Niğde’de, baba mesleği olan halı ve kilim tamirciliği yapan Bünyamin ve Mustafa Çiçek kardeşler asırlık halıları yeniden kullanılır hale getiriyor.

Merkez Uzun Sokakta iki kardeş çocukluklarından beri halı ve kilimleri yeniliyor. Aynı zamanda eski ve değerli halıların ticaretini de yapan kardeşler, el dokumacılığının yeniden hayat bulması gerektiğini söylediler. Mustafa Çiçek, “Bu halılardan dokunmuyor. Bize gönderilen halı ve kilimin bir şekilde bakımını yaptırıp topluma kazandırıyoruz. İmalat ve dokuma kalmadı. Bir imalatı yaptırabilmek için şimdi ki değerde ki 5 katı harcamamız lazım ki o yüksek rakamlara halıları satmamız mümkün değil. Topluma kazandırdıklarımızı bu işe meraklı olan kişilere satıyoruz. Eskiden anamın babamın dokuduğu halılar deyip alanlar var. Bu halılar Kayseri, Niğde’den , Ereğli Karapınar genelde İç Anadolu bölgesinde üretilen Anadolu halısı olarak tabir ettiğimiz halılardır. Ülkemizde bu güzellikte halılar çok zor bulunuyor. Bulmak zor olduğu gibi üretimi de çok zor. Şimdiki gençlerimiz bu işe gönül vermiyor. Teknoloji ürünlerine gönül veriyor. Bu bir kültür ürünüdür. Eğer benim aklımda ki gibi bilseler bu halıların hem maddi hem de manevi değeri artar” dedi.

“El dokuması halıcılığı maalesef unutulmaya yüz tutmuş el sanatımızdır” diyen Bünyamin Çiçek ise, “El dokuması halıcılığı maalesef unutulmaya yüz tutmuş el sanatımızdır. Dokumacılık bitti. Bu halıları şu anda dokumuyorlar. Bu el sanatı kuzu yününden yapılan halı ve kilimlerdir. Kuzu yünü tamamen sağlıktır. Eski naylon makine halıları tamamen hastalık yapar. Bunun üzerine bastığınız zaman insanın stresini alır, enerji verir. Eskiden olmayan ev yoktu. Niğde’nin yüzde 95 köyünde her evde birer halı dokuma tezgahı vardı. Şimdi maalesef bin de bir denecek kadar azdır. Niğde’de 100 150 yıllık halı bulunuyor. Bir zamanlar camiden topladılar. Biz cami malı almadığımız için almadık. Satışları toptan ve perakende olarak yapıyoruz” diye konuştu.