Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine dair Yönetmelik 25/10/1982 tarihli. Çıkarıldığı tarih itibarıyla da askeri dönemin ürünü. Askeri yönetim karakteri gereği, toplumu zaptu-rapt altına almak için düzenlemeler yapar. O dönemde çıkarılan Kılık-kıyafet yönetmeliğinden de amaçlanan bu olsa gerek.

Yönetmelikte, ilki 1991, ikincisi 2002’de olmak üzere iki kez değişiklik yapılmış ama yapılan bu değişiklikler yönetmeliğin özüne dokunmamış.

 

Aslında uzun yıllar sürdürülen “Başörtüsü-Türban” tartışmalarının ana kaynağı da bu yönetmelik.

 

İlk ve ortaöğretimde, öğrenciler için kılık-kıyafet düzeninin esnekleştirilerek, haftanın belli günlerinde serbest kıyafet uygulamasının tartışıldığı bu günlerde, başta öğretmenler olmak üzere diğer kamu görevlilerinin de bu esnekleştirmeden yararlanması gerektiğini düşünüyorum.

 

Kılık-Kıyafet konusundaki önerimi yazmadan önce, özellikle 4+4+4 eğitim reformuyla yürürlüğe giren ilköğretim ders çizelgesindeki kimi zorunlu ve seçmeli derslerde öğrenci ve öğretmenlerin yaşayacağı bazı zorluklardan söz edeceğim.

 

İlkokul 1-4.sınıflarda bu yıl uygulanacak olan 1-3.sınıflarda 5 saat, 4.sınıfta 2 saat olan “Oyun ve Fiziki Etkinlikler” dersi ile 1-3.sınıflarda daha önce de uygulanan “Serbest Etkinlikler” dersi; öğrencilere geniş seçenekler sunan, yeteneklerini ortaya çıkaran, oyun ve hareket ihtiyaçlarını gideren ve öğrencilerin enerjilerini olumlu yönlere kanalize eden derslerdir. Yeni ders çizelgesinde 1-4.sınıflarda “Beden Eğitimi” derslerinin kaldırılması da göz önüne alınırsa, bu derslerden öğrencilerin daha verimli bir şekilde yararlanmaları için, öğrencilerin rahat edebileceği bir kıyafet düzeninin olması gerekir.

 

Yine 4+4+4 eğitim reformuyla, 5-8.sınıflarda bu yıl uygulanacak olan seçmeli ders paketlerinden “Din, Ahlak ve Değerler” paketinde yer alan “Kur’an-ı Kerim” dersinde kız öğrenciler muhtemelen, imam-hatip liselerinde de aynı derste uygulandığı şekliyle, başörtüsü takarak derslere gireceklerdir.

 

Her iki durumda da öğrencilerin kılık-kıyafet konusunda rahatlatılarak, derslerden azami doyumu almalarının sağlanması için kimi önlemlerin alınması gerekir. Özellikle de eğitim-öğretim yılı başlamadan bu önlemlerin alınması gerekir.

 

Öğrenciler için bu derslerde önerdiğim kılık-kıyafet serbestisini aynı gerekçelerle öğretmenler için de geçerli olmasını düşünüyorum.

 

Çünkü 1-4.sınıflarda haftada 9 saate ulaşan “Oyun ve Fiziki Etkinlikler” ile “Serbest Etkinlikler” derslerinde, öğretmenler rahat kıyafetler giyerek, öğrencilere daha yararlı olabilirler. Takım elbiseli, kravatlı ve ütülü kıyafetlerle bu derslerin işlenmesi ile serbest kıyafetle işlenmesi, öğretmenler açısından da daha yararlı olacaktır.

 

Yine “Kur’an-ı Kerim” derslerinde öğrencilerin başörtüsü takacakları düşünülürse, bu derslere girecek olan kadın öğretmenlerin de başörtüsü takması gerekir.

 

Öğrenciler ve öğretmenler açısından yaşanacak olan bu zorlukların aşılması için yapılacak olan düzenleme, “MEB ile Diğer Bakanlıklara Bağlı Okullardaki Görevlilerle Öğrencilerin Kılık Kıyafetlerine İlişkin Yönetmelik” ile “Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik”te sözünü ettiğim değişikliklerin yapılmasıdır.

 

Aslında olması gereken, kılık-kıyafet konusunda öğretmenler ve öğrenciler için tam serbestinin sağlanmasıdır. Ancak kısmi düzenleme yapılıp, kılık-kıyafet düzeninin esnekleştirilmesi de, yaşanacak olan sorunların en aza indirilmesi açısından olumlu olacaktır. Bu düzenleme önümüzdeki yıllarda yaşanacağını tahmin ettiğim ilköğretimde başörtüsü tartışmasını da engelleyecektir.

 

Top, Milli Eğitim Bakanlığındadır.

 

Abdullah Damar

 

AJANSKAMU.COM/ ÖZEL HABER