Sağlık çalışanlarına yapılacak ek ödemeler konusunda basın açıklaması yapan Sağlık-Sen Genel Başkanı Semih Durmuş, Bakanlık yetkilileriyle görüştüklerini belirterek, Kasım ayı göz önüne alınarak tavandan ek ödemenin bir an önce yapılması gerektiğini söyledi. "Ek ödeme desteğinin sahanın gerçeklerine uygun bir içerikle uzatılması zarurettir" diye açıklama yapan Durmuş, “Her şeye rağmen sağlık çalışanları mücadeleden geri kalmıyor. Hak ettiklerini zamanında almaları, onların moral ve motivasyonlarını yükselteceğinden pandemiyle mücadeleye güç katacaktır” şeklinde konuştu.

Yapılacak düzenlemenin hakkaniyetli ve adaletli olması gerektiğinin altını çizen Durmuş, “Bilindiği üzere pandeminin ilk günlerinden bu yana tavandan ek ödeme desteği yapılıyor.  Biz, döner sermayenin ve ek ödemelerin adaletli bir şekilde dağıtılmasını istiyoruz. Akıtılan alın terinin karşılığının verilmesini istiyoruz. Bürokrasi, yeniden düzenlenecek 3 aylık tavandan ödemede eski yanlışlardan ders çıkarmalıdır. Ancak bu durumda sağlık çalışanları rahat bir nefes almış olacaklar” ifadelerini kullandı.

“Döner Sermayedeki Ana Kurgu Değişmeli”

Ek ödemelerin adalet ve hakkaniyet gözetilerek tavandan yapılması gerektiğini söyleyen Durmuş, “Döner sermaye uygulamasındaki ana kurgu değişmeden, emek ve alın teri temelli, dengeli ve adil bir paylaşım gözetilmeden ortaya konacak her düzenleme, sorunu derinleştirmekten başka bir işe yaramayacaktır” hatırlatmasında bulundu.

İlave ek ödeme uygulamasında bugüne kadar GİH ve YH sınıfında çalışanların göz ardı edildiğini belirten Durmuş, bu durumun kabul edilemez olduğunu belirterek şunları kaydetti; “Pandemiyle mücadelede sağlık çalışanlarının tamamı alın teri dökmektedir. GİH ve YH sınıfındaki arkadaşlarımız da buna dâhildir. Ancak bu arkadaşlarımız ilave ek ödeme uygulamasından yararlandırılmıyor. Bu apaçık ayrımcılıktır, haksızlıktır.”

“Pansuman Tedbirlerle Sorun Çözülmez”

Döner sermaye sisteminin başlı başına bir sorun haline geldiğini dile getiren Durmuş, “Günü kurtarmak için atılan adımlar sorunu daha da derinleştiriyor. Adaletli, hakkaniyetli bir sistem mutlaka oluşturulmalı. Sağlık hariç hiçbir kamu hizmetinde; aynı işi yapmasına, aynı sürede çalışmasına ve aynı statüde olmasına rağmen farklı ücret alan bir kamu çalışanına rastlamak mümkün değil. Bu durum kronik bir sorunla karşı karşıya olduğumuzu ortaya koymaktadır. Pansuman ederek sorunun yakıcılığını gidermek mümkün değil. Bu yüzden adalet vurgusu yapıyoruz, kapsamlı bir sistem değişikliği öneriyoruz” değerlendirmesinde bulundu.