İl-ilçe emri ataması bekleyen öğretmenlerle video konferansta bir araya gelen Yalçın, mazerete bağlı yer değişikliği talepleri karşılanmayan öğretmenlerin il-ilçe emrine alınması gerektiğini belirterek, “Mazerete dayalı yer değişikliği talepleri karşılanmayan öğretmenlerimiz lütuf değil hakları olanı istiyor. Aile bütünlüğünün sağlanması ve sağlık durumuna bağlı yer değişikliği talebi, istek değil anayasal bir haktır. ” dedi.

Öğretmenlerimizin moral ve motivasyonu eğitimin verimliliğidir

Mazeret atamalarında yer değişikliği gerçekleşmeyen öğretmenlerin aile bütünlüğünün korunması, sağlık mazeretlerinin dikkate alınması gerektiğini vurgulayan Yalçın, “İl-ilçe emri talebini karşılıksız kalması belirsizliğe yol açıyor, belirsizlik öğretmenleri yoruyor, eğitim-öğretimin kalitesine olumsuz etki ediyor. Bakanlık, il-ilçe emri talebinin arkasındaki haklı gerekçeyi biliyor, bu yüzden talebi görmezden gelmemeli, çözümsüzlüğü çözüm olarak görmemeli; mağduriyet oluşmaması için mazerete bağlı yer değişikliği taleplerini karşılamalı. Aile bütünlüğü sağlanamayan, sağlık mazereti giderilemeyen öğretmenlerimizin moral ve motivasyonu göz ardı edilmemelidir. ” ifadelerini kullandı.

Mağduriyetler giderilmeli, sorunlar çözülmelidir

Yalçın, mevzuatta yerinin olmamasının, il-ilçe emrinin hayata geçirilmemesine gerekçe olmaması gerektiğini dile getirerek şunları kaydetti:

“Daha önce bu hakkın verilmiş olması, hukuka ve hakkaniyete uygun, adil ve mağduriyet giderici bir çözüm yolu olduğunun en büyük kanıtıdır. Sosyal hukuk devleti olmanın gereği anayasal ve temel insan haklarının tesisiyle mağduriyeti gidermektir. Bakanlık, mazerete dayalı yer değişikliği talepleri karşılanamayan öğretmenlerin mağduriyetini önlemeli, il-ilçe emrini hayata geçirmelidir.” ifadelerini kullandı.

Bakanlıktan taleplerimiz lüks değil geçerli bir mazeret dahası anayasal bir haktır

Video konferansa katılarak il-ilçe emrinin uygulanmaması nedeniyle yaşadıkları sorunları dile getiren öğretmenler ise şunları kaydetti:

“Biz ancak bir arada olarak her bakımdan sağlıklı bir aile olabiliriz, hastalıkta sağlıkta aile olarak bir arada olmak istiyoruz. Bakanlıktan taleplerimiz lüks değil, geçerli bir mazeret dahası anayasal birer haktır. Ayrı kalmak istemiyoruz, aile olmak istiyoruz. Birbirimizden uzak kaldığımız her gün aleyhimize işliyor. Biz, bize emanet edilen çocukları koruyoruz ama kendi çocuklarımızdan uzak kalıyoruz. Çocuklarımız anne ve baba ile değil nine ve dede ile büyüyor. Bir arada olmak için mesafeleri kat etmekten, parça parça durmaktan dolayı yorulduk. Hastalıklarımızı tedavi ettiremediğimiz için neredeyse yaşam hakkımızdan olacağız. Umarız sorunlarımız görülür, il-ilçe emri verilerek sorunlarımız çözülür.”