Sayı     : MS-310-2020/60                                                                                            08/05/2020

Konu   : Adaylık Kaldırma Sınavı Hk.

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINA

                                      ANKARA

İlgili mevzuat hükümleri incelendiğinde öğretmenlik mesleğine atanacaklarda esas olarak; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48. Maddesinde sayılan şartlara ek olarak, öğretmenliğe kaynak teşkil eden yükseköğretim programlarından mezun olma, Bakanlıkça ve/veya Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından yapılacak sınavlarda atanacakları alanlar için belirlenen taban puan ve üzerinde puan almış olma, Devlet memurluğundan veya öğretmenlik mesleğinden çıkarılmayı gerektiren bir ceza alınmamış olması şartları aranmaktadır. Bu şartları sağlayanlar; tarafınızca yapılan sözlü sınavdan başarılı olmaları ve müteakiben yapılan güvenlik soruşturmasının da olumlu sonuçlanması neticesinde aday öğretmen olarak atanmaktadır.

Ataması yapılan aday öğretmenlere, “Aday Öğretmen Yetiştirme Programı” kapsamında tarafınızca; 384 saat sınıf içi ve okul içi, 90 saat okul dışı ve 180 saat hizmetiçi eğitim faaliyeti olmak üzere toplam 654 saat kapsamlı ve nitelikli bir eğitim verilmektedir. Ardından 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu 43. maddesine dayanılarak hazırlanan ve 17 Nisan 2015 tarihli ve 29329 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan "Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği" hükümleri ile 17/02/2020 tarihli ve 3475595 sayılı Bakanlık Makam Onayı gereğince aday öğretmenler tarafınızca yazılı sınava tabi tutulmaktadır.

Adaylık Kaldırma Sınavı’nın konuları ve dağılımı incelendiğinde; kapsam ve içeriği bakımından ÖSYM tarafından daha önce yapılan “Genel Kültür ve Genel Yetenek, Eğitim Bilimleri ve Öğretmenlik Mesleği Alan Bilgisi” sınavlarından farklı, üstün ve daha nitelikli bir sınav olmadığı tarafımızca mülahaza edilmektedir. Bunun yanında sınavda % 45 oranında yer tutan, ağır ve kapsamlı mevzuat konularının varlığı; kamuoyunda "Adaylık Kaldırma Sınavı mı, yoksa Mevzuat Uzmanlığı Sınavı mı?" sorusunu beraberinde getirmektedir.  Bu bağlamda; Adaylık Kaldırma Sınavı'nın, öğretmenlik mesleğinin gerektirdiği davranış, nitelik ve yeterlilikleri ölçme konusunda kapsam, ölçüt ve yapı geçerliliğinin bulunmadığı tarafımızca değerlendirilmektedir.

Adaylık Kaldırma Sınavı'nda; iki kez 60 ve üzeri puan alamayan aday öğretmenler başarısız sayılmakta ve aday öğretmen unvanını kaybederek memurlukla ilişikleri kesilmektedir. 3 yıl boyunca da devlet memurluğuna atanamamaktadırlar. Aday öğretmenlerin, telafi ya da bütünlemesi dahi olmayan 100 soruluk bir sınav ile değerlendirilerek mesleğe devam etmelerine veya ilişiklerinin kesilmesine karar verilmesi çok ağır bir karardır. Bu yönüyle de Adaylık Kaldırma Sınavı; öğretmen olmak için yaklaşık 20 yıl emek veren, birçok sınavdan başarılı olarak atanma hakkı elde eden ve atanan öğretmenlerimizin hayatlarını altüst etmekte, telafisi mümkün olmayan mağduriyetler ve travmatik sonuçlar doğurmaktadır.

1739 Sayılı Millî Eğitim Temel Kanununun 43. Maddesinde: “Öğretmenlik mesleğine hazırlık genel kültür, özel alan eğitimi ve pedagojik formasyon ile sağlanır.” denilmektedir. Bu kapsamda öğretmenlik hizmetinin mesleki bakımdan daha nitelikli kadrolarla ifa edilmesi amacı ile tarafınızca 650 saatlik kapsamlı ve nitelikli bir eğitim zaten verilmektedir.

Adaylık Kaldırma Sınavı'na gerekçe olarak üniversitelerimizde verilen akademik eğitimin yetersizliğin dem vuruluyorsa eğer, bunun muhatabının yıllarca dirsek çürüterek bir çok sınavdan başarılı olan ve atanmaya hak kazanan öğretmenlerimizin olmadığını vurgulamak isteriz. Öğretmenlik mesleğinin daha nitelikli kadrolarla ifa edilmesinin yolunun atanma öncesi kaliteli bir akademik eğitim, atanma sonrasında ise nitelikli bir hizmetiçi eğitim olduğunu mülahaza etmekte ve yeterli görmekteyiz.

Bu tespitlerimizin yanında, Adaylık Kaldırma Sınavı'nın varlığı; işine motive olmak isteyen öğretmenlerimizin gelecek kaygısı taşımalarına, tekrar sınav stresi yaşamalarına sebep olmakla birlikte kağıt, zaman ve emek israfına da yol açmaktadır.

Yukarıda sıraladığımız tespit ve gerekçelerle Maarif Çalışanları Sendikası (MAARİF-SEN) olarak, zaten atanmış olanı “bir sınav yapalım ve bir daha atayalım” garabetine son vermek üzere “Adaylık Kaldırma Sınavı” adıyla tarafınızca yapılan sınavın kaldırılmasını talep ediyoruz. Bu talebimizin tarafınızca değerlendirildikten sonra sonucundan yazılı olarak bilgilendirilmemiz hususunda;

Gereğini bilgilerinize arz ederiz.