Zorunlu hizmet muafiyetiyle ilgili daha önceki yazılarımıza ve binlerce mağdurun sesine rağmen ne yazık ki bakanlığımız bu konuda sessizliğini koruyor. Sayın bakanımızın ve bakanlığımızın mağdur nerde ise oraya kulak veren, duyarlılık gösteren politikaları sayesinde ben yine de umutsuz olmak istemiyorum, bu konunun da çözüme ulaşacağına Kovid-19 salgını yüzünden ülkece zor bir dönemden geçiyoruz. Pandemi nedeniyle binlerce işini kaybeden, sıkıntılı günler yaşayan vatandaşımız var.

Zorunlu hizmetlerini ertelemek için evraklarını tamamlamak zorunda olan öğretmenlerimiz de ne yazık ki eşleri işlerini kaybettiği için bu evraklarını tamamlayamayacaklar. Pandemi dolayısıyla yaşanan ekonomik durumdan dolayı özel sektörde eşleri işten çıkartılan öğretmenlerimiz zorunlu hizmet erteleme evraklarını alamıyor ve bu büyük bir belirsizliğe ve mağduriyete neden oluyor. Herhangi bir olağanüstü durum olmamasına rağmen geçmiş yıllarda bakanlığımız belirli bir yıldan önce göreve başlayan öğretmenlerimiz için sayısız defa zorunlu hizmet muafiyeti getirmişti. Şuan bu Pandemi koşullarının getirdiği sıkıntılardan dolayı binlerce öğretmenimiz mağdur ve daha önce getirilen muafiyetler de öğretmenlerimiz üzerinde büyük bir beklenti oluşturuyor.

Bakanlığımız bu öğretmenlerimizin mağduriyetlerini gidermek için, her on yılda bir getirdiği zorunlu hizmet muafiyetini bu yıl da getirerek şu zor günlerde binlerce öğretmenimizin yüzünü güldürebilir, moral motivasyonunu yükseltebilir. Bakanlığımızın zorunlu hizmet yükümlülüğü ile ilgili geçmiş uygulamalarına baktığımızda; sırasıyla 1990, 1998, 2000 ve son olarak 2010 yıllarında zorunlu hizmet yükümlüsü olup da mazeretlerini bir şekilde her yıl belgelendirmek zorunda olan öğretmenlerimiz için belli bir tarihten önce atanmak koşuluyla zorunlu hizmet muafiyeti getirdiğini görüyoruz. Bu uygulamalar her 10 yılda bir yapıldığı için de bakanlığımızın bu çalışmalarında bir temayül oluşmuş gözüküyor ve en son zorunlu hizmet affından sonra 10 yıl geçtiği için şuan binlerce öğretmen aynı muafiyetin haklı gerekçelerle kendileri için de gelmesini istiyor. 2010 yılından sonra göreve başlayan ve zorunlu hizmetini erteleyen bir öğretmen her yıl atama döneminde erteleme evraklarını il-ilçe milli eğitim müdürlüklerine vermek zorunda ve bu da ayrı bir zahmet ve bürokrasi için ağır bir iş yükü. Bunları önlemek için sınırlı bir af şeklinde “2020 ve öncesinde göreve başlayanlar” için zorunlu hizmet muafiyeti getirilebilir. Öğretmenler arası fırsat eşitliğini sağlamak açısından, geçmiş af uygulamalardan yararlanan öğretmenler de olduğu gibi şuan bu affı bekleyen öğretmenlerimizin de haklı talepleri karşılanmalıdır.

Sosyal medyanın her ortamında zorunlu hizmet affı talebini dile getiren, sosyal gruplar kuran, bunla ilgili imza kampanyaları düzenleyen binlerce öğretmenlerimizin haklı taleplerine bakanlığımızın ve özellikle sayın bakanımızın kayıtsız kalmayacağını umuyorum. Ülkece pandemi nedeniyle geçirdiğimiz şu sıkıntılı günlerde zorunlu hizmet mağduru öğretmenlerimiz Bakanlığımızdan güzel bir haber bekliyor.

Hamdi ELMALI
Eğitim Yöneticisi-Yazar