Günümüzde kepçe kulak, pek çok kişinin estetik ve psikososyal gelişimini etkileyen sorunlar arasında yer alıyor. Kepçe kulak sorununun en çok çocukların psikolojisini etkilediğini belirten Op. Dr. Necmettin Tütüncü, “Son dönemde kepçe kulak cerrahisinde kullanılan yeni tekniklerden Cihandide Tekniği ile kulağın tekrar eski haline dönme riskini de ortadan kaldırarak estetik açıdan daha doğal görünüme sahip bir kulak elde ediyoruz” dedi.

VM Medical Park Mersin Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Necmettin Tütüncü, yaptığı açıklamada kepçe kulak ve tedavi yöntemlerine ilişkin bilgi verdi. Kepçe kulak deformitesinin Türkiye’de pek çok kişinin yaşadığı estetik bir sorun olduğunu vurgulayan Tütüncü, kepçe kulak sorununu gizlemede kadınların erkeklere göre daha şanslı olduğunu söyledi.

Kepçe kulak deformitesinin başlıca iki nedenden kaynaklandığını belirten Op. Dr. Tütüncü, bunları şöyle açıkladı:

“Birinci neden, kişinin doğuştan kulağın iç kıvrımının oluşmamasıdır. Bu sorun, kulağın dışarı doğru açılmasına ve kafa tabanıyla neredeyse 90 derecelik bir açı yapmasına neden olur. Kulak deformitesinin ikinci nedeni ise kepçe kulağın oluşmasına yol açan ‘konka’ denilen iç kepçenin çok geniş, yayvan ve derin olmasından dolayı kulağın dışa doğru açılmasından kaynaklanmasıdır. Halk arasında bu tür kulaklara aynı zamanda yelken kulak da denilmektedir.”

“Ağrı ve kulağın tekrar açılma riski en aza iniyor”

Klasik teknikler kullanılarak kepçe kulak ameliyatları yapıldığında literatüre göre yüzde 25-30’lara varan kepçe kulağın tekrar oluşma riskinin olduğunu aktaran Op. Dr. Tütüncü, “Klasik tekniklerde kıkırdağın kendisinden geçilen dikişler zamanla çok ince ve narin olan kulak kıkırdağını keserek kurtulur ve kulak eski haline gelerek tekrar açılabilir. Biz bu problemi çözmek adına, yeni bir teknik olarak geliştirilen Cihandide Tekniğini uyguluyoruz. Bu teknikle hastalarımızın hem ağrı problemini ve dikişlerin ele gelme sorununu hem de kulağın tekrar açılma riskini en aza indirgiyoruz” diye konuştu.

Kepçe kulaklara kalıcı çözüm

Teknikle ilgili bilgi veren Tütüncü, “Kıkırdaktan ip geçirilerek iç kıvrım oluşturulduğunda kıstırılmış kulak gibi doğal olmayan bir görüntü ortaya çıkmaktadır, Cihandide Tekniğindeki en önemli özellik ise hastanın kendi dokusundan hazırlanan ve plastik cerrahinin temel taşı olan fleplerin kullanılmasıdır. İpleri kıkırdak yerine hastanın kendi dokusundan hazırlanan fleplerden geçirerek, bu sayede ipin kıkırdaktan kurtulma riskini ve kulağın tekrar eski haline dönme riskini de ortadan kaldırmaktayız ve sonuçta estetik açıdan daha doğal görünüme sahip bir kulak elde etmekteyiz” ifadelerini kullandı.

“Hastalar, ameliyat sonrası gerginlik ağrısı yaşamıyor”

Klasik tekniklerde dikişle kulağın geriye doğru yatırıldığını, dolayısıyla kulağın arkaya doğru yatmasını sağlayan bütün kuvvetin iki-üç adet dikişte ve düğümde toplandığını anlatan Tütüncü, eski yöntemlerin hastaların kulaklarında gerginlik ağrısına neden olabildiğini vurguladı. Op. Dr. Tütüncü, Cihandide Tekniğinde ise kıkırdağın kendisinden dikiş geçilmediği için oluşacak gerginlik ağrısını hastalarının yaşamadığının altını çizdi.

Kulağın dış görüntüsü de şekillendirebiliyor

Klasik yöntemlerde kulağın sadece geriye doğru yatırıldığını ve kulağın dış çeperindeki uyumsuzluklara bir düzeltme yapılamadığını belirten Tütüncü, bu teknikle kulağın dış çeperindeki kıkırdak sivriliği veya eksikliğinin neden olduğu düzensizliklerin de giderilebildiğine dikkat çekti.

Hastaların, ameliyat sonrasında iki gün içerisinde normal hayatlarına geri dönebileceklerini ifade eden Tütüncü, “Ameliyat sonrası hastamızı özel bir bandajla aynı gün taburcu ediyoruz. İki gün sonra ise hastanın özel bandajını çıkarıp, iki hafta boyunca tenisçi bandajı takıyorlar. Bu cerrahi yöntem ile hastanın normal yaşantısında herhangi bir sorun ortaya çıkmıyor” şeklinde konuştu.