AK Parti'nin 5 büyük sorunu!..

Abone Ol

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mart 2019 seçimlerinde aday göstereceği isimleri tek tek açıklıyor. İsmi açıklanan adaylarla ilgili seçmenlerin kanaatini takip etmeye devam ediyorum.
Kimi olumlu, kimi olumsuz tepkiler alıyor ama genel kanaat, iyi yönde. AK Parti’ye gönül verenler yapılan büyük değişimi ve sorunlu isimlerin siyaset sahnesinin dışına atılmasını olumlu karşılıyor.
Yalnız, seçmen yorumlarını takip ederken dikkatimi çeken farklı bir şey oldu.
O da şu:
Seçmen kitlesi, adayların iyi olup olmamasından ziyade, mevcut hükûmetin icraatlarından yana dert yanıyor. Pek çok seçmenden, "Şu sözü verip yerine getirmediğiniz için bu kez size oy yok" diyor.
Verilip de yerine getirilmeyen sözleri, daha doğrusu seçmenin oy vermemek için gerekçe gösterdiği şeyleri alt alta sıralayınca ortaya şöyle bir tablo çıkıyor:
1- Emeklilikte Yaşa Takılanlar meselesi
Pek çok seçmen, geçmiş dönemde Binali Yıldırım'ın bu sorunun çözüleceğine dair yaptığı konuşmaya atıf yapıyor, verilen sözün neden yerine getirilmediğini soruyor.
Hatırlarsanız, Cumhurbaşkanı Erdoğan bu konuyla ilgili yaptığı son açıklamada çok sert bir çıkış yapmıştı.
Hatırlayalım:
"Dünyanın hiçbir yerinde 38 yaşında emeklilik diye bir uygulama yoktur. 48 yaşında emekli olan bir kişi dahi yaklaşık 30 yıl sistemde kalacaktır. Bugün ülkemizde ortalama emeklilik yaşı 52’dir. 20 yıl çalışıp 38 yaşında emekli olan biri 40 sene devletten maaş alacak. Böyle bir uygulama olamaz. Sosyal Güvenlik Kurumu'nun hesabına göre, 'emeklilikte yaşa takılanlar' denilen gruba 6,2 milyon kişi giriyor. 
Bu teklifin yıllık maliyeti 750 milyar liraya ulaşıyor. Biz ekonomide 'ekonomik kurtuluş savaşı' verdiğimiz bu dönemde böyle bir yükü milletimizin sırtına bindirmek gibi bir hakkımız var mı? Ben bunu milletimize soruyorum. Ekonomik savaşın verildiği dönemde, bir tarafta fırsatçılar türedi, diğer taraftan da bunlar türedi. Böyle bir şey olamaz, buna adalet, hak denmez" demişti Cumhurbaşkanı...
İşte bu açıklama ve bu açıklamanın sonlarına doğru söylenen "Ekonomik savaşın verildiği dönemde, bir tarafta fırsatçılar türedi, diğer taraftan da bunlar türedi" sözleri ciddi bir kırgınlığa ve kızgınlığa neden olmuş gibi görünüyor. 
Yani verilen sözün yerine getirilmesini isteyen milyonların, doların yükselişini fırsat bilenlerle bir kefeye konması ve "Bir de bunlar başımıza türedi" diyerek kötülenmesi inanılmaz bir kopuşa neden olmuş gibi görünüyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu tahribatı yeni bir açıklama ile tamir etmesi ve gönül alması gerekiyor. En azından EYT konusunda bir düzenleme yapılmayacaksa bunun nedenini, farklı bir şekilde dile getirmesi gerekiyor. 
2- 3600 ek gösterge
Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce polis, hemşire ve öğretmenlere 3600 ek gösterge ile özlük hakları sözü verilmişti. Ancak bu meseleyle ilgili şu ana kadar ciddi bir gelişme yok. Meclis'e geleceği söyleniyor ama müjdeli haberi bekleyenler, yine oyalanacaklarını düşünüyor.
Bu kanun seçim öncesi Meclis'ten geçirilmezse oy vermeyeceklerini söyleyenlerin sayısı hiç de az değil. 
Kanunun bir an önce Meclis'e getirilmesi ve sözün yerine getirilmesi gerekiyor. 
3- KHK ve FETÖ mağdurları
Sürekli dile getirdiğim bu mağduriyeti yaşayanların isyanı artık çığlığa dönmüş durumda. Haklarında hiçbir belge ve delil olmamasına rağmen başlarındaki amirlerin ya da çevredeki birilerinin ihbarı ile haksızlığa uğrayanlar, alınlarına çalınan bu kara lekenin temizlenmesini istiyor. 
Ayrıca yargı huzurunda beraat etmesine, OHAL İşlemleri Komisyonu'nda aklanmasına rağmen hâlâ görevlerine dönemeyenler de isyan eden diğer kesimi oluşturuyor.
AK Parti hükûmetinin bu işi sürüncemede bırakmadan bir an önce ele alması ve bu mağduriyeti gidermesi gerekiyor. 
4- Azalması beklenirken artan hayat pahalılığı
Doların yükseldiği dönemde temel gıda maddelerine ve gündelik ihtiyaç malzemelerine getirilen zamların, dolar düştükten sonra da aynı fiyatta sabit kalması, seçmeni canından bezdirmiş durumda...
AK Parti hükûmetinin, fahiş fiyat artışlarından sonra indirime gitmemekte direnen firmaları ciddiyetle takip etmesi ve vatandaşı âdeta soyan bu fırsatçılara göz açtırmaması gerekiyor. 
5- Elektrikte kayıp kaçak bedeli
Yaktığı elektrik borcu kadar, kayıp kaçak bedeli ödeyen abonelerin isyanı artık sosyal medyada herkesin dilinde. Firmaların kayıp kaçak bedelini, kaçak kullananlar yerine kullanmayanlara ödettirmesi düpedüz bir soygun!
AK Parti’nin bir an önce bu soygunun önüne geçmesi gerekiyor.
İşte bu beş sorun...
Bu beş sorunun çözülmemesi, AK Parti'ye tahminlerin ötesinde bir sıkıntı yaşatabilir önümüzdeki mart seçimlerinde...
Unutulmamalı ki bu millet, ülkenin sıkıntılı zamanlarında üzerine düşenden çok fazla yükü omuzladı. Erdoğan, "İdare edin" dediğinde de idare etmeyi bildi.
Ülke böylesine zor zamanlardan geçerken hiçbiri kişisel ikbal tasasına düşmez, bundan adım gibi eminim.
Yeter ki ikna edici, sıcak ve samimi bir dil kullanılsın.