Ali Yalçın, Elazığ’da teşkilat mensupları ve üyelerle bir araya geldi, ardından Tunceli Şubesi’nin olağan genel kuruluna katıldı. Toplantılarda gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Yalçın, eğitimin ve öğretmenin önemine dikkat çekerek, eğitimin, hayatta başarılı olmanın; öğretmenin ise eğitimde başarıyı yakalamanın temel unsuru olduğunu söyledi. Bilenlerle bilmeyenleri bir tutmayan, beşikten mezara kadar ilim tahsil etmeyi, nerede olursa olsun hikmeti aramayı, âlimlere hürmeti emreden bir medeniyetin mensupları olduklarını kaydeden Yalçın, “Eğitimi önemsemeli, öğretmene hak ettiği değeri vermeliyiz. Öğretmenlerimizin emeklerinin değerinin anlaşıldığı, mesleğin itibarının ön plana çıktığı, sorunlarının çözüldüğü günlere ulaşmayı diliyorum” şeklinde konuştu. Öğretmen, din görevlileri, hemşire ve polislere verilmesi planlanan 3600 ek gösterge konusundaki taleplerini toplu sözleşme masasına taşıdıklarını belirten Yalçın, kamu görevlilerinin bu konuda bir beklenti içerisinde olduğunu dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “24 Haziran seçimlerinde Cumhurbaşkanımızın 3600 ek gösterge konusunda öğretmen, din görevlileri, hemşire ve polisler üzerinden cümle kurmuş olması umudumuzu artırmıştır. Kamuda ek gösterge sisteminin toptan ele alınarak tüm kamu görevlilerini kapsayacak bir çalışmaya ihtiyaç vardır. Bu çarpıklığın düzeltilmemesinde yetki kullanan herkes sorumludur.” Öğretmenlik mesleğinin itibarını artıracak adımlar atılmalıdır 2023 Eğitim Vizyonu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Yalçın, öğretmenlik mesleğinin itibarı daha da artıracak adımların atılmasını istedi. Yalçın, sözleşmeli öğretmenlerin görev süresinin kısaltılacak olması, elverişsiz şartlarda görev yapan yönetici ve öğretmenler için teşvik mekanizması öngörülmesi, öğretmenlerin mesleki lisansüstü çalışmalarının destelenecek olması, öğretmenlik meslek kanunu çıkarılması, okul yöneticilerinin özlük haklarının iyileştirilmesi eylem adımlarının, Bakanlığın eğitim çalışanlarının değerini idrak ettiğini gösteren, yerinde ve olumlu gelişmeler olduğunu ifade etti. Sözleşmeli öğretmenler eşi ile işi arasında tercih yapmak zorunda bırakılmamalıdır “Sözleşmeli öğretmenlerimizin bir an önce çözüme kavuşturulması gereken sorunları var” diyen Yalçın, şöyle konuştu: “Eşi ile işi arasında tercih yapmak zorunda kalmak çok zor bir durumdur. Sözleşmeli öğretmenliğin zorunlu görev süresinin 4+2 yıldan 3+1 yıla indirilmesini, mağduriyet süresini kısaltması bakımından olumlu buluyoruz. Fakat Bakanlığın sözleşmeli öğretmenlik konusunda nihai hedefi, görev süreleri değil, sözleşmeli öğretmenliğin sona erdirilerek kadrolu öğretmen istihdamı olmalıdır.” Ücretli öğretmenlikte asıl sorun statüdür “Ücretli öğretmenlerin ücretleri iyileştirilecektir” eylem adımının, ücretli öğretmenlik uygulamasının sona erdirilmeyeceği gibi bir ön kabulü içerdiğine dikkat çeken Ali Yalçın, “Oysa ücretli öğretmenlik, öğretmen açığının somut bir tezahürüdür. Eğitim sisteminin hemen her alanına ilişkin köklü dönüşüm öngören bir vizyon belgesinin, öğretmen açığı sorununa kalıcı bir çözüm getirmeksizin ücretli öğretmenliğe bel bağlamasının izahı yoktur” diye konuştu. Yalçın, istihdamda güçlük çekilen bölgelerdeki öğretmen açığı sorununun, sözleşmeli öğretmenlik, yer değiştirme yasağı gibi geçici önlemlerle değil, söz konusu bölgelerde öğretmenlerin kalıcı olarak görev yapmalarını teşvik edici yöntemlerle; yerleşim yerlerinin sosyal, ekonomik, kültürel ve ulaşım imkânları dikkate alınarak kalkınmada öncelikli hizmet tazminatı verilebilmesi için ilgili mevzuatlarında gerekli düzenlemelerin yapılmasıyla çözüme kavuşturulabileceğini kaydetti.