gibi e-Devlet şifreleri ile elektronik ortamda da başvurularını yapabilecekler." dedi.

"Prim borcuna cazip indirimler var"

Borç asıllarına (anapara) uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammının silindiğini vurgulayan Kurt, bunun yerine çok daha avantajlı koşullarla yeniden faiz hesaplandığını ve yapılandırılan borcun peşin ödenebileceği gibi 6, 9, 12 ve 18 eşit taksitte de ödenebileceğini, taksitler iki ayda bir ödeneceğinden vatandaşlara ödeme kolaylığı da sağlanmış olacağını söyledi. Borcun 30 Kasım 2021 tarihine kadar peşin ödenmesi halinde, borç aslına ilave hesaplanacak tutardan yüzde 90 oranında indirim yapılacağını kaydeden Kurt, ayrıca yapılandırılan idari para cezalarının yüzde 50’si ile gecikme cezaları ve zamlarının da silindiğini söyledi.

Sigortalılarımız kredi ile emekli olabilecekler

Yavuz Kurt, SGK ile Ziraat Bankası, Halk Bankası ve Vakıflar Bankası arasında imzalanan protokolle, prim borcundan dolayı emekli olamayan, esnaf, sanatkâr ve çiftçilerin, 4/a (SSK) veya 4/b (BAĞ-KUR) sigortalısı olup doğum ve askerlik borçlanması yaparak emekli olabileceklerin herhangi bir teminat göstermeden kredi kullanmak suretiyle emekli olabilmelerine olanak sağlandığını söyledi.

"Yabancı işçi için çalışma izni alınmalı"

Türkiye’de çalışmak isteyen yabancı uyruklu işçiler için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Uluslararası İşgücü Genel Müdürlüğünden izin alınması gerektiğine dikkat çeken Kurt, "İşverenlerimiz https://ecalismaizni.csgb.gov.tr/eizin bağlantısını kullanarak elektronik ortamda bu başvuruyu yapabilirler. Çalışma izni verilen işçinin izin onay tarihinden itibaren 30 gün içinde SGK’ya da sigortalı işe giriş bildirimi yapılmalıdır. Yabancı işçi çalıştıracak iş yerlerinde bir yabancı işçi istihdamı için en az 5 Türk vatandaşının çalışması da zorunludur. Bu iznin alınabilmesi için işçinin asgari 6 ay süresi bulunan ve halen geçerli ikamet izni olması gerekiyor. Çalışma izni olmayan bir yabancı işçi için 2021 yılında 11 bin 796 TL idari para cezası uygulanıyor. Ayrıca işçinin sigortalı bildirimi de olmadığından ilaveten asgari ücretin iki katı daha yaptırım uygulanmakta." diye konuştu.

"Kayıt dışılığa göz yumamayız"

Kayıtlı ekonominin önemine de değinen ve kayıt dışılığa göz yumamayacaklarını kaydeden Kurt, "SGK olarak vatandaşlarımıza sunmakta olduğumuz sağlık hizmetlerinden, emekli aylığı, maluliyet aylığı, dul ve yetim aylığı, rapor parası, emzirme ödeneği, evlenme ödeneği gibi haklardan istifade edebilmenin ön şartı sigortalı olmaktan geçiyor. Bir işçi işyerinde sigortalı bildirimi olmaksızın çalıştırılıyor ise ya da bir esnafımız primini ödemeksizin faaliyet yürütüyorsa kendileri de, bakmakla yükümlü oldukları eş ve çocukları da bu haklardan maalesef mahrum kalıyorlar. Elbette kayıt dışı istihdam yalnızca sigortalı bildiriminizin olmaması demek değil. Ücretinizin ya da çalışma gün sayınızın eksik bildirilmesi de kayıt dışının türleri olup, bu durumlarda yine gelecekte bağlanacak emekli aylığı, istirahatli günlerde alınacak olan rapor parası gibi hakları olumsuz etkiliyor." dedi.

"Ülke ekonomisine maliyeti çok yüksek"

Türkiye’de kayıt dışılık oranının 29,7 seviyesinde olduğuna dikkat çeken Kurt açıklamasını şöyle tamamladı: "Bu oran Türkiye’ye aylık fırsat maliyeti 6 milyar TL’yi, yıllık maliyeti ise 72 milyar lirayı buluyor. Bu kabul edilebilir değil. Kayıt dışılığın bertaraf edilmesi yalnızca polisiye tedbirlerle değil, SGK’nin, paydaş ve iş ortaklarıyla uyumlu işbirliğiyle mümkün olabileceğini düşünüyoruz. Düne göre umutluyuz. Zira son 20 yılda kayıt dışılık yüzde 54’lerden yüzde 29 seviyelerine geriledi. Yarına baktığımızda ise istenilen seviyede değiliz ve daha gidecek çok yolumuz var. Umutluyuz çünkü kayıt dışıyla artık yalnızca polisiye tedbirlerle değil, sistemli, organize, planlı ve risk odaklı mücadele ediyoruz. Lütfen unutmayalım; sosyal güvenlik hakkı işverenin yok sayarak tasarruf edebileceği, işçinin ise vazgeçebileceği bir hak değildir. Gelecek nesillerin refahı için sigortalı çalışıp, sigortalı çalıştıralım."