METİN Açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

Hitler faşizminin yeni üretimi Rasmus Paludan isimli bir muptezel politikacı, 2017’den beri yaptığı densizlikler dizisine bir yenisi ekledi. Cumartesi günü Stockholm Büyükelçiliğimizin önünde Kuran-ı Kerim yaktı. Türkiye'nin tüm uyarılarına rağmen provokatif eylemi gerçekleştiren Paludan’a İsveç polisinin kolaylık sağlaması, müdahale etmemesi sorunu bir müptezelin densiz bir provaksyonu seviyesinde iken devletler-milletler arası bir soruna dönüştürdü.

Danimarka ve İsveç vatandaşlığı bulunan Paludan, İsveç ve Danimarka'da 2017'den beri benzer provakasyonların içinde. Paludan, geçen yıl ramazan boyunca Müslümanların yoğun yaşadığı mahalleler ve camilerin yakınlarında polis korumasında Kur'an-ı Kerim yakma provokasyonlarında bulundu. Amacı polis ile müslümanları karşı karşıya getirmek.

İsveç ile 3-4 aydır süren bir kriz yaşıyoruz. İsveç'te 10 gün kadar önce Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik gerçekleştirilen alçak eylemin ardından Flamman dergisinin Cumhurbaşkanımız Erdoğan'a hakaret yarışması ve yeniden Kuran Kerim yakma eylemlerine başlayan Paludan birlikte değerlendirildiğinde İsveç devletinin ve kamuoyunun Türkiye’ye yönelik bir kuyruk acısı olduğu açık.

Ülkesinin güvenliğini NATO’ya emanet etmek isteyen İsveç’li politikacılar, NATO’ya girişi prosedurel bir işlem olarak görmekte idi Ancak Türkiye’nin NATO’ya giriş koşulu olarak FETÖ ve PKK’ya verilen desteğin kesilmesini istemesi ile şok oldu. Eski Türkiye olsa idi çoktan NATO’ya girmiş olması gereken İsveç, İskandinav kibrinin de etkisi ile rasyonel düşünme yeteneğini kaybetti. Sorunu çözme yerine hasmane, ateşle oynayan sinir uçlarını harekete geçiren bir stratejinin esiri oldu. İsveç’in yapması gereken belli, çözüm net.

FETÖ’ya desteğini çekeceksin, teröristleri iade edeceksin

PKK’ya desteğini çekeceksin. teröristleri iade edeceksin

Neo-Nazi örgütlerin Müslümanlara saldırılarına engel olacaksın.

Aksi halde NATO’yu unut.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ay sonunda gerçekleşecek olan İsveç Savunma Bakanının Türkiye ziyaretinin anlamsızlaştığına dair açıklamasının anlamı budur.

Şimdi buradan İsveçli yetkililere soruyoruz:

FETÖ, PKK, DHKP gibi Türkiye’nin düşmanları, terörist örgütler neden ülkenizi seçiyorlar?

Bizden mi korkuyorsunuz!

Teröristlerle ortaklığınız mı var!

Evet;

Korktuğunuz başınıza gelecek, ortaklarınızla birlikte zelil olacaksınız. Çünkü bu kitabımız Kuran Kerim’de Al-i İmran süresinde çok net ifade edilmiştir;

‘De ki;

ÜAK DOÇENTLİK BAŞVURULARI İÇİN MAKUL BİR ÜCRET İSTEMELİDİR ÜAK DOÇENTLİK BAŞVURULARI İÇİN MAKUL BİR ÜCRET İSTEMELİDİR

Ey Kafirler, yenileceksiniz ve toparlanıp cehenneme sürüleceksiniz.’

Kuran Kerim yakan müptezel Paludan’a cezasını bizzat El-Kahhar esması ile Cenabı Allah verecektir. Çünkü bizim inanç sistemimizin temeli olan Kuranı Kerim’de Allah şöyle buyuruyor;

“Hiç şüphe yok ki o Kur’ân’ı biz indirdik, onu koruyacak olan da biziz.” (Hicr, 15/9)

Allah’ın kelamı olan Kuran’ı Kerim’in korunmak için hiçbir faniye ihtiyacı yoktur. Kitabımız Kur’an’ın ilelebet Cenabı Allah’ın korumasında olduğuna inanıyoruz, biliyoruz. Dolayısıyla İslam düşmanları ne dinimize ne de kitabımıza hiçbir zarar veremezler.

Kutsalımız Kuran’ı Kerim’e yapılan hiçbir edepsizliğe sessiz kalmayacağız.

Bu vesile İsveç yetkililerini tekraren uyarıyor, aklı selime davet ediyoruz.

Şenol METİN

Eğitimciler Birliği Sendikası

Konya Üniversiteler Şube Başkanı