Özdağ, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Özdağ, İYİ Parti’yi kuran kadroların ve destekleyen seçmenin aklında ve kalbinde Atatürk sevgisi olduğunu söyleyerek, İYİ Parti’nin AK parti ve CHP’nin dışında üçüncü bir seçenek olarak gördüğünü ve desteklediğini ifade etti. Özdağ, İYİ parti bir süre sonra kuruluş amacı ve hedeflerinden uzaklaştığını belirterek, “Bu uzaklaşma İYİ Parti’nin 20 Eylül 2020 tarihinde yapılan olağan kongresinde İYİ Parti’den tasfiye Atatürk çizgisindeki Türk milliyetçilerinin ve programının tasfiyesiyle sonuçlanmıştır. İYİ Parti’den tasfiye edilen Atatürk çizgisindeki milliyetçiliği ve Atatürk çizgisindeki Türk milliyetçileridir. Tasfiye edilenlerin Atatürk çizgisindeki Türk milliyetçilerinin yerine gelen ise 30 Ağustos’u Bütün Türk yellerinin bayramı diye kabul eden FETÖ’cü zihniyettir. İYİ Parti’den Atatürk çizgisindeki Türk milliyetçisi ve programı tasfiye edilirken, yerine getirilen Atarük’ün Türk milleti anlayışını reddeden ne idüğü belirsiz küreselleşmeci zihniyettir. İYİ Parti’deki FETÖ’cü sızma, bugün tüm uyarılara rağmen devam etmektedir” ifadelerini kullandı. İYİ Parti Diplomasi Akademisi’nde 3 kez FETÖ’den soruşturma geçiren Fırat Yaldır konferans vereceğini belirten Özdağ, “Ahmet Erozan’a da İYİ Parti’ye bunlar yakışıyor. Demek ki FETÖ’den soruşturma geçirenlerine İYİ parti kadrolarına ders verdiği dönemi de başlattınız. İYİ Parti’den Atatürk çizgisindeki Türk milliyetçilerinin tasfiyesi partinin kuruluş sürecinden hemen sonra başlamıştı. Türk tarihçiliği ve akademisinin yüz akı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, milliyetçi aydınların en seçkin temsilcilerinden Özcan Yeniçeri, milliyetçi mücadelenin önde gelen isimlerinden Nevzat Bor, FETÖ ile polislik kariyeri boyunca çarpışan 15 Temmuz gecesi Ankara Emniyet Müdürlüğü önünde FETÖ’cülere direnen ve uçaksavar mermisi ile yaralanan Fatih Eryılmaz, FETÖ’cü komplolarla tasfiye edilmeye çalışılan Kurmay Albay Ali Türkşen ve balyozun darbesini yiyen Emekli Jandarma Tuğgeneral Ali Aydın gibi isimlerin tasfiyesi sonrası Türkiye Cumhuriyeti‘ne hakaret eden etnik milliyetçilerin sorumlu makamlara göreve getirilmesi sürecini, FETÖ’cü işbirlikçilerin önemli makamlara atanmak istemesi izledi. Bu sızma girişimleriyle sürekli mücadele ettim, hemen hepsini engelledim. Bana yönelik Akşener’in kızgınlığının temel nedeni bu var. Asla parti içi muhalefet anlamında muhalefet yapmadım, Akşener’e karşı başkanlık mücadelesi içinde de olmadım. Bu parti kurulurken Türk milliyetçilerine, vatanseverlere vermiş olduğum bir söz vardı. Bu partiye FETÖ, PKK ve diğer etnik bölücü unsurlar, milli devletin altını oyan kişiler ve gruplar sızamaz. Ben sadece bu sızmayla mücadele ettim. Bu Akşener’i rahatsız etmiş” şeklinde konuştu. Kasım 2018 tarihinde Meral Akşener İYİ Parti’nin yerel seçimlere neden tek başına girmesi gerektiğine ilişkin 7 sayfalık bir öneri yaptığını ifade eden Özdağ, “Meral Akşener İYİ Parti’nin seçimlere tek başına girmesi teklifimi Divan Toplantısı’nda reddetti. Yerel seçim ittifakı için 12 Kasım 2018 CHP ile görüşmeler başladı. CHP-İYİ Parti seçim ittifakı kurulması üzerine 21 Kasım 2018’de Cumhur ittifakı Erdoğan- Bahçeli arasında yapınla görüşmelerle tekrar kuruldu” diye konuştu. Özdağ, şöyle konuştu: “Bugün sarı muhalefet partisinin şikayet eder göründüğü Cumhur İttifakı’nın nedeni Akşener’in seçimlere tek girememesidir. İYİ Parti’yi CHP’nin uydu partisi haline getirmişlerdir. Ben bunu söyleyince İYİ Parti’dekiler bana kızıyorlar. Bana kızacağınıza, İYİ Parti’nin içişlerine karışan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’na veya İYİ Parti’ye aşağılayan Çanakkale Belediye Başkanı’na kızın. Ama bunlara kızamıyorsunuz, Belediye’den gelen çantalar, makamlar karşısında İYİ Parti’nin onurunu sattınız. Bu söylediklerimin hepsinin kanıtı var. İYİ Parti’nin zarar görmemesi adına sahaya çıkmadım, istifamı erteledim. İstifa etmemin en önemli nedeni dört kez uyarmama rağmen İdris Naim Şahin’in Ordu’dan büyükşehir belediye Başkanı aday gösterilmesidir. İstifamın ikinci nedeni Kars’ta HDP’nin seçimi kazanması ihtimaline rağmen Akşener’in adayı geri çekmemesidir. HDP Kars’ı Akşener’in adayı çekmemesinden dolayı da kazandı.” Özdağ, hakkında alçakça bir süreç başlatılarak, 1999 beri değişik kurum ve kuruluşlardan rüşvet aldığına ilişkin mektup yollandığını kaydederek, “Benim rüşvet aldığımı iddia eden bir mektup yollanmış, suç duyurusunda bulundum. Akşener’e de mektup konusunda uyarıda bulundum, üzerine gideceğimi söyledim. İYİ Parti’de para sayanlar da var. Para sayanların Anayasa Mahkemesi’nde yargılanıp, nasıl beraat ettiklerini biliyoruz” şeklinde konuştu. Akşener’in İYİ Parti içinde muhalefet konulu araştırma yaptırdığını belirten Özdağ, “Araştırma ağustosta yapılıyor, daha kongre yok, televizyonlarda açıklamam yok. Önce mektup sonra araştırma, kumpas çok daha önce kurulmuş. Kongrede, çok değerli arkadaşım, dava arkadaşım, ülküdaşım Adana milletvekili İsmail Koncuk ve ben aday olmadığımız halde delegelere dağıtılan bir kara listede üstü çizilecek olarak açıklandık. Aday olmayanların üstünü nasıl çizersiniz? Bu liste kim tarafından oluşturuldu? Meral Akşener, listeden bilgisi olmadığını söyledi. Yalan söylediğini düşünüyorum. Hayır düşünmüyorum, yalan söylediğini biliyorum. Bu liste meral Akşener ve Koray Aydın tarafından oluşturulmuştur. O gece Ankara’da meşhur bir otelde karargah kuran Uğur Poyraz ve Buğra Kavuncu yapmıştır. Daha sonra bu listeyi dağıttılar. Kongrede demokrasiye nasıl tecavüz edildiyse, bu kongrede de komplo kurulmuş ve arkadan vurulmuşuzdur” ifadelerini kullandı. CHP, İYİ Parti, Saadaet Partisi ve HDP ile birlikte Anayasa çalışmalarına değinen Özdağ, “Türk milliyetçileri zamanı geldiğinde bu zihniyetten ağrı şekilde hesap soracaktır. İYİ Parti’yi kurarken FETÖ karşıtlığı bütün Türk kamuoyu tarafından bilinen isimleri kendisine kalkan yapan Akşener şimdi FETÖ iltisaklılarla yol yürüme konusunda çok rahat davranıyor. Akşener istediği kadar inkar etsin HDP ile anayasa çalışması yapılmıştır. Bu çalışmaların 64 saat görüntüsü var, ben bir bölümünü seyrettim. Aylardan beri Erozan’un bu çalışmalara katıldığını söylüyorum. Farkında mısınız bir kere Özdağ sen yalan söylüyorsun demedi. Neden bu soruyu kendinize sormuyorsunuz? Akşener ve Kılıçdaroğlu, Erozan için konuşuyor” dedi. Özdağ, ilk gün olduğu gibi bugün de bu 3 iddiasının arkasında olduğunu söyleyerek, “19 Ekim 2020’de FETÖ’cü sızmayı değerlendiren açıklamalarım üzerinden 24 saat geçmeden hakkımda bir ihraç kararı alındı. 80 il başkanının önüne mektup konularak imza atılması istendi. İYİ Parti’de benim ihracımla ilgili alınan tek demokratik karar Muğla’da alınmıştır. Diğer 80 ilin başkanları Akşener ve Aydın’ın baskılarıyla imzalamıştır. Bugüne kadar İYİ Parti Genel Merkezi tarafından partinin hiçbir etkinliğine davet edilmedim” ifadelerini kullandı. Özdağ sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Siyaseten iyi tanıdığım Akşener’in beni tekrar İYİ Parti’den ihraç edecek cesareti olmadığını biliyorum. HDP ile aynı masaya oturanlarla, HDP’yi Kürtlerin temsilcisi olarak görüp kapatılmasını istemeyenlerle, aynı partide bulunmam mümkün değildir. İYİ Parti’den istifa ediyorum. Muharrem İnce ile Ümit Özdağ parti kurarsa alacakları oy oranı yüzde 11 diyor. Akşener’in merakı bizlerin parti kurduğumuz zaman kaç oy alacağımıza dair bir merak, bizim böyle bir merakımız yok.”