6 Şubat günü meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremden etkilenen ve Ankara’da bulunan depremzede din görevlileri ve aileleri için düzenlenen programa Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Diyanet-Sen Genel Başkanı Ali Yıldız ve yönetim kurulu üyeleri, Diyanet-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Nurhan Yıldırım ve kadınlar komisyonu üyeleri, Kadınlar Komisyonu Eski Başkanı ve milletvekili aday adayı İlknur Karabulut, depremzede din görevlileri ve aileleri katıldı. Ezan okunması ile beraber oruçlar açıldı ve program Kuran tilaveti ile devam etti. 

Yardım Konvoylarının Yolları Tıkaması İçimizi Ferahlattı 

Programda konuşan Diyanet-Sen Genel Başkanı Ali Yıldız, Diyanet-Sen ve Memur-Sen olarak depremin ilk anından itibaren bölgeye gittiklerini belirterek  “Diyanet-Sen olarak ilk günden itibaren depreme maruz kalan illerimizde özellikle din görevlisi kardeşlerimizi yalnız bırakmadık. 6 Şubat sabahı yapmış olduğumuz planlamalar doğrultusunda 3’üncü günden itibaren Osmaniye, Adana ve Hatay’dan başlamak üzere tüm deprem bölgelerini Diyanet-Sen ve Memur-Sen olarak ziyaret ettik. Elbette bizler deprem bölgesine giderken ambulans sirenleri ne kadar içimizi sızlatsa da yardım konvoylarının otobanları tıkarcasına çok olması ise insanı ferahlatıyor. İşte rabbimize bir kez daha şükür ediyoruz. İyi ki rabbim bizi bu millet içerisinde var etmiş” ifadelerini kullandı. 

Din Görevlileri Bölgede Manevi Hizmet Veriyor 

Yıldız depremden kendilerine siyasi rant elde etmek isteyenlerin din görevlilerinin deprem bölgesinde ne işi var diye söylendiklerine dikkati çekerek “Din görevlileri alanda çalışmalar yaparken bunu hazmedemeyenler ve depremden kendilerine siyasi rant elde etmek isteyenler, kargaşadan medet umanlar din görevlilerinin depremde ne işi var diye söylendiler. Onların birisi ile karşılaştım ben ve kendisine biz sizi yerli ve milli bir siyasetçi olarak bilirdik ama bu söylemleriniz din görevlilerini kırmıştır. Elbette deprem bölgesinde psikiyatrist ve psikolog olması da lazım ama onlarla din görevlilerini sanki rakipmiş gibi sunmak yanlıştır. Bunlar varken din görevlilerine ne gerek var demek lafı güzaftır. Dolayısı ile gelinim ve damadım için bir hatim indirir misiniz diye inleyen amcamızı hangi psikologla rahatlatabilirsiniz. Elbette onu din görevlisi kardeşimiz kelime-i şehadet getirerek ve Kuran okuyarak rahatlatacaktır” şeklinde konuştu. 

Devlet Sahada Yoktu Diyenler İyi Niyetten Yoksundur 

Diyanet-Sen ve Memur-Sen'den Kaymakam Akellere'e sert Tepki! Diyanet-Sen ve Memur-Sen'den Kaymakam Akellere'e sert Tepki!

Devlet sahada yoktu diyenlerin iyi niyetli olmadığını belirten Yıldız, “Din görevlilerimize alanda bu kadar önemli görevler yüklenmektedir. Onun için devlet sahada yoktu ve din görevlilerinin deprem bölgesinde ne işi vardı diyenler iyi niyetli değillerdir. Bu tarz eylem ve söylemler bu topraklara ait eylem ve söylemler değildir. Danimarka’da İsveç’te Kuran-ı Kerim’i yakanlar hangi emellere hizmet ediyorlarsa devlet enkaz başında yoktu diyerek devleti itibarsızlaştırmaya çalışanlar ve din görevlilerimizi itibarsızlaştırmaya çalışanlar da aynı hedefe ve ideale hizmet edenlerdir. Bu kişilere derslerini 14 Mayıs’ta vereceğiz” diye konuştu. 

Yalçın: Din Görevlilerinin Deprem Bölgesindeki Gayretine Şahitlik Ettim

Programda bir konuşma yapan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Rabbim ülkemize bir daha benzer bir olay yaşatmasın. Ülke olarak çok büyük bir imtihandan geçtik ve 50 bini bulan insanımızı kaybettik. Teşkilatımızdan 21 yöneticimizi kaybettik. 100 bini bulan yaralımız oldu ama hamd olsun inancımızı kaybetmedik ve yardımlaşarak ayağa kalkmaya çalışıyoruz ve yarını bugünden güzel yapmak için gayret ediyoruz. Diyanet-Sen Genel Başkanımıza din görevlilerinin orda ne işi var diyenlere verdiği cevap için teşekkür ediyorum. Hiçbir psikolog orada o insanların acısını hafifletemez. Bu anlamda din görevlisi olarak orada bulunan arkadaşlarımızın gayretine şahitlik ettim” ifadelerini kullandı. 

Bu Toplumun Mayası Maneviyattır

Toplumun dini değerinin yüksek olduğunu söyleyen Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın, “Bu toplumun değerlinin din üzerine olduğunu bilerek yolumuza devam edeceğiz. Bu topraklara yabancı olanlar anlamasa da aslında külleri üfürdüğünüzde altından büyük bir maneviyat çıktığını göreceğiz. O yüzden kimseyi ötekileştirmeden çalışmaya devam etmeliyiz” şeklinde konuştu. 

Depremin ardından Memur-Sen’in yardım için seferber olduğunu belirten Yalçın, “Depremin yaşandığı gece şube başkanlarımızı aradım ve arkadaşlarımızın durumu sordum ve daha gün ışımadan sosyal medyadan çağrı yaparak teşkilatımızı herkes yarın kan bankalarına koşsun diyerek ödevlendirme yaptık. Genel başkanlara ise acil toplantı talebini ilettik ve seferberlik planı yaptık. 150 TIR yardımı yola çıkardık. Bu teşkilata teşekkür ediyorum. Memur-Sen olarak 270 kişilik bir arama kurtarma ekibi kurmuştuk. Deprem sonrası sabahın ilk ışıkları ile birlikte arama kurtarma ekibimiz bölgeye gitti ve orada İnsani Yardım Tugayı ile birleşerek büyük bir fedakarlık gösterdi. 270 kişilik arama kurtarma ekibimiz kurulduğunda bu kadarı fazla değil mi diyenlerle karşılaştık ama bunun ne kadar kıymetli olduğu gördük” diye konuştu. 

Kadınlarımıza Özel Yardım Paketi

Yalçın, deprem bölgesi ziyaretleri sırasında kadınlardan gelen talep üzerine “Kadınlardan Kadınlara Yardım” adı altında tamamen kadınların özel ihtiyaçlarına yönelik yardım paketleri hazırlanarak bölgeye gönderildiği vurgulayan Yalçın “Kadınlar Komisyonlarımız aracılığı ile hazırlanan paketler bölgeye intikal ettirildi ve büyük bir ihtiyacı karşılamış oldu.” Dedi. 

Deprem Sözlerle Anlatılmıyor

Asrın felaketini birebir yaşayan depremzede bir din görevlisi yaptığı konuşmada depremle birlikte kıyameti yaşadıklarına vurgu yaparak “Böyle bir şeyi kelimelerle ifade etmem mümkün değil. Saat 4.17 itibariyle biz o gün kıyameti yaşadık. Rabbim bir daha böyle bir afet yaşatmasın” ifadelerine yer verdi.