Dün, Eğitim-Bir-Sen İstanbul 4 Nolu Şube’ye bağlı Pendik İlçe Temsilciliği seçimleri gerçekleştirildi. Seçim çalışmaları kapsamında gerekli kolaylığı sağlayan okul müdürü arkadaşlarımızı, yoğun iş temposu içerisinde bizleri sabırla dinleyen saygıdeğer öğretmenlerimizi, hür iradelerini sandığa yansıtan 697 üyemize, medeni cesaret gösterip üyeden görev talep eden Değişim Hareketi yönetimini ve seçimi kazanan Caner YILDIZ ve ekibini tebrik ediyoruz.
Teşkilatımız medeniyet köklerinden aldığı değerler doğrultusunda geçmişten bu günümüze kadar tüm seçimlerimiz, hep dostluk ve kardeşlik ikliminde yapıla gelmiştir. Özellikle çoklu adaylı seçimlerde yeni heyecanı, coşkusu ve vizyonu olan arkadaşlarımızın keşfine vesile olmuş ve bu arkadaşlarımızın enerjisi ve yetenekleri sendikamızın gelişmesine önemli katkılar sunmuştur.
Son yıllarda bu olgu göz ardı edilerek mevcut sendika başkanları kendi konumlarını koruma adına ikinci bir listenin çıkmasına pek sıcak bakmadıkları gibi engel olmanın da yollarında gitmişlerdir. Bu davranışları kendi konumlarını korumaya koruyor da sendikanın önünü tıkayarak ve yeni yeteneklere fırsat vermeyerek neleri kaybettiklerinin acaba farkındalar mı?
Dillerde pelesenk olan çoklu adaylı seçimlerin teşkilatımıza zarar verdiği ve tefrika oluşturduğu söyleminin aksine İstanbul 4 No’lu şubede sadece Pendik’te yapılan çoklu adaylı seçim, teşkilatımızın onuruna ve kardeşlik hukukuna en üst düzeyde riayet edilerek, dostane, saygı, hoşgörü, tatlı bir rekabet ortamı içerisinde ve bir şenlik havasında yapılmıştır.
Pendik’teki listeler kardeşçe yarıştılar. Kaybedenin olmadığı seçimde her iki liste birbirlerini tebrik ettiler, kucaklaştılar ve bu dostluğu toplu fotoğraf ile ölümsüzleştirdiler. Bu fotoğraftan da anlaşılacağı üzere Pendik’te huzur var. Huzuru bozan şube başkanı Talat YAVUZ’dan başkası değildir.
Seçimlere Talat YAVUZ’un davranışı damga vurdu. Pendik’teki dostluk, kardeşlik, birlik ve beraberlik ortamının bugüne kadar istenilen düzeye çıkarılmamasının sebebi Talat YAVUZ’un uygulama, tutum ve davranışlarıdır. Aynı negatif tutumunu Pendik İlçe Temsilciliği seçimleri sırasında da tekrarladı.
Seçim mahalline Talat Yavuz ve yönetimi de ziyarette bulundu. Değişim Hareketi adına Talat YAVUZ ve ekibinden Bilal DURAN ve Caner YILDIZ’ın bulundukları ortama selam vererek girdik ve sırasıyla Talat Yavuz’un yönetiminde bulunanların elini sıktık. Elimizi Talat YAVUZ’a uzattığımızda ise Talat YAVUZ bize dönerek: “Kirli elini bana uzatma. Git, önce elini temizle.” dedi ve elimiz havada kaldı. Kültürümüzde güzel bir haslet vardır, “Uzatılan el geri çevrilmez.” Âdâb-ı muâşeret kaidelerinden biri olan tokalaşmanın kalpteki kin duygusunu gidereceğini Sevgili Peygamberimiz bizlere bildirmiştir. (el-Muvaṭṭaʾ, “Ḥüsnü’l-ḫuluḳ”, 16)
Sayın Talat YAVUZ;
Bizler namussuzluk, hırsızlık yapmadık ki elimiz kirli olsun. Kamu kaynaklarına zarar vermedik ki elimiz kirli olsun. Bizim açıklayamadığımız bir maaşımız, gelirimiz yok ki elimiz kirli olsun. Kul hakkı yemedik ki elimiz kirli olsun. Eşimize dostumuza, tanıdıklarımıza referansla torpil, kayırmacılık yapmadık ki elimiz kirli olsun. Sizin nezdinizde tek bir günahımız varsa o da size rakip olmak. Yanlışlarınızı eleştirmek. Yazık… Gerçekten çok yazık…
Allahutaala, İsrâ Suresi 37. Ayet’te: “Yeryüzünde böbürlenerek (gücüne, güzelliğine, servetine, etiket ve rütbene ve çevrene güvenip kibirlenerek) yürüme!.. Çünkü sen (ağırlık ve azametinle) ne yeri yarabilir ne de dağlarla ululuk yarışına girişebilirsin.” diyor.
Meslek hayatımız memleketimizin evlatlarına hizmetle ve kamu kaynaklarını korumakla geçmiştir. Sendikal saltanatlığının vermiş olduğu güç zehirlenmesi olsa gerek, insanlığını unutmuş bir kibir abidesi olarak karşımızda durmaktasınız. Sizin bu insanlıktan nasibini almamış davranışınızı esefle kınıyoruz.
Böyle bir davranışı sergileyen birisinin ne Memur Sen İl Başkanlığını ne de Eğitim Bir Sen 4 No’lu şube başkanlığını hak etmemektedir. Zaten üyelerin %80’inden fazlasının katılmadığı formaliteden ibaret yapılan bir şube seçimi, meşrutiyet tartışmasını da beraber getirmektedir. Talat YAVUZ, 12 yıldan beri görev yapıyorsun; elle tutulur bir kazanımın var mı? Öğretmenlerin haklarının korunması konusunda yaptığınız bir icraat var mı? İş; kendi çıkar ve menfaatinizin korunmasına gelince yaptıklarınız ortada…
Eğitim-Bir-Sen İstanbul 4 Nolu Şubenin 7229 saygıdeğer üyesinin hiç birisi böyle bir başkanı hak etmiyor. Siz o makama layık değilsiniz.
Yıldırım DEMİRCİ
