Adana’da kuzenine inanarak kendi adına şirket kurduran Fırat İlhan, dolandırıldığını öne sürerek devlete olan 2 buçuk milyon liralık borçla karşı karşıya kaldı. 3 defa hapse girip çıkan ve kuzeninin borcu ödemediğini söyleyen İlhan, “Artık ben bitmiş, tükenmiş durumdayım. Bu adam bütün suçunu itiraf ediyor. ‘Bu borç Allah için, namus için bizim borcumuz. Bunun ahireti var’ diyor. Öyle kuzen de akraba da olmaz olsun” dedi. Uzun yıllar Hollanda’da yaşayan Fırat İlhan (46) 2015 senesinde Türkiye’ye kesin dönüş yaptı. Geldiğinde kuzeni M. İlhan’ın akü üretim fabrikasında üretim müdürü olarak işe başladı. İddiaya göre, 3 ay sonra ise kuzeni M. İlhan, ’Gel babam ve senin üzerine bir şirket kuralım, işleri büyütelim’ dedi. Cazip gelen bu fikri kabul eden İlhan, yüzde 70’i kendisinin olacak şekilde ’İlhan Akü’ isminde şirketin kurulması için gerekli imzaları verdi. Şirket ile kuzeni daha çok ilgilendiği için ona genel vekalet veren İlhan, 1 sene sonra öğrendiği yaklaşık 200 bin liralık SGK ve maliye borcuyla ilk şoku yaşadı. Kuzeniyle görüşen adam borcun ödeneceğini öğrendikten sonra akrabalık hatırına işe devam etti. 1 sene sonra yine borç tebligatıyla karşılaşan İlhan, kuzeniyle tekrardan görüşmesinde bu sefer de ’Af çıkacak. Onu bekleyelim’ cevabını aldı. Uzun yıllar Türkiye dışında yaşadığı için kuzenine inanan adam 2018 yılında borçlar nedeniyle hapse girdi. Bir süre hapiste kaldıktan sonra çıkan İlhan, 2019 yılının Kasım ayında artık hem SGK, hem maliye hem de senetler nedeniyle 2 buçuk milyon liraya yaklaşan borçlara dayanamayarak şirketten ayrılmaya karar verdi. Bunun üzerine kuzeniyle görüşen ve ondan borçların ödenmesi için söz alan adam borçların ödenmediği gerekçesiyle tekrardan 2 defa daha hapse girip çıktı. 2 buçuk milyon liraya ulaşan borçları nedeniyle kötü günler geçiren Fırat İlhan’ı ailesi de desteklemedi ve borçlarıyla birlikte terk etti. Şimdi devlete olan borcuyla bir başına kalan adam, mağduriyetinin giderilmesini istiyor. “Ödeyeceğiz dedi yine ödemedi” Kuzeninin 70 yaşındaki öz babasını da dolandırdığını öne süren İlhan, yaşadığı mağduriyeti İHA muhabirine anlattı. İlk olarak maliye ve SSK borçlarının ödenmediğini gördüğünü belirten İlhan, “Oturduk konuştuk ve önümüzdeki sene ödeyeceğiz, af çıkacak gibi şeyler söyledi. Arada akrabalık bağı ve güven olduğu için güvenmek zorunda kaldım. Bu süreç böyle 5 sene devam etti ve 2019 yılında artık ben kendileriyle çalışmaktan da bıktığım için ayrıldım. Ayrılırken yaptığımız sözlü anlaşmada ise 2020 yılının Ağustos ayında borçları ödeyip şirketi kapatacaklarını söylediler ancak o tarih geldiğinde dedikleri de olmadı” diye konuştu. “Bu olaylar hayatımı kararttı” Fırat İlhan, kuzeninin devlete olan borçları ödemeye niyeti olmadığını, kendisine de o borçlara karşılık 1 ev ve 1 araba almayı teklif ettiğini öne sürerek, “Çok mağdur edildik. Ben bu konuyla alakalı ilk olarak azil namemi verdim. Sonra muhasebeciden tüm borç kayıtlarını aldım. Şirket varlığımızdaki yaklaşık 3 buçuk milyon liralık varlığı yeni kurmuş olduğu şirkete aktardığını, maliye ve SSK borçlarının yaklaşık 1 buçuk milyon lira olduğunu gördüm. Kendisiyle görüştüğümde ise bana ’bu borçları ödeme, devlete borçlu kal bir şey olmaz. Sana sermaye verelim. Ev, araba alalım. Kapatalım bu işi’ gibi laflar söyledi. Ben de kendisine devlete borçlu kalmak istemediğimi söyledim. O parada devletin, milletin hakkı var. Ben 52 yaşında emekli olabilecek bir insanım. Ancak bu dosya benim hayatımı kararttı” ifadelerini kullandı. “Borcunu inkar etmiyor” Kuzenini icraya verdiğinde kendi icrasının üzerine icra koydurduğunu ve dolandırıcılık yaptığını anlatan Fırat İlhan, daha sonra şunları söyledi: “Ben bu adamla baş edemiyorum. Adam kendi cebinden parası çıkmasın diye bizi kandırmaya çalışıyor. Borcunu inkar etmiyor. ‘Bu borç Allah için, namus için bizim borcumuz. Bunun ahireti var’ diyor. Beni bu bataklığa sapladığını inkar etmiyor. Bende ses kayıtları falan var. Bu ses kayıtları geçersiz diyorlar ama benim bu kadar canım yanmışken bu ses kayıtları geçerli olmalıdır. Bu adam bütün suçunu itiraf ediyor. Artık ben bitmiş, tükenmiş durumdayım. Bunu mahkemelere vermek için her şeyimi harcadım. Geçen hafta ben intihara bile kalkıştım. Komşum beni hastaneye götürmüş orada geri hayata döndürdüler.” “Öyle kuzen olmaz olsun” Devlete borçlu kalmak istemediğini belirten Fırat İlhan, “Onun cebinde para kalacak diye ben devletimi mi satacağım. Devletime mi hainlik yapacağım. Şirketin taahhütlü borçları olduğu için defalarca hapis cezasıyla karşı karşıya kaldım. Hayatımda görmeyeceğim cezaevini ben bu adam yüzünden gördüm. Bu adamın mal varlığı, gücü var. Bu adam batmış bir insan değil. İnsanların hayatıyla böyle oynanmaz. Kuzenim oluyor kendisi, öyle kuzen de akraba da olmaz olsun” dedi. Öte yandan Fırat İlhan, yetkililerden yardım için Ankara’ya yürüyerek gideceğini de sözlerine ekledi.