İstanbul il Milli Eğitimde Tokatlı iseniz kariyersiz liyakatsız bir gömlek üstünsünüz..

Gelelim adaletin nasıl adamına göre işletildiğini anlatan hikayemize; Baş kahramanımız şu anda Kadıköy'de bir okul müdürü.

Beşiktaş ilçesinde uzun yıllar bir okulda müdürlük görev yapıp daha sonra görevlendirme şube müdürü olarak ilçede bir yükseliş sergileyen müdürümüz, Beşiktaş'taki görevi sırasında bir özel okulla yaşanan olay sonrası zamanın ilçe milli eğitim müdürü Nesrin Kakırman tarafından görevlendirmesine son verilir. İvedilikle Tokatlı kontenjanından İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğü ARGE bölüme görevlendirmesi yapılır.

6.Nolu Eğitim Bir Sen'in camiası içerisinde sevilen müdür sendikanın da desteği ile 15-20 gün sonra Sarıyer ilçe milli eğitim müdürlüğüne 18/02/2021tarih ve 19023 sayılı görevlendirme yazısı ile yeniden şube müdürü olarak görevlendirilir.


Müdürümüz makam ve koltuğun heyecanına o kadar kendini kaptırır ki ...olay burada patlar ilçede görevli bir bayan okul müdüresini makamını kullanarak taciz ettiği yönünde iddia ile şikayet edilir.

İlçe Müdürü Hüseyin Özcanlar okul müdüresini ve şube müdürü arasında olayı soruşturma ve adli boyuta yansımaması için çok gayret sarfetse de bayan müdüre konuya sesiz kalmaz ve olayı önce savcılığa sonrası da idari soruşturmaya çevirir.

Yapılan soruşturma sonucunda müfettişlerin teklifi ;Şube Müdürlüğü Görevlendirmesinin iptali ve okul Müdürlüğü görevinden alınarak durumuna uygun bir okula ilkokul öğretmeni olarak atanması yönündedir.


Kararın ilk aşaması ivedilikle uygulanır yani şube müdürlüğü görevlendirmesi iptal edilip, kendi okulunda ki okul müdürlüğü görevine geri gönderilir. Halbuki rapor da okul müdürlüğü görevinde de alınması istenmiş ama İstanbul İl Millî Eğitim bu kararı uygulanmamıştır.

Bazı sendika yetkililerinin konuyu İstanbul İl Millî Eğitimde disiplinden sorumlu Müdür yardımcısına iletmeleri neticesinde ,il müdür yardımcısı ; şube müdürlüğünden aldık her şey uygulandı diye örtbas etmeye çalıştığı gelen iddialar arasında..


Olayın farklı yerlere yansıyacağını anlayan İl Müdürlüğü 14/10/2021 tarih ve 34630977 sayılı kararname ile İstanbul'un gözbebeği olan bir ilçesine velilerin yüksek bağışlarla kayıt yaptırdığı başka bir okula sürgün ediyor. Allah tüm ilkokul öğretmenlerine böyle sürgün nasip etsin diyoruz .Sultangazi Bağcılar vb..ilçedeki yada Şırnak Hakkari gibi zor bölgelerde görev yapan öğretmenler adına ..Taciz iddiası ile sürgün edilmek böyle bir şey olsa gerek!

Gelelim konumuzun devamına hem Kadıköy hem de Şişli ilçesine giden kararnameye rağmen ne görevden ayrılan ne de göreve başlayan var!


Şimdi İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğü ne soruyoruz;

Bu kararnameye geri mi çektiniz?

Geri çektiyseniz hangi yasal dayanakla çektiniz?

İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğünde taciz iddiası ile dosyası olan kaç kişinin dosyalarını sümenaltı ediyorsunuz.

Okul müdürü idari mahkemeye verdi ve yürütmeyi durdurma aldı ise mahkeme sürecinde neden aynı okulda görevindeydi???

Görevden alınma kararı olan herkesi Mahkemesi sonuçlanıncaya kadar aynı görevde tutuyormusunuz ve memleketlerine bakıyormusunuz?

Daha önceki görevi Müfettişlik olan ve bir çok konuşmasında adalet disiplin vurgusu yapan Sayın Levent Yazıcı;Hukuku gücünün yettiklerine mi işletebilmektedir.

Şair yazarımızın dediği gibi;

Sen beyaz melek,

Sen tutulmamış dilek,

Bahar Yaz seninle rengarenk,

İstanbul il Milli Egitimden ADALET beklemek..

Vesselam..!!!

öğretmenleriçin