~~Eğitim sistemimizin, sorunların devasalığı ve bu sorunların yıllarca çözümsüz kalmasıyla malul olduğu, eğitimle ilgilenen herkesin malumu. Bu sorunlardan biri de adeta slogan haline gelmiş olan yabancı dil dersi öğretimi. İlk-orta ve yükseköğrenimde yabancı dil dersi verip, mezuniyette, bırakın yabancı dil öğretmeyi, temel dil becerilerini bile kazandıramayan bir eğitim sistemine sahibiz.
Bu durumun çok boyutlu nedenleri olabilir ama en önemli nedenin ciddiyetsizlik olduğunu ileri sürebiliriz. Neden mi?
2012-2013 öğretim yılı başında 4+4+4 Eğitim Reformunun yürürlüğe girmesiyle, daha önce ilköğretim 4.sınıftan itibaren okutulmaya başlanan İngilizce dersi, ilkokul 2.sınıftan itibaren okutulmaya başlandı. Geçiş sürecinde 2. ve 3.sınıfta öğrenimlerine devam eden öğrenciler eski ders programına göre İngilizce dersi almadılar. Yasanın yürürlüğe girdiği öğretim yılından itibaren 2 öğretim yılında İngilizce dersi almayan öğrenciler bu öğretim yılında 4.sınıfa başladıklarında adeta bir şok yaşadılar. Şok yaşayan sadece öğrenciler değil, bu öğrencilerin velileri ve ilkokul 4.sınfların dersine giren İngilizce öğretmenlerin de aynı şoku yaşadı. Bakanlık, hazırladığı öğretmen kılavuz kitaplarında ve bastırdığı İngilizce ders ve öğrenci çalışma kitaplarında, bu öğretim yılında 4.sınıfa başlayan öğrencileri, 2. ve 3.sınıfta İngilizce dersi almış gibi değerlendirerek, müfredatı bu şekilde belirlemiş.
Örnek vermek gerekirse;
-4.sınıf ders kitaplarında “Sayılar” “0”dan başlaması gerekirken, 21’den başlamış. Öğrencilerin, 2.ve 3.sınıfta “0-21” arasındaki sayıları öğrendiği varsayılmış.
-Kitaplarda, dinleme-konuşma (listening-speaking) becerileri ağırlıkla işlendiğinden, yazma (writing) becerisine çok az yer verilmiş. Ancak öğrencilerin 2.ve 3.sınıfta İngilizce öğrenme deneyimleri olmadığından ilk üniteleri bile kavramaları çok zor görünüyor. Öğrencilerin, ilk ünitelerdeki “izin” cümlelerini kullanabilmeleri için sınıf nesnelerini ve sınıf kurallarını bilmeleri gerekir.
Sadece bu iki örnek bile MEB’in, İngilizce dersi konusundaki ciddiyetsizliğini göstermesi açısından oldukça önemli.
4+4+4 Eğitim reformunun, 60-66 aylık çocukları mağdur ettiğini ve daha ilk günden tedbir alınması gerektiğini defalarca dile getirmiş, yazmıştık. Bakanlık, önce tedbir almamış, bir sonraki öğretim yılında bu öğrencilerin “ders sırasında yetiştirilmesi” gerektiği konusunda genelgeler yayınlayarak durumu kurtarmaya çalışmıştır. Ama sonuç olumsuz olmuş, 2012-2013 öğretim yılında öğrenime başlayan 2007 doğumlu çocukların geleceği heba edilmiştir. Şimdi aynı tehlike, İngilizce dersi anlamında, 4.sınıfa başlayan öğrenciler için de geçerlidir. Bu öğrenciler bir kelime bile İngilizce öğrenmeden, 2. ve 3.sınıfta İngilizce dersi almış gibi değerlendirilerek, 4.sınıfın müfredatıyla karşı karşıya kalmışlardır.
Bu konuda görüştüğüm İngilizce öğretmenleri de çıkmaz içinde olduklarını ifade etmişlerdir. Bir yandan 4.sınıf müfredatını yetiştirmek zorunda, bir yandan da 2. ve 3.sınıfta İngilizce dersi almayan öğrencilerin 2 yıllık ders açıklarını nasıl kapatacaklarını düşünmekteler.
Bakanlık, bu konuda henüz öğretim yılının başındayken tedbir almalıdır. Bizim bu konudaki çözüm önerimiz, 4.sınıfa başlayan öğrencilere, uygun olan saatlerde ya da hafta sonu en az 2-3 saatlik yetiştirme kursları açılmasıdır. Aksi halde bu öğrencilerimizin de zaten yetersiz olan dil eğitimi konusunda daha da mağdur olacakları gün gibi ortadadır. MEB, bu konuda acilen adım atmalıdır.