Raporda öne çıkan sonuçlar şöyle:

Zorbalığa dikkat

Milliyet'ten Mine Özdemir Güneli'nin haberine göre: Kovid-19 salgınıyla, Türkiye'de halihazırda yaşanan eğitime erişim sorunu arttı. Erişim, özellikle çeşitli nedenlerle özel önlem gerektiren çocuk grupları için daha büyük bir sorun oldu.

Türkiye'de çocuklara 12 yıl ve üzeri süre eğitim verilse de öğrenme çıktısının 8, 9 yılda alınması beklenen çıktıya denk geldiği görülüyor. Eğitimden beklenen öğrenme çıktıları tam olarak elde edilemediği gibi salgın, öğrenme kaybını artırma riski taşıyor.

ABD'de bir araştırmada öğrencilerin matematikte beklenenden ortalama üç ay geride olduklarını gösteriyor. Haziran 2021'e kadar öğrenme kaybının matematikte ortalama 5-9 ay arası bir düzeyde olacağı tahmin ediliyor.

Hollanda'da eğitim düzeyinin daha düşük olduğu hanelerde öğrenme kaybının yüzde 60 daha fazla olduğu görülüyor.

Hem Türkiye'de hem de OECD ortalamasında PISA puanları ile öğrencilerin sosyoekonomik durumu arasında bir ilişki bulunuyor. PISA 2018'de, okuma alanında Türkiye'deki sosyoekonomik olarak avantajlı çocuklar, dezavantajlı çocuklardan 76 puan fazla aldılar. Bu fark OECD ortalamasında 89 puan.

LGS kapsamında uygulanan merkezi sınavda, 2019 ve 2020'de en düşük ortalama doğru cevap oranı matematikte.

PISA 2018 sonuçlarına göre Türkiye'deki öğrencilerin yüzde 24'ü bir ay içerisinde en az birkaç kez akran zorbalığına maruz kalıyor. OECD ortalaması da yüzde 23. Türkiye'ye oldukça yakın.

Akademik Becerilerin İzlenmesi ve Değerlendirilmesi (ABİDE) 2018'e göre öğrencilerin yüzde 65,8'i her gün kahvaltı yaparken, yüzde 10,2'si hiç kahvaltı yapmıyor. Her gün kahvaltı yapan öğrencilerin başarısı diğer öğrencilerden yüksek.

Milliyet