Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, "2022 yılı sonuna kadar 1 milyon genci mesleki eğitimle buluşturacağız. Tüm sektör temsilcileri, oda bakanları, borsa başkanları kafa kafaya vereceğiz, artık bu ülkede ’aradığım elemanı bulamıyorum’ sözü tarihe çöp olup gidecek" dedi.

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Samsun Şehit Ömer Halisdemir Çok Amaçlı Salon’da düzenlenen ’Mesleki Eğitim Merkezleri ile Sektörler Buluşması’ programına katıldı. Bakan Özer, sektör temsilcilerine “Gelin birlik ve beraberlik içinde olalım, ülkemizi daha güçlü hale getirelim” ifadelerini kullandı.

Mesleki eğitim konusunda geçmişteki yanlış eğitim politikaları nedeniyle iş gücü piyasasında ihtiyaç duyulan insan kaynaklarının yetişemediğini vurgulayan Bakan Özer, 2012 yılında kaldırılan kat sayı uygulaması sonrası tüm bakanlıklar ve sektör temsilcileriyle bir araya gelindiğini ve mesleki eğitim programıyla ilgili düzenlemeleri yapıldığını vurguladı. Kısa sürede mesleki eğitim verilen tüm alanlarda sektörün güçlü temsilcileriyle iş birliğini tamamladıklarını söyleyen Özer, “Şu anda eğitim verip de sektörün güçlü temsilcileriyle iş birliği yapmadığımız tek bir mesleki eğitim alanı yok” diye konuştu.

Mesleği eğitimde 2021 cirosu 1 milyar 162 milyon lira

Bakan Özer, meslek liselerinin çok önemli üretim kapasitesi olduğunu dile getirerek, “Mesleki teknik Anadolu liselerinde döner sermaye çerçeveli üretim yapıyor. Göreve geldiğimiz zaman yıllık üretim kapasitesi 200 milyonlar civarındaydı. 3 bin 574 tane mesleki teknik Anadolu lisesinin cirosu. 2021 yılında 1 milyar 162 milyonla kapattık. Döner sermaye dahilinde üretimin faydası nedir? Öğrenci yaparak üreterek öğrenir yani beceri kalıcı olur, iş gücü piyasasının talep ettiği ürünler ürettiği zaman istihdam oranı artar, en önemlisi öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz üretimden yaptıkları kadar pay alırlar. 2021 yılında öğrencilerimiz 55 milyon TL pay aldılar, öğretmenlerimiz de 112 milyon TL pay aldılar” ifadelerini kullandı.

Covid-19 salgın dönemine değinen Bakan Özer, salgının etki ettiği toplumsal ve ekonomik kırılmaların hızla atlatılmasını açık tutulan eğitim sürecine bağlayarak, “Eğer 2021-2022 eğitim-öğretim yılında dirayetli bir şekilde okulları açık tutmasaydık Türkiye bu kadar hızlı bir şekilde normalleşemezdi” şeklinde konuştu.

25 Aralık’ta düzenleme yapılan 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu’yla işveren ve öğrenciler için cazip bir mekanizma oluşturmak istediklerini vurgulayan Bakan Özer, “İşverenlerin üzerinden asgari ücretin yüzde 30’u kadar olan yükü devlet olarak biz üstlendik. İkinci bir düzenleme daha yaptık, üçüncü sınıfın sonunda kalfa olanlar da asgari ücretin yüzde 30 almaya devam ediyordu, onu yüzde 50’ye çıkardık. Mesleki eğitim merkezine kayıt yaptıran bir gencimiz aylık bin 275 TL para alıyor ve bunu işveren katiyen vermiyor, devlet veriyor. Devlet aynı zamanda iş kazalarına ve meslek hastalıklarına karşı sigortasını yapıyor. Eğer kalfaysa 2 bin 175 TL para alıyor ve eğitimini devam ettiriyor. Mesleki eğitimden mezun olanların eğitim aldıkları alanda istihdam oranı yüzde 88. Dört yıl eğitim aldığı işletmedeki istihdam oranı yüzde 75 çünkü her şeyi yüklüyor o gence” diye konuştu.

“Devlet diyor ki sen çırağı al, paranı ben vereyim, sigortasını ben yapayım”

Bakan Özer, konuşmalarına şu şekilde devam etti:

“Devlet diyor ki sen çırağı al, paranı ben vereyim, sigortasını ben yapayım. Bakın 25 Aralık 2021 tarihinde mesleki eğitim merkezlerindeki çırak ve kalfa sayısı 159 bindi, bugün, 510 bin. Cumhurbaşkanımız açıkladı, 2022 yılı sonuna kadar 1 milyon genci mesleki eğitimle buluşturacağız. Tüm sektör temsilcileri, oda bakanları, borsa başkanları kafa kafaya vereceğiz, artık bu ülkede ’aradığım elemanı bulamıyorum’ sözü tarihe çöp olup gidecek. Bunda kararlıyız, takvimin de çok önünde gidiyoruz. Daha hazirana gelmeden yüzde 50’yi aştık.”

Sektör temsilcilerine bu imkândan yararlanmalarını söyleyen Özer, “Bakın hiçbir şekilde sınırlama yok. Bir işletmede bir usta öğretici başına 12 tane çırak alabilme imkânı varken yönetmeliği biz değiştirdik, 40’a çıkardık. Gelin el birliği yapalım, gençlerimizi, bu ülkenin genç istihdamı ile ilgili, işsizlik ile ilgili el birliğiyle devletin bu teşvikini de kullanarak bu gençlerimizi seferber edelim, işletmelerimize alalım ve biz onların hem ücretlerini verelim hem sigortalarını yapalım” şeklinde konuştu.

“Şu zorlu günlerden el birliğiyle birlikte çıkalım”

Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı’nın konuşmasında Samsun’un mesleki eğitim alanındaki potansiyeliyle ilgili yaptığı konuşmasını hatırlatan Bakan Mahmut Özer, şöyle konuştu:

“Samsun potansiyeli olan bir şehir. Organize sanayi bölgeleri açılıyor istihdam artıyor. Gelin valiliğimizin koordinasyonunda hızlı şekilde bizde size destek olalım. Çıraklarınızı biz karşılayalım, tüm masraflarını biz karşılayalım eğitimi de birlikte yapalım. Ve şu zorlu günlerden el birliğiyle birlikte çıkalım inşallah. Bakanlık olarak bu konuda her türlü desteği vermeye hazırız. Emin olun Türkiye olarak bizim çözemeyeceğimiz hiçbir problemimiz yok. Elbette şu günlerde zor günler geçiriyoruz. Tüm dünya geçiriyor. Tedarik zincirlerindeki problem, iklim değişikliği, enerji ile ilgili problemler, ama bugünler geçecek. Geriye nasıl davrandığımız kalacak. Gelin birlik ve beraberlik içinde olalım. Ülkemizi daha güçlü hale getirelim.”

Bakan Özer konuşmasının sonunda Vali Dağlı’ya mesleki eğitimdeki öğrenci sayısını sordu. 7 bin 260 rakamını öğrenen Bakan Özer, “2 binden 7 bin 260’a çıkmış. Şu an 7 bin Samsun’a yakışmıyor, 20 bine ulaştığı zaman tekrar geleceğim” diyerek sözlerine son verdi.

Toplantıya Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Petek Aşkar ve Sadri Şensoy, Bakan Mahmut Özer’in eşi Nebahat Özer, Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, AK Parti Samsun Milletvekilleri Fuat Köktaş, Orhan Kırcalı, belediye başkanları, protokol üyeleri ve sektör temsilcileri katıldı.