Belediye Başkanları Çalıştayı için geldiği Gaziantep’te yerel ve ulusal basın temsilcileriyle kahvaltıda buluşan CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Gaziantep’te düzenlediği Belediye Başkanları Çalıştayı’na katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, çalıştayın son gününde basın mensuplarıyla kahvaltıda buluştu. Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda oturup konuştuktan sonra kararlarını vereceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, HDP ile ittifak konusunda gelen soruya ise “HDP Genel Başkanı ‘Biz ittifak yapmayacağız’ dedi. Bizim ittifakımız bellidir” yanıtını verdi. “Gaziantep’te beklediğimiz oyu alamadık” Parti olarak Gaziantep’te bulundukları için çok mutlu olduklarını söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu, son yıllarda Gaziantep’te bekledikleri oyu alamadıklarını belirtti. Bunun sorumlusunun kendileri olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Geçmişte yapamadığımız çalışmaları ben, belediye başkanları ve milletvekili arkadaşlarım yapmaya çalışıyoruz. Bundan sonra daha sıklıkla Gaziantep’e gelinecek. Burada var olan sorunları aşmaya çalışacağız. Biz alanda çalışırken Gaziantepli esnafın, sanayicinin, çiftçinin derdini de dinlemek istedik. Çünkü onların sorunları var. Buradaki esnafın sorunuyla İzmir’deki esnafın sorunu arasında büyük bir fark yok. Aynı sorunları yaşıyorlar. Bize aktarılan sorunları parlamentoda ve grup toplantılarında dile getirmek, sorunların çözümü konusunda önerilerde bulunmak bizim görevlerimizden birisidir. Bu görevi yapmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. “Yeni bir kadroyla yola çıkacağız” Gaziantep’te CHP il yönetiminin görevden alınmasına ilişkin konuşan Kılıçdaroğlu, yönetimi sorunlu olduğu için görevden aldıklarını vurguladı. Kentte yeni bir yapılanmaya ihtiyaç duydukları için böyle bir hamle yaptıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Gaziantepliye güvenen, sorunları dillendiren, çözümleri de arka arkaya sıralayan bir yapının olmasını arzu ettik. Mevcut il başkanımız Anteplilerin sevdiği saydığı bir insan. Yeni bir kadroyla yola çıkacağız” dedi. “Bu düzenin değişmesi lazım” Eski Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın görevli olduğu bakanlığa pahalı fiyata ürün satmasının etik olarak doğru olmadığını sözlerine ekleyen Kılıçdaroğlu, “Ama hiçbir işlem yapılmadı. Yapanın yanına kar kalır mantığı burada da geçerli oldu. Bakanın yönettiği bakanlığa yakınları dolayısıyla mal satması büyük bir ayıptır. Ama ayıbı görmüyorlar. Çalan çaldığıyla kalıyor. Sonra da memleketin hali ne olacak diyoruz. Bu böyle gitmez. Sağlık Bakanlığında da benzer bir olay var. Bizde güzel bir atasözü var. Balık baştan kokar. En tepedeki malı götürürse en aşağıdaki de yapar. Bu anlayışın devletin yönetiminde olmaması lazım. Devletin etik değerlerle yönetilmesi gerekiyor. AK Parti 2002’de parlamentoya geldiğinde kurduğu komisyonun adı yolsuzluk komisyonuydu. Geçmiş iktidarların yolsuzluklarını soruşturacaklardı. Bugün geldiğimiz noktaya bakın. Yolsuzluk var, yazılıp çiziliyor, insanlar kabul ediyor ama iktidardan ses çıkmıyor. Asla doğru değil. Bu düzenin değişmesi lazım” ifadelerine yer verdi. “Suriye ile diplomatik ilişkilerin başlaması lazım” Suriye iç savaşı ve Türkiye’de yaşayan Suriyeli sığınmacılarla ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, “Biz iktidarda olsaydık, Suriyeli sorunu olmazdı. Böyle bir sorunu Türkiye yaşamazdı. Bazı rakamlara göre Gaziantep’te 500 bin ile 700 bin arasında Suriyeli nüfusu var. Doğurganlık oranları çok yüksek ve kendi ülkelerine gitmek istemiyorlar. Sanayici için de, Gaziantepliler için de ciddi bir sorun olmaya başladılar. Kilis’teki Suriyeli sayısı kendi vatandaşımızdan daha fazla olmuş. Bu tablonun değişmesi lazım, Suriye’de barış ortamının sağlanması gerekiyor. Suriye ile diplomatik ilişkilerin başlaması lazım. Suriye’nin tekrardan imar edilmesi gerekiyor. Bunu da yapacak olan Avrupa Birliği’dir. Ben bunu Avrupa’da kendim söyledim. Suriye tekrardan imar edildikten sonra Suriyelilere ‘Kendi ülkenize gidin’ dememiz gerekiyor. Avrupa Birliği de bunu yapabileceğini söyledi. Biz bu çerçevede bir politika izliyoruz. İktidarın da bunu yapmasını istiyoruz” dedi. “İktidar sorun çözme kapasitesini kaybetti” Erken seçim tartışmalarına da değinen Kılıçdaroğlu, “Biz erken seçimi millet beladan kurtulsun diye istiyoruz. Gaziantep’i gezdik. Esnafla karşı karşıya geldiğimizde bütün dertleri anlattılar. Var olan iktidar sorun çözme kapasitesini kaybetmiş bir iktidardır. Ve artık yeni sorunlar oluşturan bir iktidardır. Bunun değişmesi gerekiyor. Eğer bu ülkede 10 milyonu aşkın işsiz varsa iktidar görevini yapmıyor demektir. 2 milyona yakın üniversite mezunu işsiz var. Bu çocukların büyük bir kısmı fakir ailelerin çocuklarıdır. KYK kredisiyle okulu bitirmiş öğrencilerdir. Şimdi borçlarını istiyorlar. Önce iş ver ki onlar borcunu ödesin. Saray kendisin Türkiye’ye kapatmış durumda. Saraydakilerin hepsi çok mutlu. Her bir yerden maaş alıyorlar. Aşağıya inip de bir garibanın derdini dinle. Konuşmaya yüzleri yok” diye konuştu. "Adaylığı oturup konuşuruz” Cumhurbaşkanı adaylığı konusuyla ilgili soruya da yanıt veren Kılıçdaroğlu, “Biz bir ittifakın içerisindeyiz. Eğer cumhurbaşkanlığı adaylığı konusu gündeme gelirse oturup konuşur kararı veririz. Karşımızda cumhur ittifakı var. Orada demokratik gelenek de yok. Bir kişi ben adayım diyor onlarda bir şey demiyor. Biz düşünüp taşınırız. Karşı tarafta düşünme yok. Bir kişi ne derse o oluyor” dedi. “Kanal İstanbul ihalesine girmesinler” Kanal İstanbul çalışmalarıyla ilgili tekrardan çağrı yapan Kılıçdaroğlu, “Hiç kimse Kanal İstanbul ihalesine girmesin. Türkiye talan edilecek bir ülke değildir. Ama illa gireceklerse o zaman biz onlarla ilişkiyi keseriz. Ben soyguna göz mü yumacağım. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle saçma bir şey olmaz. Uluslararası hukuku açın yolsuzluğu koruyan bir hukuk var mı? Bunların hiçbiri yok. Biz haklıyız. Paralarını vermeyeceğiz. Hiç yıllardır sürüncemede kalan yatırım yok mu. Ben parayla fabrika açacağım. Benim derdim işsizlik ve yolsuzlukla mücadeledir. T.Telekom rezaleti meydanda. Telekom’u 6.5 milyar dolara sattılar. Alan kişiler bankalardan kredi alıp devlete verdi. Elin oğluna Telekom’u verdik, cebinden bir kuruş bile çıkmadı. Bankalar parayı isteyince de Telekom’u bankalara verdi. Bu soygundur, bunun vebali vardır. Bunlar kul hakkı yiyor. Bunun hesabı sorulmayacak mı? Ben bunu söyleyince kızıyorlar” dedi. “Türkiye’yi bu rezaletten kurtaracağız” Sezgin Baran Korkmaz’ın Avusturya’da tutuklanmasıyla ilgili de açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, “Savcılar yasadışı işlemler konusunda harekete geçmiyorsa o ülkede adalet yoktur. Türkiye’de iktidarın yargı üzerinde kurduğu hegemonyadan dolayı yargı görevini yapmamaktadır. Sezgin Baran Korkmaz’ın yurt dışına çıkışına kim izin verdi? Mal varlığı üzerindeki hacizi kim kaldırdı? İvedi kararla haczi kaldıran savcı Adalet Bakanlığına bakan yardımcısı nasıl oldu? Sezgin Baran Korkmaz gibi birisi yargıyı istediği gibi kullanıyorsa arkasında ciddi bir güç vardır. Burada konuşması gereken en tepedeki kişidir. Bu kişinin sesi bile çıkmıyor. Kendi bakanı ‘Bir mafya bir siyasetçiye aylık para gönderiyor’ diyor. Ama bu bakanı çağırıp sormuyor. Yolsuzluğa sessiz kalan kişi yolsuzluğa ortak olan kişidir. Türkiye bu kadar çürümüşlüğü hiçbir zaman görmemişti. Hırsızların, yolsuzluk yapanların baş tacı edildiği Türkiye’yi ne zaman gördük. En tepedeki konuşmuyor. Bize ‘yeraltı dünyası çetesi konuşur biz muhatap olmayız’ diyor. Peki İçişleri Bakanı yeraltı dünyasına niye cevap veriyor. Para alan siyasetçiyi herkes biliyor ama kimse ses çıkarmıyor. Türkiye’yi bu rezaletten kurtaracağız. Elin başbakanının yaptığı 300 avroluk sabah kahvaltısı için kıyamet kopuyor ama burada milyar dolarla oynuyor kimse kılını kıpırdatmıyor” ifadelerine yer verdi. “HDP Genel Başkanı ‘Biz ittifak yapmayacağız’ dedi” “HDP’li siyasetçiler CHP ile ittifaka hazır olduklarını söylüyor. CHP, HDP ile ittifak yapar mı?” sorusunu da yanıtlayan Kılıçdaroğlu, “HDP’nin ittifaka hazır olduğunu ilk defa sizden duyuyorum. Benim bildiğim Genel Başkanları açıklama yapıp ‘Biz ittifak içinde değiliz. İttifakt da yapmayacağız’ dedi. İttifak yaparlar, yapmazlar, böyle bir niyetleri var mı, yok mu, ben bilemem. Ama onların yaptığı açıklama gayet nettir. Bizim ittifakımız bellidir. Kimlerle beraber masaya oturduğumuz bellidir. Yerel seçimlerde de diğer seçimlerde de kamuoyuna açıkladık. Türkiye’de iki ittifak var. Bir devleti soyulacak olan organ olarak görev alsn bir ittifak var. Diğer ittifak da milliyetçi ve yurtseverlerin ittifakıdır. Biz ikinci ittifakta yerimizi aldık” diye konuştu.