Deniz Yıldızları hikayesinden ilham alan ve dokunduğu her kız çocuğu için "Onlar benim denizyıldızlarım" diyen Tarih Öğretmeni Ferda Salık, Diyarbakır Kültür Elçileri programıyla hem kız çocuklarının hayatını değiştirdi hem de şehrine, ülkesine ve milletine kültürel mirası tanıtmak açısından anlamlı bir katkıda bulundu.

Tarih Öğretmeni Ferda Salık, kendi deyimiyle "Toplumsal bir yara gördüğünde 'Açılın ben öğretmenim!" diyen öğretmenlerden biri. Diyarbakır Kayapınar Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nden öğrencileriyle üzerinde çalıştığı Kültür Elçileri programı gençlerin hayatını değiştirdi, onları kültür elçisi yaptı. Proje Diyarbakır'daki tarihi miras niteliğindeki onlarca eseri hem şehrine hem ülkeye hem de yurtdışına tanıttı. Kişisel hikayesinden ilham alarak çıktığı bu yolda Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Ödülünün de sahibi olan Ferda Salık'la, dokunduğu gençleri, onlara inancını, başarılarını ve haklı gururunu konuştuk.

Kız çocuklarının eğitime aktif olarak katılımı ve özgüvenlerinin gelişmesi için başladığınız Diyarbakır Kültür Elçileri projesinin hikayesi nedir?

Diyarbakır'ın bir köy okulunda başladığım öğretmenlik kariyerimde 20. yılımdayım. Tarih öğretmeni olarak atandığım lisede okuyan gençlerdeki özgüven eksiklikleri, hedef ve motivasyonlarının olmayışı en önemlisi de kendi potansiyellerinin farkında olmayışları dikkatimi çekmişti. Bu durum hem okul hem de sosyal yaşantılarını olumsuz etkiliyordu. Başarı elde edemeyen kızlar ya erken yaşta evlendiriliyor ya da okumayı bırakıyordu. Bunun üzerine neler yapabilirim diye düşündüm.

Diyarbakır kadim bir şehir ve birçok medeniyete başkentlik yapmış, UNESCO Dünya Miras Listesi'ne giren eserleri var. Gençlerin aidiyet, sorumluluk, özgüven değerlerinin pekişmesi ve iletişim becerilerinin güçlenmesi için tarihi mekanlarda akran rehberliği modelini geliştirdim. Diyarbakır Kültür Elçileri programıyla öğrencilerime Diyarbakır'ın tarihi mekanlarını tanımalarını ve akranlarına anlatmaları görevini verdim. Şehrin dört bir yanına öğrenci rehberliğinde turlar düzenledik. Pandemi döneminde de, 81 ile yönelik tarihi mekânlardan Türkçe, Arapça ve İngilizce canlı tanıtımlar yaptık.

Eğitimde okul dışı ortamlar kullanıldığı zaman öğrencilerinizin farklı yönlerini keşfedebiliyorsunuz. Bazı öğrencilerin dil yeteneğini, bazılarının müzik, resim veya yazılım alanındaki yeteneklerini keşfettim. Meslek seçimlerinde de rehberlik edebilme şansım oldu. Onları ilgili alanlardaki yarışmalara hazırladım. Proje kapsamında kutu oyunu hazırladık. "Kültürel Mirasını Öğreniyorum Diyarbakır" adlı kutu oyunu Türkiye'nin kültürel miras öğreten teknoloji destekli ilk kutu oyunu olarak literatüre girdi.

HER ÖĞRENCİMDE KENDİMİ GÖRÜYORUM

Kişisel hikâyenizin bu projenin oluşmasında etkisi var mı?

Kalabalık bir ailede doğdum ve eğitime zor şartlarda ulaştım. 20 kardeşiz, ben 15. çocuğum. Bir büyüğüm olan hemşire ablamın desteğiyle okuyabildim. Eğitime erişimin kıymetini kendi hikayemle deneyimledim. Türkiye'de bilim, teknoloji, kültür, sosyal sorumluluk gibi farklı alanlarda yaptığım projelerle birçok ulusal ödül aldım, binlerce çocuğa ulaşabildim. Birçok çalışmam ülke genelinde uygulandı. Kendi hikâyemden biliyorum ki kız çocukları desteklenir, doğru bilgi ve birikimle donatılırsa önce kendilerini sonra çevrelerini değiştirir, başarılara imza atar. Bu anlamda baktığımda her öğrencide kendimi görüyorum.

Nasıl bir öğretmensiniz, hangi motivasyonla hareket ediyorsunuz?

Toplumsal yaraları sarmak isteniyorsa en etkili mesleğin öğretmenlik olduğuna inanıyorum. Doktorlar nasıl bedensel yaraları tedavi ediyorsa ben de toplumsal bir yara gördüğümde "Açılın ben öğretmenim!" diyen öğretmenlerdenim. Verdiğim emeklerin kız çocuklarında yansıma bulması beni en çok motive eden, işime dört elle sarılmamı sağlayan şey oluyor.

14 ÜLKE VE 24 ŞEHRE ULAŞTIK

Kültür elçileri 2016'dan bu yana kaç kişiye ulaştı? Proje, Diyarbakır dışında hangi şehirlerde uygulanıyor?

Şu ana kadar sayıları bini bulan kültür elçisi yetişti. Yüz yüze ve çevrimiçi yayınlar ile on binlerce kişiyi Diyarbakır'ın kültürel mirası ile buluşturduk. Projeye 14 ülke ve Türkiye'den 24 şehir dahil olurken aktif olarak Sivas, Karabük, İstanbul, Trabzon, Kayseri, Afyonkarahisar, Hakkâri, Manisa, Isparta, Gaziantep şehirlerinde ve Polonya'da da farklı branşlardaki değerli öğretmenlerin danışmanlığında uygulandı. Bununla birlikte yeni şehirlerde de çalışmalar başlayacak. Bu bir akım; "Kültürel mirasın tanıtılmasında ve korunmasında ben de varım" diyen öğretmen ve öğrencilerin akımı. Türkiye'nin güzelliklerini öğrencilerimizin katılımıyla yaygınlaştırmaya ve tanıtmaya devam edeceğiz.

Hayatına dokunduğunuz kız çocuklarında nasıl bir değişiklik oldu?

Bu çalışmaların öğrenciler üzerindeki güçlü etkisini gözlemleyebiliyordum. Bilimsel olarak da bunu literatüre kazandırmak için TÜBİTAK araştırma projesi kapsamında üniversite desteğiyle anketler ve görüşmeler yaptık. 628 öğrencinin yer aldığı araştırmada öğrencilerin yüzde 97'si bu projeyi kendileri için faydalı buldu. Araştırmada aidiyet, sorumluluk, özgüven, milli ve manevi değerler gibi duyguların pekiştiği sonucuna ulaşıldı. Çalışmalarımıza sonradan dahil olan Aleyna adlı öğrencimiz katıldığı bir programda kendisindeki değişikliklerden şöyle bahsetmişti: "Resim yeteneğim yok, herhangi bir müzik aleti çalamam, sesim güzel değil, akademik yönden de başarılı değilim. Bu dünyada hiçbir işe yaramadığımı hissediyordum. Projeye katıldıktan sonra ilk defa bir işe yaradığımı hissettim." Aynı öğrencim kültürel miras alanında yaptığı çalışmalar dolayısıyla Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Türkiye'nin Genç Yıldızları Ödülü'ne layık görüldü. Empati gücü yüksek, özgüveni olan ve kendi potansiyelini keşfeden kız çocukları yetiştirmek tek amacım. "Ben bu çalışmaya katılarak erkek çocuklarına önem veren ailemin ve çevremin tabularını yıktım" diyen İlknur, "Hedefsiz, umutsuz bir dünyam vardı. Yüreğime dokundun öğretmenim" diyen Sükeyna ve onlarcası için çalışmalarımı duyurarak kız çocuklarına ilham olmayı diliyorum.

ONLAR BENİM DENİZ YILDIZLARIM

Tek şu işi yapmış olmak ya da tek şu çocuğumuzun hikayesi için bile bu projeyi yapmaya değerdi dediğiniz bir isim veya bir konu var mı?

Birçok hikâye var ama onları sahnede görünce artık boğazımın düğümlendiğini hissettiğim bir hikâyeyi paylaşmak isterim. Kültür Elçileri projesine içli köfte tarifi ile giren içe kapanık Zeynebim, Diyarbakır'ın ünlü hanlarından olan Hasanpaşa Hanı'nı ödünç cep telefonu ile çekip tanıtan çekingen Ayşenur ve doğuştan görme engeli olan, Kültür Elçileri projesini gönüllü koordine eden erkek çocuklarına önem veren toplumda sinmiş hisseden bir İlknur. Öğretmenlerinin karşısında bile daha önce konuşmakta zorlanan, hedefi olmayan öğrencilerim bugün danışmanlığımda toplumsal sorunlara çözüm sağlayan projeler geliştirdi. Uluslararası alanda ve ülkemizde iyi örnek olarak gösteriliyor, çalışmaları bloglarda yayınlanıyor. Onları gururla izliyorum. Bu hikâyeyi, denizyıldızı hikâyesine benzetiyorum. Onlar için çok şey değişti, onlar benim denizyıldızlarım.

YA SEYİRCİ YA DA AKTÖR OLURSUNUZ

Hayallerinize ulaşabildiniz mi, gelecekteki beklentiniz nedir?

Küçükken çok fazla hayal kurardım, zor şartlar altında eğitime kavuşunca hayal kurmayı bıraktım. Geleceğe yönelik hayaller yerine içinde bulunduğumuz zamana ve şartlara odaklandım. Toplumsal bir sorunla karşılaştığınızda ya seyirci olursunuz ya da çözümde yer alarak başrolde yer alırsınız. Ben de hep çözüm arayışı için de oldum. Tek dileğim insanlara yardım edebilmek, onlara ilham olabilmekti. Öğretmenlik mesleğiyle bunu yapabildiğime inanıyorum.

Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar ödülünü aldınız, bundan sonrasında neler yapacaksınız?

Fark Yaratanlar programı; projenin yaygınlaşması ve geliştirilmesi yönünden çalışmaları ve eğitim sürecini içeriyor. Bu süreçte projemizin kapasitesini geliştirecek eğitimlere katıldık, projemizi geliştirmek için bir mentörle çalışmaya başladık. Bu çalışmayı uygulamak isteyen farklı illerdeki öğretmenlere ve öğrencilere rehber olacak bir kit hazırlığı yapıyoruz. Amacım öğrencilerin kendi şehirlerinin tanıtımında paydaşlardan biri haline gelmeleri, özgüven ve sorumluluk değerlerini pekiştirip potansiyellerini keşfetmeleri.

YILIN FARK YARATANI

Ferda Salık, toplumsal gelişime katkı sağlayan, topluma ilham olan kişilerin çalışmalarını görünür kılmak ve desteklemek için düzenlenen Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar programına seçildi. Fark Yaratanlar Programı, toplumsal gelişmeye katkıda bulunan bireylerin ve kurumların yaptıkları çalışmalarla yarattıkları sosyal faydayı görünür kılmak ve topluma ilham vermek amacıyla gerçekleştiriliyor. 13 yıldır düzenlenen Fark Yaratanlar Programı kapsamında 44 şehirden toplumsal sorunlara yenilikçi çözümler üreten 204 birey ve kurum seçildi.

ÖDÜLLER BİRBİRİNE EKLENİYOR

Ferda Salık'ın Diyarbakır Kayapınar Kız Anadolu İmam Hatip Lisesindeki öğrencileriyle yaptığı çalışmalar pek çok kurumdan ödül aldı. Kültür Elçileri projesi, Kültür Turizm Bakanlığı ve ÖNDER İmam Hatipliler Derneği tarafından Yılın Kültür Sanat Ödülü ile ödüllendirilmişti. Ayrıca proje, Milli Eğitim Bakanlığınca düzenlenen Başarılı Örnekler Sergisi'ne katıldı, Bakanlık tarafından Türkiye'nin Genç Yıldızlarına seçildi. Eğitim Reformu Girişimi tarafından düzenlenen Eğitimde İyi Örnekler Konferansı'nda proje tanıtıldı, TÜBİTAK'tan da kültürel miras temasında derece aldı. Ulusal Ajans'tan ise Kalite Etiketi Ödülü'nün sahibi oldu. Okulun 2017 yılı İyilik Okulu ödülü de bulunuyor.

aksam.com