Mersin Büyükşehir Belediyesinde görevli Dr. Serdar Şirin, Türkiye’de 18 yaş üzerinde yaklaşık 15 milyon hipertansiyon hastası olduğunu belirterek, “Her 3 kişiden biri hipertansiyon hastası veya adayı” dedi.

Mersin Büyükşehir Belediyesi Engelliler ve Sağlık Hizmetleri Dairesi, “17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü” kapsamında toplum farkındalığını artırmak amacıyla bilgilendirme yaptı. Evde Bakım Hizmetlerinde görevli İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Serdar Şirin, hipertansiyonla ilgili merak edilenleri anlattı.

“Hipertansiyonda genetik faktörlerin etkisi büyük”

Hipertansiyonun daha çok ilerleyen yaşlarda ortaya çıkan bir hastalık olduğunu belirten Dr. Şirin, “Genetik faktörlerin etkisi çok büyük. Aynı zamanda çevresel faktörler de var. Çevresel faktörler, önüne geçilebilir faktörler ama genetik faktörlere yapılacak bir şey yok. Ailesinde özellikle birinci derece veya ikinci derece akrabaları hipertansiyon hastası insanların mutlaka ara ara tansiyonlarını ölçtürmelerini öneriyoruz” diye konuştu.

Sinsi bir hastalık olan hipertansiyonun Türkiye’de çok fazla görüldüğüne de dikkat çeken Dr. Şirin, “Ülkemizde 15 milyon kadar hipertansiyon hastası olduğundan söz edebiliriz. Bunlar 18 yaşın üzerinde. Dolayısıyla her 3 kişiden biri hipertansiyon hastası veya adayı” ifadelerini kullandı.

“Bu belirtilerin tamamı hipertansiyona işaret edebilirler”

Tansiyonu 12’ye 8’in üstünde çıkanların risk taşıdığını belirten Şirin, hipertansiyon belirtilerini şu şekilde sıraladı:

“Baş ağrısı, ellerde ve ayaklarda şişmeler, karın bölgesinde şişmeler olabilir. Görme problemleri; çift görme ya da bulanık görme; kulaklarda çınlama, halsizlik, bitkinlik, yorgun hissetme, nefes darlığı; bunların tamamı hipertansiyona işaret edebilir.”

“Genelde tek ölçüm hiçbir anlam ifade etmiyor”

Hipertansiyon belirtisi gösteren kişilere 15 dakika oturur vaziyette kaldıktan sonra tansiyonlarını ölçmeyi ve bunları not etmelerini öneren Dr. Şirin, “Aile öyküsü varsa tabii ki başka belirtiler de olabilir. Kendisi kuşkulanıp ölçümler yapacak. Ölçümleri not ederek doktora gitmesi gerekiyor. Hastaneye gittiği zaman genelde tek ölçüm hiçbir anlam ifade etmiyor, çünkü tansiyon sürekli sabit bir şey değildir” dedi.

Şirin, hipertansiyonu en önemli kılan durumun organ yetmezliğine sebep vermesi olduğunu belirtti. Şirin, hipertansiyonun ilerleyen süreçte kalp damar hastalıkları, kalp krizi, beyin kanaması, gözün retina tabasındaki ince ve küçük damarlarda problemler, körlükler, böbrek hastalıkları ve böbrek yetmezliklerine sebep olabileceğini vurguladı.